Türk Toraks Derneği Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu tarafından hazırlanan Delta Varyantı raporu yayımlandı.
Raporda şu bilgilere yer verildi,
“İlk olarak Aralık 2020 tarihinde Hindistan’da saptanan B.1.617.2, Delta varyantı şu an dünyada başta Portekiz, Rusya ve Endonezya olmak üzere 80 ülkede saptandı. İngiltere’de Nisan 2021’de ilk vaka saptandıktan sonra hızla yayılan delta varyantı şu an ülkede yeni tanı alan vakaların %98’ini oluşturmaktadır. Delta varyantının İngiltere’de ilk saptanan Alfa varyantına göre %60 daha bulaştırıcı olduğu gözlenmesi nedeniyle (R:5- 8) Haziran 2021’de açılmaya hazırlanan ülkede normalleşme planları Temmuz 2021 tarihine ertelenmiş durumdadır (1,6). İngiltere başarıyla yürüttüğü COVID-19 aşılama sürecinde nüfusuna %84 bir doz, %62 iki doz aşılamayı tamamlamış olsa da günlük vaka sayıları geçen haftaya göre %70 artarak günlük 22500 hasta düzeylerine hızla yükselmiştir (7). İngiltere’de uygulanan aşılar ölüm ve ağır hastalığı önlerken, hastalık yayılması ve hastane başvurularının artışı devam etmektedir”
Delta varyantı ile gelişen COVID-19 klinik bulguları klasik COVID-19 klinik bulgularından farklı seyir göstermekte olup, ateş, halsizlik, koku ve tat alma duyularında kayıp gibi klasik bulgular yerine boğaz ağrısı, burun akıntısı, baş ağrısı gibi soğuk algınlığı bulguları daha baskın olarak gelişmektedir. Bu nedenle hastalık ilerledikten sonra hastane başvuruları gerçekleşmektedir. İlerleyen dönemde Ancak hastane yatışlarının alfa varyantına göre 2 kat yüksek olabileceği öngörülmektedir.
Hızla yayılan Delta varyantına karşı COVID-19 aşı etkinliği nasıl?
Delta varyantı mevcut COVID-19 aşılarına karşı orta düzeyde dirençli bulunmuştur. İki farklı mRNA aşısının Delta varyantına olan koruyuculuğunu araştıran çalışmalarda; birinci doz sonrası COVID-19 gelişimi %33 önlenebilirken, ikinci doz sonrası koruyuculuğun AstraZeneca aşısı ile %60; Pfizer aşısı ile %88 düzeyine erişebildiği saptanmıştır. İki doz aşılamanın yapıldığı bölgelerde delta varyant dağılımı yavaş olurken, tek doz aşılama yapılan bölgelerde vaka sayıları hızla artmaktadır. Bu nedenle özellikle Delta varyantına karşı iki doz mRNA aşısının uygulanmasının yeni dalganın önlenebilmesinde önem kazanacağı görüşü ağırlık kazanmaktadır. Araştırmalarda Delta varyantı konvalesan serum yada mRNA ile gelişen nötralizan antikorlara karşı 6-8 kat dirençli bulunmuştur.
Delta varyantına karşı ülkemizdeki durum nedir?
Sağlık Bakanlığı 29 Haziran 2021 tarihinde Türkiye’de Delta varyantının İstanbul başta olmak üzere toplam 26 ilde ve 224 vakada saptandığını bildirilmiştir. Dünyada hızla yayılan delta varyantının ülkemizdeki gerçek dağılımını saptamak amacıyla yaygın şekilde sekans analizleri yapılması ve mümkünse mRNA aşılarla toplumun aşılanması salgın kontrolu için büyük önem kazanmaktadır. Yakında Delta varyantını da saptayan PCR testlerinin tanıda rutin olarak kullanılmaya başlayacağı bildirilmektedir; bu gerçekleşirse salgının seyri daha doğru ve sağlıklı izlenebilecektir. Delta varyantı yayılım hızının çok yüksek olması nedeniyle normalleşme ve önlemlerin kaldırılması konusu da dikkatle yeniden değerlendirilmelidir.