"Oruç nedeniyle uzun süreli aç kalmak, iftarda hızla fazla miktarda besin tüketmek ve sahurda yemek yiyip takiben uyumak gibi durumlar mide ve reflü problemlerinin dolayısıyla kronik farenjit ve boğaz reflüsü gibi KBB rahatsızlıklarının artmasına zemin hazırlayabilir"
Medicana Sağlık Grubu Kulak Burun Boğaz Bölümü'nden Doç. Dr. Murat Sertan Şahin, "Oruç nedeniyle uzun süreli aç kalmak, iftarda hızla fazla miktarda besin tüketmek ve sahurda yemek yiyip takiben uyumak gibi durumlar mide ve reflü problemlerinin dolayısıyla kronik farenjit ve boğaz reflüsü gibi KBB rahatsızlıklarının artmasına zemin hazırlayabilir." ifadelerini kullandı.
Medicana Sağlık Grubu'ndan yapılan açıklamaya göre, ramazan ayının başlamasıyla birlikte özellikle oruç tutan hastaların dikkat etmesi gereken birçok nokta mevcut bulunuyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Doç. Dr. Murat Sertan Şahin, şeker hastalığı, kalp rahatsızlıkları, mide ve bağırsak problemleri gibi kronik rahatsızlıkları olan veya düzenli ilaç kullanan hastaların bu uzun süreli aç kalma dönemlerinde problem yaşamamak adına daha da dikkatli olmaları gerektiğini belirtti.
Şahin, hastaların bu dönemde dahili hastalıkların yanı sıra kulak burun boğaz hastalıkları açısından da üzerinde durması gereken bazı durumlar olduğuna dikkati çekti.
- Boğaz reflüsünü düzensiz beslenme tetikliyor
Doç. Dr. Şahin, bugünlerde kulak burun boğaz olarak en fazla gördükleri hastalık gruplarının başında tekrarlayan boğaz ağrısı ve boğazda yanmayla kendini gösteren kronik farenjit ile boğazda gıcıklanma, takılma hissi ve ses değişiklikleriyle karakterize boğaz reflüsü geldiğini bildirdi.
Gerek kronik farenjitte gerekse boğaz reflüsünde sıklıkla altta yatan mide problemleri ve beslenme alışkanlığındaki bozukluklar olduğunu ifade eden Şahin, "Oruç nedeniyle uzun süreli aç kalmak, iftarda hızla fazla miktarda besin tüketmek ve sahurda yemek yiyip takiben uyumak gibi durumlar mide ve reflü problemlerinin dolayısıyla kronik farenjit ve boğaz reflüsü gibi KBB rahatsızlıklarının artmasına zemin hazırlayabilir." ifadelerini kullandı.
Şahin sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu riski en aza indirmek için hastalarımızın dikkat etmesi gereken birkaç önemli husus var. Aşırı acılı, baharatlı, ekşi besin tüketmemek, çay, kahve, asitli içecek tüketimini en aza indirmek gibi genel önerilerin yanı sıra oruç tutan hastalarımızın iftarda bir kerede çok fazla miktarda besin tüketmemesi, aralıkla beslenilmesi ve sahur vaktine kadar bol miktarda sıvı tüketilmesini önermekteyiz. Bunlara ek olarak sahur zamanı, yemek yendikten kısa süre sonra uyunduğu için sahurda çok fazla yemek yenilmemesi, en azından son besin alınımından sonra en az 1 saat uykuya geçilmemesi ve yatarken de baş yüksek yatılması yerinde olacaktır."
- Vertigoda sıvı alımı önem taşıyor
Doç. Dr. Şahin, ramazan ayında artan bir diğer önemli konunun da Vertigo denilen baş dönmesi rahatsızlığı olduğuna işaret etti.
Uzun süreli aç kalmaya ve sıvı alımındaki yetersizliğe bağlı olarak baş dönmesi, dengesizlik, kulak çınlaması gibi durumları artmış olarak gözlemleyebildiklerini aktaran Şahin, "Bunların bir kısımı kan şekeri düşüklüğü nedeniyle olabileceği gibi en büyük nedeni ortostatik hipotansiyon dediğimiz sıvı alım azlığına bağlı olarak tansiyonda ani düşmeler ve göz kararmaları olması durumudur. Bu riski en aza indirmek için hastalarımıza önerimiz iftar sonrası sıvı alımını arttırmaları, eksik olan vücut sıvısını mümkün olduğu kadar sulu ve sıvı besinler alarak takviye etmeleridir." değerlendirmesinde bulundu.
Şahin, hastaların dini vecibelerini yerine getirirken sağlıklarının olumsuz etkilenmemesi için söylenen önerileri dikkate almaları gerektiğini vurgulayarak, kronik rahatsızlığı ve devamlı ilaç kullanımı olan hastaların, doktor kontrolünde oruçlarını tutmaları, beslenme konusunda profesyonel diyetisyenlik hizmetlerinden faydalanmalarının yerinde olacağını belirtti.