• BIST 9419.98
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • Ankara 16 °C
  • İstanbul 16 °C
  • Bursa 22 °C
  • Antalya 18 °C
  • İzmir 20 °C

Zayıflamada üç saatte bir modeli

Zayıflamada üç saatte bir modeli
Son günlerde karbonhidratlı diyetler kara listede gösteriliyor. Bazı yayınlarda proteinden proteinden zengin, düşük karbonhidratlı diyetlerin kalp hastalığı, kanser, diyabet ve depresyonu ...

Son günlerde karbonhidratlı diyetler kara listede gösteriliyor. Bazı yayınlarda proteinden proteinden zengin, düşük karbonhidratlı diyetlerin kalp hastalığı, kanser, diyabet ve depresyonu önlediği, tedavi ettiği de ileri sürülüyor. Bu yayınlarda, karbonhidratların kan şeker düzeyini yükselttikleri ve buna bağlı olarak artan insülin hormon düzeyinin karbonhidratların yağ olarak depolanmasına neden olduğu iddia ediliyor. İnsülin, glikozun kan dolaşımından tüm aktivitelerde yakıt olarak kullanıldığı hücrelere transferi için gereklidir. Kilo kaybı ve kazanımında önemli olan enerjinin ne kadarının karbonhidratlardan sağlandığı değil, günlük tüketilen ve harcanan enerji arasındaki dengedir. Kilo kontrolü için, günlük tüketilen enerji miktarına dikkat edilmeli.

Kalıcı yağlardan kurtulmanın yolu

Daha fazla karbonhidrat daha az yağ tüketin önerisi genellikle yanlış anlaşılıyor. Yağsız olduğu takdirde kişiler istedikleri kadar karbonhidratlı yiyecek tüketebileceklerini düşünüyor. Ancak yağdan gelen enerjiyi azaltıp, enerjisinin büyük bir kısmını karbonhidrattan sağlayan kişi kilo veremez. Basit olarak, kişinin aldığı ve harcadığı enerji dengesi kilo kontrolü için önemli. Gereksinimden daha fazla miktarda karbonhidrat alındığı zaman, bu fazla miktar, kaslar ve karaciğerde glikojen olarak depolanır. Kaslar bu glikojeni ancak enerji gereksinimi olduğunda kullanmakta, kan glikoz düzeyi azaldıkça karaciğer glikojeni glikoza dönüşerek kan glikozunu normal düzeyde tutmaya çalışır. Fakat tüketilen karbonhidrat karaciğer ve kaslarda depolanabilen miktarı da aşacak olursa o zaman karaciğer kendisine ulaşan glikozu daha kalıcı bir enerji deposu olan vücut yağına dönüştürür. Çünkü karaciğer sadece yarım günlük glikojeni depo edebilecek kapasiteye sahipken yağ hücreleri sınırsız yağ depolayabilir. Buradan çıkarılacak en önemli sonuç, her iki üç saatte bir az miktarda karbonhidratlı yiyecek vücuda alınacak olursa depolanmadan yavaş yavaş harcanacaktır. Böylece depolanan glikojen fazla birikmeden glikoza dönüştürülerek enerji olarak kullanılacağı için yağa dönüşmeyecektir.
 

Selahattin DÖNMEZ
[email protected]

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 3193 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim