Özdağ, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Gülhane Askeri Tıp Akademisinin (GATA), askeri sağlık sisteminin beyni ve lojistik merkezi olduğunu söyledi.
GATA'nın Sağlık Bilimleri Üniversitesine dönüştürülmesini eleştiren Özdağ, bu sistemin çökmeye mahkum olduğunu, bu sistemin çalışmayacağının bilinmesine rağmen Sağlık Bakanı ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi rektörünün panik içinde kamuoyunu yanıltıcı bilgiler verdiğini öne sürdü.
Özdağ, "Senelerden beri terör konusunda çalışan bir akademisyen olarak askeri sağlık sisteminin asker için ne kadar önemli olduğunu biliyorum. Daha önce askeri hekimliğin tasviye edilemeyeceğini ve askeri sağlık sisteminin yıkılamayacağını ilk söyleyen kişi olmuştum. AKP Hükümeti hatasını gördü ve askeri hekimliği geri getirdi." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım'ın GATA'nın ve askeri sağlık sisteminin yıkılmasının hata olduğunu gördüklerini savunan Özdağ, şu ifadeleri kullandı:
"Kamuoyunda bir baskı oluştu. Sağlık Bakanı panik içerisinde saldırgan ve ahlaki sınırları zorlayan bir üslupla sağa sola saldırıyor. Sağlık Bakanı, 'Bölgede yaralananlar, ağır yaralı olanların istisnasız hepsi oralarda değil bakanlığa bağlı büyük hastanelerde tedavi edilmiştir. Gülhane'ye getirilen küçük bir kısmı hariç' şeklinde açıklamada bulunmuştur. Rakamlara baktığımızda 1 Ocak 2016 ile 26 Ağustos 2016 arasında sivil hastanelerde tedavi edilen yaralı sayısı 90'dır. Bu hastanelere şehit olarak gelen ya da geldikten sonra şehit olan sayısı 29'dur. Bu 90 yaralının 40'ı daha sonra GATA'ya sevk ediliyor. Bu arada aynı dönemde askeri hastanelerde tedavi edilen asker sayısı bin 331'dir. Şehit olan veya geldikten sonra şehit olanların sayısı 192'dir. Yani toplam bin 523'tür. Bir tarafta 119 sayısı diğer tarafta bin 523. Hangisi daha fazla."
- "GATA'nın yanık tedavi bölümü dolu olduğu için..."
Özdağ, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın kamuoyunu yanılttığını ileri sürerek, askeri sağlık sisteminin bir zincir olduğunu, asker hastanelerinin hiçbir zaman tam kapasite ile çalıştırılamayacağını savundu.
"Sağlık Bakanlığı GATA'ya diğer hastanelerin alabileceği her hastayı alıyor ve bu akıl dışı politikanın bedelini de savaşan askerler ödüyor." diyen Özdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"GATA'nın yanık tedavi bölümünü Sağlık Bakanı ve rektörün bu sakat politikası doldurdu, Suriye'de IŞİD saldırısında ağır yaralanan uzman çavuş Akif Güleç GATA'nın yanık tedavi bölümü dolu olduğu için Adana'da bu konuda uzmanlığı bulunmayan bir hastanede şehit oldu. Sağlık Bakanı da vicdan azabı çekmek yerine 'GATA'da yanık ünitesinde nöbetçi doktor yok' diyerek halkı yanıltmaya çalışıyor. Bu doğru değil. Orada doktor var, bunun hesabını sadece IŞİD'li teröristler değil Sağlık Bakanı da verecek."
GATA'da kadın doğum gibi bazı bölümler hariç bütün cerrahların harp cerrahı olduğunu söyleyen Özdağ, GATA'daki cerrahlar kadar silah yaralanması gören başka cerrahın olmadığını ifade etti.
- "Bu askeri doktorların canından siz sorumlusunuz"
Özdağ, 171 yıldır faaliyet yürüten Diyarbakır Asker Hastanesinin Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesine bağlandığını hatırlatarak, "Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi, PKK'nın en güçlü olduğu hastanelerden biri. Sağlık Bakanı askeri tabiplerle uğraşacağına gitsin PKK'lı hemşirelerle, doktorlarla uğraşsın. Bölgede devlet hastanelerinde görevlendirilen bazı askeri tabiplerle görüşmelerimde can güvenliklerinin olmadığını öğrendim. Sayın Bakan, bu askeri doktorların canından siz sorumlusunuz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'a buradan çağrıda bulunuyorum, Sağlık Bakanı'nın suç ortağı olmayın, sizi yanıltıyor." diye konuştu.
Bir gazetecinin askeri sağlık sisteminin dünyada örneklerinin olup olmadığını sorması üzerine Özdağ, "NATO ülkelerinin hemen hemen tamamında, Lüksemburg ordusunda bile bu var." ifadelerini kullandı.