SAĞLIK ANSİKLOPEDİSİ
Göz Tansiyonu (Glokom) Nedir ?
Her 100 kişiden birinin sorunu olan göz tansiyonu ya da glokom, tüm körlüklerin de yüzde 5´inden sorumlu tutuluyor. Yıllarca hiç belirti vermeden ilerleyen glokomun bebekler açısından risk oluşturduğuna işaret edilmektedir. 1 yaş altındaki tüm bebeklerin kontrolden geçirilmesi önerilmektedir.
Türkiye´deki istatistikler net olarak bilinmemekle birlikte 40 yaş üzeri her 100 kişiden 1´inde göz tansiyonu saptanmaktadır. Aynı zamanda tüm körlüklerin yaklaşık yüzde 30-35´inden göz tansiyonu sorumludur.
Glokom her yaşta görülebilir, ancak 40 yaş üzerinde daha sık tesbit edilmekte ve yaşın ilerlemesi ile birlikte hastalığın görülme oranı artmaktadır.
Göz tansiyonu yüksekliği, doğumsal olarak görülebilir. Konjenital glokom olarak tanımladığımız bu hastalık hemen doğumdan sonra, ya da bir süre geçtikten sonra ortaya çıkar. Bebeğin gözlerinin normalin üzerinde yaşarması ve ışıktan rahatsız olması hastalığın ilk belirtileridir. Hastalık ilerledikçe artmış olan göz içi basıncının etkisi ile kornea dediğimiz gözün ön saydam kısmının çapında artma olur ve göz normalden daha büyük görünür. Eğer hastalık hala tanınıp tedavi altına alınmamışsa giderek artan göz siniri hasarı sonucu körlük kaçınılmazdır. Bu yüzden 1 yaş altı bütün bebeklerin herhangi bir göz problemi olmasa dahi bir göz doktorunun kontrolünden geçmesinde yarar var.
Göz içindeki işlevlerin yapılabilmesi ve gözün normal sertliğinin korunabilmesi için özel bir sıvı salgılanır. Bu dinamik bir olaydır; yani sıvı bir taraftan salgılanırken, diğer taraftan da özel bir takım bölmelerden gözü terkeder. Eğer boşaltımın olduğu bu bölgelerde herhangi bir sebeple dışa akımda yavaşlama meydana gelirse göz tansiyonu giderek artar ve normalin üst sınırı olan 20 değerini aşar. Görme duyusunu beyine taşıyan sinir hücreleri belirli bir göz içi basıncı değerine kadar sağlıklı çalışmasını
sürdürebilir.
Eğer göz içi tansiyonu normal değerleri aşarsa sinir hücrelerinde kayıplar başlar. Her bir gözde 1 milyon 200 bin civarında hücre vardır. Bunların tamamı harap olduğunda ise körlük gelişir. Tabii bütün bu olayların gelişmesi için belirli bir süreye ihtiyaç vardır. Bu sürenin uzunluğu ise hastalığın ani mi, yoksa yavaş mı başladığına, göz içi basıncının ne kadar yükseldiğine ve hastadaki damar sertliği gibi göz sinirinin beslenmesini bozan sistemik problemler olup olmamasına göre değişir.
Göz tansiyonu, ani olarak yükseldiğinde oldukça çarpıcı belirtilerle karşımıza çıkar. Gözde ve göz arkasına yayılan şiddetli, delici tarzda bir ağrı, bunun yanında görme bulanıklığı, cisimlerin etrafında renkli haleler görme, bulantı ve kusma en belirgin şikayetlerdir. Bu hastalar şikayetlerinin ağırlığına rağmen daha şanslı hastalık grubunu oluştururlar. Çünkü, bu kadar ağır bir tablo oluştuğu için hastalar mutlaka bir hekime görüneceklerinden erken tanı konması söz konusu olacaktır. Ancak ani göz tansiyonu yükselmesi ile karşılaştığımız hasta sayısı tüm hastaların oldukça küçük bir bölümünü oluşturur. Asıl büyük grupta göz tansiyonu yavaş yavaş artar ve göz, bu artışa uyum sağlar, yani ağrı duyulmaz. Hastalık herhangi bir belirti vermeksizin yıllar boyu ilerlemeye devam eder. Belirtiler başladığında yani görmeme şikayeti ortaya çıktığında çoğunlukla geç kalınmıştır.
Hastaların çok büyük bir çoğunluğunda son döneme kadar hiç bir bulgu yoktur. Bu yüzden pek çok hasta tesadüfen yakalanır. Muayene sırasında tansiyonun yüksek ölçülmesi, ya da göz sinirinde harabiyet tesbit edilmesi üzerine daha ileri tanı yöntemlerine başvurulur. İlk basamakta yapılması gereken, bilgisayarlı görme alan muayenesidir. Bu test, gözdeki sinir hücrelerinin çeşitli ışık şiddetlerine olan hassasiyetini ölçen ve her bir gözün gördüğü toplam alanı belirleyen bir testtir. Hastalığın tesbitinde ve takibinde büyük önem taşır. Bilgisayarlı görme alanı dışında ayrıntılı ve tabii ki daha pahalı yöntemler de mevcuttur. Bunların en bilinenleri; ultrasonik metodlarla göz sinirine gelen kan akımının ölçülmesi ve özel görüntüleme yöntemleri yardımı ile gözdeki sinir tabakasının kalınlıklarının ölçülmesi yöntemleridir.
Göz tansiyonunu tedavi ederken basamak şeklinde bir yol izlenir. Hastalık teşhis edildikten sonra elimizde mevcut olan pek çok ilaç seçeneğinden hastalığın tipine en uygun olanına başlanır ve hasta takibe alınır. Gerekli aralıklarla göz tansiyonu ve görme alanı ölçümleri yapılır. Gereğinde başka ilaçlar eklenir. Bunlara rağmen göz tansiyonu düşmez, görme alanı bulguları ilerlerse ameliyat kararı verilir. Ameliyat lazerle, ya da klasik yöntemle yapılır. Ameliyatın başarı oranı yüzde 80-90 arası değişmektedir. Basamak tedavisi, doğumsal göz tansiyonu yüksekliğinde geçerli değildir. Bu hastalığın tedavisinde tek yol ameliyattır ve ne yazık ki başarı şansı, büyüklerdeki kadar yüksek değildir.
Halk arasındaki adı karasu olan glokom geri dönüşümü olmayan bir hastalıktır. Tedavideki amaç, hastalığın yakalandığı evrede durdurulması ve daha fazla harabiyet oluşmasını engellemektir. Teşhis edilip tedavi altına alınmayan glokom, kalıcı körlükle sonuçlanır.
- 10:15 - 2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi Hakkında Duyuru
- 10:11 - 2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Ayakta Tedavide Kullanılan Hazır Tıbbi Malzemelerin Teminine İlişkin Sözleşme Hakkında Duyuru
- 10:05 - 2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu İşitmeye Yardımcı Cihazların Teminine İlişkin Sözleşme Hakkında Duyuru
- 09:32 - 2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Görmeye Yardımcı Tıbbi Malzemelerin Teminine İlişkin Sözleşme Hakkında Duyuru
- 09:25 - 2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu / Vakıf Üniversiteleri Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi Hakkında Duyuru
- 11:05 - 10 Aralık 2025 Değişiklik Tebliğleri İşlenmiş Güncel 2013 SUT (SGK)
- 21:28 - "Davranışsal Bağımlılıklar Toplantısı" İstanbul'da başladı
- 21:18 - İtalya'da sağlık çalışanları, Filistinli meslektaşları için destek eylemi yaptı
- 17:44 - Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesinde Yapılan Düzenlemeler Hakkında Duyuru 2025/49
- 17:43 - HAK-İŞ çalıştayında, engellilerin çalışma yaşamına katılmasındaki engellerin kaldırılması ele alındı
- 17:43 - Sultanbeyli'ye 8 yeni Aile Sağlığı Merkezi yapılacak
- 17:23 - "Take Off İstanbul 2025" girişimcilik ekosisteminden uzmanları buluşturdu
- 17:18 - AK Parti İl Başkanı Aydemir'den Balıkesir Devlet Hastanesine ziyaret
- 17:13 - Göynücek’te gıda üretim yerlerinde denetim gerçekleştirildi
- 16:58 - Senegal'in Ankara Büyükelçisi Diop, Konya'da bir hastanede incelemelerde bulundu:
- 16:53 - İsrail, hapishanelerdeki Filistinli esirleri soğukla cezalandırıyor
- 16:38 - Sakarya'dan kısa kısa
- 16:33 - Kırklareli'nden kısa kısa
- 15:58 - Denizli'de 5,6 büyüklüğünde deprem senaryosuyla tatbikat yapıldı
- 14:28 - Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Kriz Dönemlerinde İnsan Haklarının Yeniden İnşası Zirvesi"nde konuştu:
- 14:23 - Bakan Göktaş, kardeşleriyle devlet korumasına alınan Adnan'ı ziyaret etti:
- 14:18 - Bursa'da düşünce sistemiyle çalışan robot, yürüme zorluğu çekenlerin tedavisinde kullanılacak
- 14:13 - İsrail'in Gazze'ye saldırılarında can kaybı 2 kişi artarak 70 bin 369'a yükseldi
- 13:33 - Bitlis'te kadın doktorlar hastaları sağlığına kavuşturmak için mesai harcıyor
- 12:43 - Geç başlangıçlı sepsis, çocuklarda motor ve duyusal gelişim geriliğine neden oluyor
- 12:18 - Giresun'da motosiklet ambulans ekipleri vakalara hızlı müdahale ediyor
- 12:03 - Erzurum'da 263 kanser hastası kök hücre nakli ile yaşama tutundu
- 11:43 - Antalya'da acil durumlarda hastane verimliliğinin sürdürülmesine yönelik düzenlenen eğitim tamamlandı
- 11:43 - Şanlıurfa'da ambulansta doğum yapan kadın, bebeğine sağlık çalışanının ismini verdi
- 11:33 - Gelibolu'da SODAM kursiyerlerine çocuk ve ergen sağlığı eğitimi verildi
- 11:23 - Kamu hastaneleri tüm kriz ve afet senaryolarına karşı hazırlanıyor
- 11:13 - Denizaltıların 112'si "TCG Alemdar" arama-kurtarma faaliyetlerinde öncü rol oynuyor
- 10:48 - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığına karşı geliştirilen aşının klinik öncesi çalışmaları tamamlandı
- 10:18 - ABD'de Kovid-19 aşılarının yetişkin ölümleriyle bağlantılı olup olmadığı inceleniyor
- 10:08 - Malatya'da yüksekten düşme sonucu aort damarı yırtılan hasta ameliyatla sağlığına kavuştu
- 05:45 - Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ-10.12.2025
- 01:08 - Genel sağlık sigortalıların aldıkları tedaviler için hastanelere ödenen bedeller artırıldı
- 19:38 - TBMM Engellilerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu toplandı
- 18:53 - Avustralya'da 16 yaş altının sosyal medya erişimini yasaklayan kanun yürürlüğe girdi
- 17:43 - Manisa Şehir Hastanesinden Belediye Başkanı Durbay'ın sağlık durumuna ilişkin açıklama:
Ve burası da bir devlet hastanesi
14 soruda Koronavirüs hakkında kendinizi test edin...
Gilaburu meyvesi kanserden koruyor
Endonezya’daki deprem: Ölü sayısı bin 203'e yükseldi
2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi Hakkında Duyuru
2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu / Vakıf Üniversiteleri Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi Hakkında Duyuru
2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Ayakta Tedavide Kullanılan Hazır Tıbbi Malzemelerin Teminine İlişkin Sözleşme Hakkında Duyuru
2026 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Görmeye Yardımcı Tıbbi Malzemelerin Teminine İlişkin Sözleşme Hakkında Duyuru
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim























