Kış mevsiminin yaklaşması ve hava sıcaklıklarının gün geçtikçe azalması, soğuk havalara bağlı hastalıkları da beraberinde getiriyor. Uzmanlar, soğuk havalarda oluşan yüz felcinin erken tedavi edilmediği takdirde kalıcı hasarlara yol açabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Rüzgârlı ve soğuk havalarda baş-boyun bölgesinin atkı, şapka, bere gibi kıyafetlerle korunması ihmal edilmemeli. Uzmanlar, özellikle çocukluk çağı döneminde kulakların soğuğa karşı korunması ve beraberinde kulak enfeksiyonlarının oluşumunun engellenmesi, felç riski ile karşı karşıya kalma ihtimalini en aza indireceğini belirtiyor. Her yaş grubunda görülebilecek yüz felcine maruz kalan hastaların küçük bir kısmında nadiren de olsa ileri düzeyde kalıcı etkiler bırakabileceğine de değinen uzmanlar, yüz felcinin hangi sebebe bağlı olarak ortaya çıktığının uzman bir hekim tarafından doğru saptanmasının önemli olduğuna değiniyor. Nöroloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Hakan Levent Gül, özellikle 10-45 yaş aralığında sinir etkilenmesine bağlı olarak ortaya çıkan yüz felcine viral bir enfeksiyonun eşlik ettiğini belirtiyor. Kışın hemen herkeste görülebilen basit gribal enfeksiyonların ardından gelen yüz felcinin ciddi sıkıntılara yol açabileceği konusunda uyaran Gül, soğuğa bağlı azalan vücut direncinin de felce sebep olabileceğini söylüyor. Genellikle aniden ortaya çıkan ve yüzün tek tarafını etkileyen işlev kaybının kendini hemen belli etmesi hasta tarafından da kolayca fark edilmesini sağlıyor. Yrd. Doç. Dr. Hakan Levent Gül dikkate alınması gereken belirtileri şu şekilde sıralıyor: “Yüz sinirinin çalışmamasına bağlı olarak ortaya çıkan belirgin bulgu, yüz hareketlerinin azalması veya ilerleme evresine göre tamamen kaybolmasıdır. Hastalık ortaya çıkmadan birkaç gün öncesinde kulak arkasında hafif ağrılar başlayabilir. Yüz mimiklerinin istenilen şekilde yapılamaması, gözü tam olarak kapatamama ve buna bağlı olarak göz kuruması, dil ucu ile tat alma kaybı, salya artışı ve salya tutamama, gürültüye duyarlılık artışının meydana gelmesi hastalığın belirtileri arasında yer alır.”
Diyabet hastalığı da yüz felcini tetikliyor
Yüz felcine yakalanma ihtimalinin yalnızca soğuk havaya maruz kalma, viral enfeksiyon geçirmiş olma gibi sebeplere bağlı olmadığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Hakan Levent Gül, diyabet gibi metabolizmaya bağlı hastalıkların yüz felcine yakalanma riskini tetiklediğini belirtiyor. Gebeliğin son aylarının yüz felci açısından dikkat edilmesi gereken bir dönem olduğunu söyleyen Gül, bağışıklık sisteminin bozulmasına neden olan hastalıkların da ayrı bir risk grubu oluşturduğunu ifade ediyor. Gül, “Vücut direncinin azalması hastalığa yakalanma ihtimalini artıyor. Örneğin soğuk havaya bağlı olarak vücut direncinin düşmesiyle ortaya çıkan enfeksiyonlar, yorgunluk, uykusuzluk, stres ve beslenme bozukluğu felç riskini artırıcı sebepler arasında.” diyor.
Yüz felci tedavisinde felcin kaynağının saptanmasının ardından tedavi yöntemine karar verildiğini söyleyen Gül, şu açıklamalarda bulunuyor: “MR, tomografi gibi bazı görüntüleme yöntemleriyle hastalığın nedeninin saptanması sonrasında kısa süreli devam etmesi beklenen hastalarda cerrahi müdahaleye gerek kalmadan felç bulguları kendiliğinden düzelir. Tedavi sürecini hızlandırmak için erken dönemde ilaç tedavisi (kortikosteroid) ve ek olarak yüz kasları egzersizi ile düzenli masaj önerisinde bulunuyoruz.”