Bebekler hem aileler tarafından hem de kendi istekleri sonucu yatarak beslenebiliyor. Ancak bu beslenme şekli hayati risk taşıyor. O esnada soluk borusuna kaçacak cisim bebeğin boğulmasıyla sonuçlanabiliyor. 6'ncı aydan itibaren bebeğin beslenmesine dikkat edilmesi gerektiğini belirten Memorial Şişli Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü'nden Uz. Dr. Elif Erdem Özcan, "Yatarak beslenme her yaş grubu için problem. Biz bebeklerin, büyük çocukların ve erişkinlerin yani kimsenin yatarak beslenmesini istemiyoruz. Çünkü bizim solunum yolumuzun koruyucu bir mekanizması var. Dil kökümüzün arkasında bir kıkırdak var. Biz ağzımızda lokmayı çiğneyip yutmaya başladığımız anda bu kıkırdak bizim soluk yolumuzu koruyucu olarak kapatıyor. Biz yatarak yediğimizde bu koruyucu mekanizma ortadan kalkıyor. Yediğimiz gıda otomatik olarak solunum yolumuz açıkta olduğundan akciğerlerimize kaçırma riski oluşturuyor. Bu da solunum sıkıntısı ve beraberinde büyük problemlere sebep olabiliyor" diye konuştu.
6'NCI AYDAN İTİBAREN MAMA SANDALYESİ KULLANIN
Katı gıdaya geçildiği dönem yani 6'ncı aydan itibaren mama sandalyesi kullanılması tavsiyesinde bulunan Uz. Dr. Elif Erdem Özcan, "Hava girip çıkamadığı ve o sırada refleks olarak soluk yolunda bir spazm olduğu için çocuk nefes alamıyor ve hava açlığı içine giriyor. Her türlü besin risk oluşturuyor. Küçük bebeklerde özellikle katı gıdaya geçildiği dönemde mama sandalyesi mutlaka 6'ncı aydan itibaren kullanılmalı. Özellikle erişkinler yatarak koruyucu şekilde beslemek istiyorlar ama bu bir problem. Bebeğin 6'ncı aydan itibaren katı gıdaya geçtiğinde oturarak beslenmesi gerekiyor. Okul çocukları ise televizyon karşısında bir şeyler seyrederken atıştırmalık istiyorlar ama bunlar koruyucu mekanizmayı bozduğundan akciğere kaçış riski doğuruyor" ifadelerini kullandı.
BU BELİRTİLERE DİKKAT
Nefes borusuna kaçan cisim sonrası çocukta bir öğürme ve öksürme başladığını anlatan Uz. Dr. Elif Erdem Özcan, "Çocuk nefes alamaz ve hava açlığı içine girer. Rengi gider ve morarmaya başlar. O sırada anlayalım ki ağzında bir şey var onu yutamıyor nefes borusu tıkandı. Öncelikle o madde gözüküyorsa parmağımızla alabiliriz. Ama arkaya doğru kaçtıysa onu ellemek ileriye doğru gitmesine neden olur. Orada bazı müdahaleleri yapmak gerekiyor. O sırada çocuğa su vermek doğru bir davranış değil. Bunun yerine daha çok yabancı cismi çıkarmayı denemelisiniz. Bu cismin su ile daha da ileriye gitmesi kolaylaşabiliyor su işimizi zorlaştırır. Su vermeyelim cismi çıkarmaya yönelik hareketler yapalım" tavsiyesinde bulundu.
KURUYEMİŞ VE OYUNCAKLARDAN GÖZÜNÜZÜ AYIRMAYIN
'3-4 yaşından önce çocukların ellerine tam taneli kuruyemiş verilmesini önermiyoruz' diyen Uz. Dr. Özcan, "Çok iyi çiğneyip yutamadıklarından onları otururken dahi soluk yollarına kaçırıyorlar. Kuruyemişlerin yanı sıra küçük oyuncak parçaları, metal paralar, küçük piller soluk yollarına en çok kaçırdıkları şeyler. O nedenle küçük parçalı oyuncakları ve tam taneli kuruyemişleri vermeyelim. Akciğer mekanizmaları tam anlamıyla oluşmadığından akciğerlerine kaçırabiliyorlar" dedi.
AİLELER NE DÜŞÜNÜYOR?
Anne Miray Uslu, 2 yaşındaki oğlunu mama koltuğunda beslediğini belirterek, "Oğluma sürekli ben baktığımdan çok dikkat ediyorum. Yemeğini mama koltuğunda yediriyorum. Bir cisim kaçmasına karşı onu koruyorum. Ne yediğine dikkat ediyorum. Zaten boğazına kaçabilecek sert gıdaları vermiyorum. Boğazına kaçmasın diye havucu haşlayarak veriyorum. Bu tür şeylerden korkuyorum" dedi.
İki çocuk annesi Arda Kaya ise "Bu zamana kadar çocuklarımı hiçbir şekilde yatarak beslemedim. Kendimden pay biçtim ben nasıl yatarak yemek yiyemezsem onlar da çocuk olduğu için yatarak beslenemezler. Boğazına bir şey kaçma ihtimali de olduğundan buna dikkat etmek gerekiyor. Mama sandalyesinde çok huysuzlanırlarsa da ayakta dolaşarak yemek yediriyorum" diye konuştu.
Oğlunun farkında olmadan abur cuburları yatarak tükettiğini söyleyen bir baba ise, "Ben sürekli işte olduğumdan annesi ilgileniyor. Yatarak zaten yedirmiyoruz. Abur cubur bazen farkında olmadan yatarak yeniyor ama yatarak yememesine dikkat ediyoruz" dedi.