ZEHRA MELEK ÇAT - Bir takvim yaprağında gördüğü gazeteci Kevin Carter'ın Güney Sudan'da çektiği ödüllü fotoğraftan etkilenen Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Bilgehan Güntekin, kurduğu dernek aracılığıyla Afrika'ya gönüllü destek sağlıyor.
Güntekin, 2014 yılında düzenlenen sağlık organizasyonuyla Çad'a gittiğinde, Afrika'nın her anlamda yoksunluklar kıtası olduğu düşüncesiyle Tüm Afrika'nın Dostları Derneği'ni (TADD) kurdu.
Derneğin başkanlığını yürüten Bilgehan Güntekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2014 yılının ekim ayında gönüllü olarak Çad'a gittiğini, orada yaşadıklarından etkilendiğini söyledi.
Bu seyahatinden önce Güney Sudan'da çekilmiş bir fotoğraftan etkilendiğini dile getiren Güntekin, "Kevin Carter'ın Güney Sudan'da çektiği fotoğraf beni çok etkiledi. Bir takvim yaprağında görmüştüm. Fotoğrafta ölmek üzere olan bir çocuğu bekleyen akbaba... İnsanlık medeniyetinin sonunun geldiğini düşünmüştüm." dedi.
Daha sonra bir sağlık organizasyonu kapsamında gönüllü olarak 2014'te ilk kez Çad'a gittiğini anlatan Güntekin, "10 gün Çad'da hastaları muayene ettim. Oradaki insanlara elimden geldiğince yardımcı olmaya çalıştım." diye konuştu.
Güntekin, zaman zaman kişisel olarak Afrika'ya yardımlar yaptığını, ihtiyacı gördükten sonra da yardımları arttırmayı düşündüğünü söyledi.
Çad'da kaldığı 10 günlük sürede yaklaşık bin hasta muayene ettiğini belirten Güntekin, şunları kaydetti:
"Hasta sayısı çok fazlaydı. 45 derece sıcaklık vardı. Çok ilkel şartlarda çalıştık. Sağlık merkezi dedikleri yerin zemini toprak, elektrik yok, jeneratörle çalışıyorduk. Modern cihaz hiç yok, hepsini biz Türkiye'den götürdük. Hastalar çok teşekkür ediyor. 'Dua edin bize' dedik. Hasta oturdu, ağlayarak 10 dakika dua etti. Çok fakirler. Ama her şeye rağmen insanlar mütevekkiller, mütevessimler, hallerinden çok şikayet etmiyorlar. Kanıksamışlar. Yemek yemelerini seyrettim, ortaya bir tabak koyuyorlar, 7 kişi etrafında toplanıyorlar, hepsi azar azar yiyorlar ve kalkıyorlar, gayet mutlular. Giderken biz çocuklar için özellikle şeker götürmüştük. Arkadaşlar uyardı, 'Şekeri verirken paketini açıp verin. Çocuklar hayatlarında ilk defa şeker görüyor olabilir.' dediler. Bir gün hasta muayene etikten sonra 3 yaşlarında bir çocuğa çıkarken şeker almasını işaret ettim. Babası 1 tane almasını söyledi, çocuk bir tane aldı ve sessizce çıktı. Duruşları, yaşama bakışları, tok gözlü oluşları çok güzel."
Çad'da bir kulak burun boğaz uzmanı olduğunu öğrendiğinde çok üzüldüğünü dile getiren Güntekin, ülke sınırları olarak Türkiye'nin 1,5 katı büyüklüğünde bir ülkede 2 jinekolog, 3 çocuk doktoru, 8 göz uzmanı olduğunu dile getirdi.
Güntekin, Afrika'nın sağlık erişiminde çok büyük zorluklar yaşadığını anlatarak, şöyle devam etti:
"Hekim olmadığı için çok ihtiyaçları var. En son Etiyopya'nın Afar bölgesine bir sağlık organizasyonu düzenledik. 5-6 milyon nüfuslu bir eyalette merkez hastanede sadece cerrahi, kadın doğum ve dahiliye uzmanı birer tane vardı. Onlar da hastanede yoklardı, muayenehanelerine gidiyorlardı. Biz gittiğimizde günde 200'den fazla hasta muayene ettik. Kapımızda, güvenlikçiler, hastaları sıraya koymak için görev yaptı. Buradan götürdüğümüz ilaçların hepsi bitti. Afrika'da su, doktor, ilaç yok. Başkenti 50-100 kilometre geçtiğiniz an hayat bitiyor. Biz oraya gittiğimizde insanlar 'beyaz doktorlar gelmiş' diye sevinçle karşılıyorlar. 300-400 kilometre yürüyerek gelip, muayene olmaya çalışanlar vardı."
Afrika'nın kendi kendine yeter hale getirilmesi gerektiğini vurgulayan Güntekin, Sağlık Bakanlığı'na bağlı açılan hastanelerin sayılarının arttırılması, kendi sağlık personellerini yetiştirmeleri için altyapının kurulması gerektiğini belirtti.
Bilgehan Güntekin, TADD'ın Afrika'nın her türlü sıkıntısına yardımcı olmak için kurulduğunu, üyelerinin yarısının doktor olması dolayısıyla sağlık organizasyonlarına ağırlık verdiklerini dile getirdi.
TADD'ın Afrika'da sağlık organizasyonları düzenlediğini, su kuyuları açtığını, canlı süt keçisi dağıtımı, örnek tarım alanları oluşturup, tarım alanında eğitim verdiğini ifade eden Güntekin, şunları söyledi:
"Afrika'dan gelip Türkiye'de eğitim gören öğrencilere burs veriyoruz. Onların Türkiye'de iş ve staj imkanı bulmaları için elimizden gelen yardımı yapıyoruz. Türkiye'deki iş adamlarına Afrika'daki fırsatları anlatarak, onların Afrika'ya daha çok seyahat etmelerini ve yatırım yapmalarını özendirmeye çalışıyoruz. Sağlık alanında eğitim gören Afrikalı kardeşlerimizle yakından ilgileniyoruz, onların çok iyi yetişebilmeleri için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Sağlık Bilimleri Üniversitesi ve Sağlık Bakanlığı ile Afrikalı gençlerin sağlık alanında eğitim alabilmeleri için çalışma yapıyoruz."
Güntekin, "Tüm dünyanın Afrika'ya borcu var. Allah hesap soracaksa onlara da bize de aynı hesabı mı soracak." değerlendirmesini yaptı.
