Dünya Sağlık Örgütü ile Birleşmiş Milletler tarafından 21. Yüzyıl'ın en önemli sağlık sorunu olarak tanımlanan kronik hastalıklardan dolayı dünya genelinde her yıl ortalama 36 milyon insan ölüyor. Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye 'de 22 milyon kişi bir veya birden fazla kronik hastalık taşıyor. Her üç kronik hastadan birinde ise depresyon belirtileri görülüyor. Her üç ölümden ikisi de kronik hastalıklara bağlı.
Sürekli artan kronik hastalıkların tedavisi hem uzun sürüyor, hem de külfetli. Örneğin Türkiye'de hasta sayısı 7 milyona ulaşan diyabetin (şeker hastalığı) yıllık maliyeti 13 milyar doları buluyor. Kronik hastalıklar içinde en sık görülen 'romatoid artrit' ile 'ankilozan spondilit' hastalığının yıllık tedavi maliyeti ise 4.3 milyar euro tutuyor.
Kronik hastalıkların daha iyi yönetimi ve hastalara daha iyi hizmet için Türkiye'nin de içinde bulunduğu 19 Avrupa ülkesinde 'sürdürebilir sağlık' projesi oluşturdu.
31 proje önerildi
Sağlık Bakanlığı tarafından doktor ve sivil toplum kuruluşlarından oluşan özel bir çalışma grubu kuruldu. Çalışma grubu, kronik hastalıklarla mücadele için 31 proje önerdi. Yaklaşık bir yıl süren çalışmayla hazırlanan 'Sürdürülebilir Sağlık İçin Çözüm Arayışı Türkiye 2014 Raporu' Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun katılımıyla dün İstanbul Üniversitesi'nde açıklandı. Raporu açıklayan Türkiye Komitesi Başkanı Doç. Dr. Haluk Özsarı, "Sürecin sonucunda ise her ülkede uygulanabilecek yenilikçi, pratik ve somut çözümleri içeren bir Avrupa raporunun hazırlanarak sunulması hedefleniyor. Hastalara daha hızlı ve etkili tedavi hedefliyoruz" dedi. Rapordan bazı bölümler şöyle:
Sorun: Kronik hastalıkların ikinci ve üçüncü evrelerinde önlenmesinde her bir paydaşın rolü ne olabilir?
Çözüm: Akılcı ilaç kullanımı
Türkiye'de yanlış, gereksiz, etkisiz ve yüksek maliyetli ilaç kullanımından kaynaklı olarak hastalık ve ölüm oranlarının sürekli arttığı ifade edilen raporda, kullanılan ilaçların yüzde 50'sinin 'akılcı' kullanılmadığı tespit edildi. Gereksiz ve bilinçsiz ilaç kullanımının önlenmesi için reçete bilgi sistemi kurulacak. 2017 yılında tamamen hayata geçecek olan sistem sayesinde doktorlar, hastanın daha önce hangi ilaçları kullandığını görebilecek. Buna bağlı olarak hastanın kronik rahatsızlıkları ve tedavi süreci göz önüne alınarak hastaya ilaç verilecek.
Sorun: Daha erken tanı ve tedaviye yönlendirme yolları nasıl en iyi hale getirilebilir?
Çözüm: Hastalıklarla mücadelenin başarılı ve etkili olabilmesi için erken tanı ve zamanında müdahalenin önemli olduğuna yer verilen raporda, kas iskelet sistemi kaynaklı hastalıklarına daha erken tanı konulması için aile hekimlerine 'artrit tanısı' eğitimi verileceği belirtildi. Proje kapsamında bugüne dek Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Romatoloji Bilim Dalı bünyesinde 434 aile hekimine eğitim verilerek artrit hastalıkları klinikleri kurulduğu belirtildi.
Sorun: Klinik uygulamalar nasıl daha aktif ve sağlıklı hale getirilebilir, uygulamalar için halkın desteğini nasıl alınır?
Çözüm: Tele Diap takip sistemi
Teknolojik altyapı yoluyla hastaların sağlık hizmetine daha kolay erişilebileceği vurgulanan raporda, İstanbul Tıp Fakültesi bünyesinde 'Tele Diap' takip ve bilgilendirme merkezi kurulacağı yer alıyor. Tele Diap projesi kapsamında kan basıncı ölçümü, şeker ölçümleri ile muayene günleri hastalara mesaj yoluyla iletilecek. Hastalara web üzerinden kronik hastalık eğitimleri de verilecek.