• BIST 9724.5
  • Altın 2968.283
  • Dolar 35.1895
  • Euro 36.7272
  • Ankara 5 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Bursa 8 °C
  • Antalya 19 °C
  • İzmir 13 °C

Uykunuz hasta olabilir!

Uykunuz hasta olabilir!
Uyku hastalıkları huzursuz bacak sendromundan aşırı uyku, diş gıcırdatma, solunum durması, kabus görme, karabasan ve gece korkularına uzanan bir yelpazeye yayılıyor. Bu dizi, gözünü rahatça yumamayanlar için...

Ben uyku sorunu değil, uykuya zaman bulamama sorunu yaşıyorum. Yatağa kafamı koyduğum anda, hatta eskiden eleştirdiğim şekilde, koltukta bile kafamı yaslasam uyuyacak durumdayım. Bu nedenle ‘Sabahı sabah ediyorum, gözüme uyku girmiyor’ diyenlere hayretle bakıyorum. Ama görüyorum ki onlar da bizim gibilere hayretle bakıyorlar. Ama uzmanlar uykuya vakit bulamamak ve bunun sonucu olarak az uyumanın da uyuyamayanlar kadar vücuda zarar verdiği düşüncesinde… Uykunun bozulması hem geceye hem de gündüze ait şikayetlere ve çeşitli sağlık problemlerine neden oluyor. Horlama, uykuda nefes durmaları, uyuyamama gibi uyku bozukluklarına ait birçok belirti toplumda ‘normal’ kabul ediliyor. Ancak uyku bozuklukları hem bireysel hem de toplumsal sonuçları açısından çok önemli, rahatsızlık ihmal edilmemeli. Anadolu Sağlık Merkezi Uyku Laboratuvarı Sorumlusu Nöroloji Uzmanı Dr. Ferda Korkmaz Özkanoğlu, uyku bozukluklarını ve doğurduğu sonuçları anlattı.

Normal uykuyu tanımlar mısınız? Belli saatleri var mı?
Herkesin uyku süresi kendisine özeldir. Kimi 4 saat uyur, kimi de 11. Bu süre genlerde belirleniyor. Fakat insanların çoğu 6-8 saat uykuya ihtiyaç duyar. Yaşa göre de uyku süresinde değişebilir. Bebekler parçalı olarak günün çoğunu uykuda geçiriyor. Okul öncesi çocuklarda gece uykusu bütünlük kazanıyor ve gündüz bir kez, öğleden sonra uyuyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise, pek fizyolojik olmayan ancak okul ve iş yaşamı nedeniyle sadece geceleri uyunuyor. Normalde öğleden sonra saat 14.00 gibi fizyolojik uykuluk hali oluyor. Bazı ülkelerdeki siesta zamanı, aslında normal uyku fizyolojisinin gereği. Gündüz uyunan yarım saatlik uyku, gece ihtiyaç duyulan uyku süresinin 1.5 saat kısalmasına neden oluyor. Uykuya dalmamızı iki temel faktör belirliyor. Bunlardan biri gün ışığının azalması, diğeri uykuya olan ihtiyacımızın artması.

Kişi yeteri kadar uyumazsa ne olur?
Uyku, vital yani mutlaka karşılanması gereken bir ihtiyaç. ABD’de yapılan bir deneyde, 11 gün hiç uyumayan öğrencide psikotik belirtilere rastlandı. Yetersiz ya da kalitesiz bir uyku, biyolojik ve psikolojik rahatsızlıklarla sonuçlanıyor.

Uyku nasıl bir süreç?
Hayatımızın dörtte ya da üçte birini geçirdiğimiz uyku, birçok işlevin yerine getirildiği, çeşitli evreleri içeren bir dönemdir. Evre I uykuya dalınan, ‘tilki uykusu’ olarak adlandırılan, uykunun yüzde 1-5’ini oluşturan dönemdir. Evre II uykunun yüzde 45-50’sini oluşturuyor. Evre III, derin dönem uykusu olarak adlandırılıyor ve uykunun yüzde 20-25’ini kapsıyor. Ayrıca hızlı göz hareketlerinin kaydedildiği, rüya görülen REM dönemi var ki, bu da uykunun yüzde 20-25’ine karşılık geliyor. Uyurken bu evrelerin biri bitip bir sonraki evreye geçilmiyor. Bu evreler birbirlerine geçişler göstererek tekrarlıyor. Uyku süremizi kabaca ikiye ayırırsak, gecenin ilk yarısında derin uykunun çoğu uyunuyor. İkinci yarıda, sabaha karşı da daha çok REM dönemi uyunuyor. İyi uykudan söz ederken hem genlerde yazılı olan uyku süresinden hem de evreleri bu oranlarda uyumaktan söz ediliyor.

Sözünü ettiğiniz uyku evrelerinde neler oluyor?
Derin uyku döneminde fiziksel tamir işleri yapılıyor; mesela yıpranmış hücrelerin onarımında kullanmak üzere kolesterol sentezleniyor. Hormonlar bu dönemde salgılanıyor. Uyku bozukluğu olan çocuklarda gelişme geriliğine rastlanıyor. İri bademcikler nedeniyle horlayan, uykuda nefesi duran çocuklar bademcik ameliyatından sonra hızlıca büyüyorlar. Anneler “Çocuğumun bademciği alındıktan sonra büyüdü, serpildi” diyor. Halbuki çocuk yeterince derin uyku uyuyamadığı için büyüyemiyor. Uykunun REM döneminde psikolojik dinlenme sağlanıyor ve bellek yeniden yapılanıyor. Uykusunun bu dönemini yeterli uyuyamayanlara bakıldığında; yorgun, sinirli ve algısı bozuk kişiler olduğu dikkat çekiyor.

‘Huzursuz bacak sendromu’ nedir?
Sık görülen uyku bozukluklarından biri de, huzursuz bacak sendromu. Huzursuz bacak sendromu; özellikle akşamüstü saatlerinden itibaren sabit pozisyonlarda kalındığında ortaya çıkan, hareket edince azalan ya da geçen, rahatsız edici his (bacaklara kızgın şiş saplanması, ağrı, yanma, karıncalanma vs.) olarak tanımlanıyor. Hastalar ıstırap verici bu his nedeni ile uykusu gelse bile uyuyamıyor, kalkıp dolaşıyor, masaj yaptırıyor ya da soğuk su ile duş alıyorlar. Huzursuz bacak sendromu yüzde 3-10 oranında görülüyor ve kadınlarda daha sık rastlanıyor. Bu şikayetleri bulunan hastalarda demir, B12 vitamin eksiklikleriyle şeker ve böbrek hastalıklarının varlığının araştırılması gerekiyor.



Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 3370 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim