• BIST 8663.88
  • Altın 3020.814
  • Dolar 34.3431
  • Euro 37.3792
  • Ankara 0 °C
  • İstanbul 9 °C
  • Bursa 5 °C
  • Antalya 14 °C
  • İzmir 11 °C

Yalnızlık demans riskini artırıyor

Yalnızlık demans riskini artırıyor
"Yalnız olan insanlarda demans riski, yalnız olmayanlara göre daha fazla görülüyor."

Bayındır Söğütözü Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Nil Çetin:  "Yapılan araştırmalar, yalnızlığın beyin hücrelerine iyi gelmediğini, beynin idrak ve algılama yetileriyle hafızayı olumsuz etkilediğini gösteriyor. Yalnız olan insanlarda demans riski, yalnız olmayanlara göre daha fazla görülüyor"

Türkiye İş Bankası grup şirketleri arasında yer alan Bayındır Sağlık Grubu Bayındır Söğütözü Hastanesi'nden Nöroloji Uzmanı Dr. Nil Çetin, yapılan araştırmaların, yalnızlığın beyin hücrelerine iyi gelmediğini, beynin idrak ve algılama yetileriyle hafızayı olumsuz etkilediğini gösterdiğini belirterek, "Yalnız olan insanlarda demans riski, yalnız olmayanlara göre daha fazla görülüyor." ifadesini kullandı.

Bayındır Sağlık Grubu'ndan yapılan açıklamaya göre, demans, "günlük hayatın faaliyetlerini engelleyen bilişsel bozulma" olarak tanımlanıyor. Hastalığı yaşayan kişilerde unutkanlık ve hafıza kaybı karakteristik bulgu olarak ortaya çıkıyor. Bu bilişsel bozulma, günlük yaşam aktivitelerinde zorlanmaya yol açarken, dil, algı, beceri, pratik, dikkat, muhakeme fonksiyonlarını da zayıflatıyor. 65 yaş üstü her 10 kişiden birinde ve 75 yaş üstü her 4 kişiden birinde görülen demans, çağımızın önemli bir hastalığı olarak karşımıza çıkıyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Bayındır Söğütözü Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Çetin, yalnız yaşamanın, ilerleyen yaşlarda hayat arkadaşı/partner eksikliğinden kaynaklı sosyalleşememenin beyin sinir hücreleri arasındaki iletişimi bozduğunu vurgulayarak, "Yapılan araştırmalar, yalnızlığın beyin hücrelerine iyi gelmediğini, beynin idrak ve algılama yetileriyle hafızayı olumsuz etkilediğini gösteriyor. Yalnız olan insanlarda demans riski, yalnız olmayanlara göre daha fazla görülüyor. İnsanın tek başına olması, paylaşmaması, konuşmaması, hiçbir faaliyette bulunmaması ve içe dönük yaşaması, sinir hücreleri arasındaki iletişimi bozuyor. Arkadaş/partner edinme, sosyal hayatın içinde olma ve paylaşma hastalık riskini azaltıyor. Konuşma, sohbet etme ve içe dönük yaşamdan kurtulma nöronlar arasındaki bağlantıyı artırıyor." ifadelerini kullandı.

Öz bakım kaybına neden oluyor

Demansın, sinsi başlangıçlı ve sürekli ilerleme eğiliminde bir hastalık olduğunu aktaran Çetin, "Hastalık teşhisten 5-10 yıl sonraya kadar ilerliyor ve öz bakım kaybına neden olabilecek seviyeye gidebiliyor. Hastalarda erken evrede unutkanlık ön plandayken, orta evrede kaybolmak, iletişim bozulması, kişisel hijyende azalma, yardım ihtiyacı, tekrarlayan sorular sorma görülüyor. Geç evrede ise yürümede güçlük, tam bağımlılık, çok yakınlarını bile tanıyamama, saldırganlık ve psikolojik bulgular gelişiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Çetin, günümüzde yaklaşık 50 milyon civarında olan demanslı hasta sayısının, 2050 yılında 150 milyona ulaşmasının öngörüldüğünü, demans hastalarının yüzde 60 ila 70'inin alzaymır demansı olduğunu, bunu beyin damar hastalıklarına bağlı vasküler demansın izlediğini bildirdi.

Ayrıca, frontotemporal demans, Huntington hastalığı, Lewy cisimcikli demans ve mikst tip demanslar da bulunduğunu aktaran Çetin, "Alzaymır hastalığının genetik türleri daha genç yaşlarda ortaya çıkıyor. Genetik köken, hastaların yüzde 5'inde rol oynuyor." ifadelerini kullandı.

Hastalıktan kaçınmak için yapılması gerekenler

Dr. Nil Çetin, hastalığın tanısını belirlemede özel bir test olmadığını, hastanın öyküsü, klinisyenin detaylı incelemesi, kan testi ve görüntülemeler ile hastaya tanı konulduğunu belirterek, "Tedavide kolinesteraz inhibitörleri ve memantin spesifik ilaçlar olarak karşımıza çıkıyor. Ek olarak, bu süreçte hastanın yaşadığı ortamın ve bakıcısının mümkün olduğunca sabit olması ve değiştirilmemesi, düşmenin önlenmesi gibi tedbirlerin de alınması büyük önem taşıyor." ifadelerini kullandı.

Demansın önlenebilir bir hastalık olduğunu aktaran Çetin, hastalıktan kaçınmak için yapılması gerekenleri "okumak, bulmaca çözmek, sudoku, kağıt oyunları, satranç, puzzle, kelime oyunu gibi zihni aktif tutacak faaliyetler gerçekleştirmek, sosyalleşmek, sigara içmemek ve fazla miktarda alkol tüketmemek, egzersiz ve spor yapmak, kilo vermek, düzenli ve sağlıklı beslenmek, bol güneşe maruz kalmak, gıda ve vitamin takviyeleri almak (B, C, D, E vitaminleri), diğer sağlık sorunlarının tedavisi (hipertansiyon, diyabet, obezite, depresyon gibi), iyi uyumak, depresyondan uzak durmak" şeklinde sıraladı.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 2200 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim