Turgay Polat
YÖK bu yıl YGS'de 140 olan puan barajını 150 yapmış. Ne anlamı var bilemiyorum ama bana oldukça mantıksız geldi. Neden mi? ülkemizde 185 üniversite var bu üniversitelerin öğrenci alım sistemi hakkında sürekli konuşuluyor. Sanki eğitim sorunlarının bütün çözümü bu öğrenci alım sistemini değiştirmekle düzelecekmiş gibi sürekli burası ile uğraşıyoruz. Ama nedense hiç süreç ve çıktı ile ilgilenen yok.
Yani anlatmak istediğim oldukça basit. Belli sayıda öğrenciniz, belli sayıda üniversiteniz ve belli sayıda kontenjanınız var. Bu yerleştirme işlemini ve üniversiteye geçiş sistemini biraz fazla abartmadık mı? hiçbirimiz "kardeşim 50 yıldır giriş sistemi ile uğraşıyorsunuz ama nedense memlekette yükseköğretim kalitesi hiç yükselmiyor. Neden şu yerleştirme ve sınav işini bir kenara bırakıp kalite ve çıktı ile uğraşmıyorsunuz?" diye sormuyoruz.
Düşünün öğrenci tıpa yerleştiği gün doktor oluyor memlekette, öğrenci hukuk fakültesine yerleştiği gün avukat oluyor. Öğrenci mühendislik fakültesine yerleştiği gün mühendis oluyor. Burası için kafa yoran hiç kimse yok. Bu öğrenciler üniversitelere yerleşiyor ama kaliteli eğitim alıp almadığı, ne öğrendiği ile ilgilenen yok. Herkes bir kağıdın yani diplomanın peşinde. Onu bir alsa gerisi tamam. Çünkü herşey varsayım üzerine kurulu. Neden üniversitelerin içerik ve eğitim kalitesini sorgulayan yok. Yani şöyle düşünün öğrenci LYS'de yüksek puan alıyorsa iyi doktor olabilir ama öğrenci 41.bininci olursa iyi doktor olamaz. Hadi yine de bazı bölümleri dışarıda bırakalım ama şu baraj meselesini hiç anlamış değilim.
Baştan söyleyeyim bu puanların hiçbir bilimsel altyapısı yoktur. Yani 140 olması ile 150 olması arasında istatistiksel temelde bir açıklama olamaz. Kural koyucu olarak YÖK bu sınırı koyarak bir nebze yığılmayı azaltıyor ama 2011 yılından bu yana üniversitelerin ortalama kayıt sonrası doluluğunun %85 olduğunu düşünürsek bu barajın hiçbir mantığı kalmıyor. Son yıllarda üniversitelerin kontenjanlarında ciddi boşluklar oluşmaya başladı. Şurayı da asla unutmamlısınız; YÖK kaynaklarına göre bir öğrencinin yıllık maliyeti 9.000TL dir. Bu durumda kalan boş kontenjanların lisans bazında 33 bin öğrencinin 4 yıllık maliyeti 1.168 milyar liradır. Yani bu boş kontenjanların ülkemize maliyeti 1.168 milyar Türk lirasıdır. Boş kontenjanlar içinde %60'lık pay devlet üniversitelerine aittir. Bu durumda öğrencilerin üniversitelere gidememesi sonucunda kaynaklar boşa gitmekte sıralar boş kalmaktadır. Oysa baraj puanlar olmasaydı, üniversitelerde boş kontenjan kalmayabilirdi.
Kısaca YÖK baraj puanı yükseltmek yerine tamamen kaldırmalıdır. Çünkü gençlerin üniversite önünde bekletilmesi yerine üniversitelere alınarak eğitimden geçirilmesi memleket için daha hayırlı olacaktır. Bu arada YÖK'ün üniversitelerin nasıl öğrenci alacağı ile değil aldıklarına nasıl nitelik kazandırdığı üzerine kafa yorması gerekmiyor mu!