Sağlığın getirdikleri ve götürdüklerini, son yaşanan olayların ışığı altında değerlendirmek faydalı olacaktır. Son günlerde sağlıkta yaşanan değişim Hükümetin şimdiye kadar olan başarısını gölgelemeye başlamış görünmektedir.
Geniş kitlelerin menfaatine odaklanmış bir siyaset güden Ak Parti Hükümeti yakın zamanda yapılan anketlerde oy oranındaki düşmenin sağlıkta son yapılanlardan kaynaklanmakta olduğunu fark etmiş ve faturayı sağlık sitemindeki revizyona ve buna neden olanlara kesmeyi düşünmeye başlamıştır.
Geçmiş yıllarda hakikaten ülkemizde sağlık sisteminde yaşanan ciddi ve önemli pek çok revizyon vatandaşlarımızın Ak Parti Hükümetine önemli oranda destek vermelerini sağlamıştır.Yapılan tüm değişikliklerin daha çok geniş kalabalıkların menfaatlerine yoğunlaşmış olması, ilaçların her yerden alınması, her yerde muayene olunması ve muayene ücretlerinin olmaması, 18 yaş altında bulunanların sosyal güvenlik şemsiyesi altına alınmaları toplumda ciddi anlamda Hükümete karşı son seçimi de kapsayan olumlu destek ve onayın devamını sağlamıştır.
Sağlıkçılar hariç, emeklilerin, çalışanların, esnafın, memur kesiminin yapılan bu değişimlerden genel olarak olumlu etkilendikleri görülmüştür.Fakat yakın zamanda Ekim ayından sonra yapılan değişimler ibrenin artık dönmeye başlamasının ilk habercisi olmuştur.Sağlıkta yapılanlardan iktidar olan/iktidarının devamını sağlamayı başarmış olan Ak Parti Hükümeti şimdi gelinen noktada sağlıktan artık yara almaya başladığı gerçeğini görmüştür.Çok hassas reflekslere ve ince bir duyarlılığa sahip Parti Yönetimi geniş halk kesimlerinde Hükümete karşı ortaya çıkan derin tedirginliği ve uzaklaşmayı hissetmiştir.
Domuz gribi aşısı nedeniyle Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Sağlık Bakanı Prof.Dr.Recep Akdağ ile aynı görüşte olmadığını açıklaması ve sonrasında onunla Başbakanlıkta özel olarak bir mini zirve yapmasının ardında Başbakan tarafından bu gelişmelerin fark edildiği gerçeğini aramak akıllıca olacaktır…Parti Yönetiminin hissettiğini Başbakanın hissetmemesi mümkün değildir…Sistemin içinde bulunan ve her safhasında vatandaşlar ile birlikte olan sağlıkçılar bu gözlemi en iyi yapacak insanlardır…Çünkü vatandaşın son yapılan değişimlere tepkisini en iyi ve objektif olarak sağlıkçılar algılamakta, Ak Parti’ye olan kitlesel desteğin azalmaya başladığını en iyi onlar gözlemlemektedirler…
Başbakan’ın son yapılan revizyonlardan ve bazı değişimlerden sonra Sağlık Bakanı’nı uyardığını tahmin etmek zor değildir…Sayın Başbakan geleceği ön görme ve olan gelişmelerin sonuçlarını fark etme becerisi bakımından yetenekli bir liderdir. Vatandaşın sağlıkta yapılan bu değişimlere olan tepkisini fark etmemesi kesinlikle mümkün değildir.Özellikle Bakanımızı; aşı hakkında olumsuz görüş beyan edenleri suç duyurusunda bulunarak savcılığa şikayet edeceğini açıklamasından sonra uyardığını tahmin etmek hiç zor değildir…Hiçbir siyasetçinin kendi vatandaşlarının böylesi konularda arkadaşları tarafından dava edilmesine sıcak bakmayacağını bilmek için kahin olmaya gerek yoktur…
Aşı konusunda Başbakanımız hata yapmışlardır.Bu konudaki görüşünü Bakanlar Kurulu veya Parti Yönetiminde açıklaması gerekirken tüm Türkiye’nin gözleri önünde bunu yapması doğru olmamıştır.Konuyu otoritelere bırakmaması ve Milletin karşısında fikrini açıklaması ülkemizde yapılacak aşı kampanyası için hiçte yerinde ve doğru bir davranış değildir.Şimdi sağlıkçılar olarak bizim bu konuda yapacağımız çalışmanın meşruiyeti artık sorgulanır hale dönüşmüştür.Bir ülkede Başbakan’ın yani halkın çoğunluğu tarafından seçilmiş bir liderin sıcak bakmadığı aşı kampanyasına karşı insanları teşvik etmeye çalışmak ne derece anlamlı ve meşru olacaktır…
Gün içinde yüzden fazla insan muayene eden hekim ve sağlıkçılar olarak kendimizi korumak ve ülkemize sağlıklı olarak hizmet etmek istiyoruz.Elbette korktukları için aşıyı yaptırmak istemeyenlere de saygı duyuyoruz.Fakat hiç bir devletin kendi vatandaşına güvenli olmayan bir aşı yaptıracağına da inanmıyoruz.Aşı yaptırmayıp bundan zarar görenlerden ülkemin Başbakanının sorumlu olmasını istemezdim. Bundan sonra her ölüm vakasında Başbakanımın bu talihsiz beyanatını hatırlayarak üzüleceğimi özellikle belirtmeliyim.Bunu Başbakanımın da bilmesini çok isterdim…Bu millet aslında böylesine basit hataları hak etmiyor…Hele hele azarlanmaya maruz kalan Sağlık Bakanımız Recep Akdağ…
Sağlıkta yapılanlardan yükselen iktidar sağlıkta yapılanlardan zora girmiş durumda sanki…Sağlıktan yükseliş sağlıktan bir batağa doğru mu gidiyor yoksa?…Kuşkusuz böyle olmasını istemeyiz…Fakat Başbakan sağlıkta yapılanlardan hoşnut değil…Bunu biliyorum…Nitekim son yapılan revizyona karşı olduğunu ifade eden demeci arada kaldı ve kimsenin dikkatini çekmedi bile…Fakat ben kaçırmadım…Başbakanı her ne kadar sağlıkçılar ve okumuş kesim sevmese de geniş halk kitlelerinin vicdanında hala betonlaşmış bir yeri olduğunu düşünüyorum.Fakat beton eskisi gibi sağlam değil…Başbakanının bu çıkışı bazı insanlara balık baştan kokar sözünü hatırlattı.Balık baştan kokmasa bile H1N1 virüs aşısının bundan sonra domuz gibi kokmaya başladığı söylenebilir…
Hastaneler, doktorlar, hemşireler ve tüm sağlık personeli, sağlık yatırımcıları, hastalar, eczacılar ve diş hekimleri, aklınıza kim gelirse gelsin son yapılan değişimlerden rahatsız…Değişimi sindiremeyen top yekun hepimiz hazımsız bir milletiz galiba…İşin kötüsü partili partisiz de fark etmiyor artık…Ve sağcı solcu olmakta…Bunca yıllık tecrübeli, işini bilen ve başarılı bir hekim olarak ben muayenehanemi kapatmak zorunda kalmışsam diğer sağlıkçıları varın siz düşünün artık…Ekonomik krizinde katkısıyla sağlık sitemi son değişimlerle birlikte fena halde vurulmuş adeta tepe taklak olmuş durumdadır…
Tüm bunlardan Başbakanın haberdar olmaması ve üzülmemesi mümkün mü? Kesinlikle hayır…Olumsuz tepkisi de bu üzüntüden kaynaklanıyor olabilir.Hepimiz çok hassas bir dönemden geçiyoruz.Ortalık karıştı.Sabırlı olmaya ve aklı selim davranmaya ihtiyacımız var…Allah hepimizin sonunu hayreylesin…
Dr.Recai Yahyaoğlu
www.tamtip.com