• BIST 9638.99
  • Altın 3002.717
  • Dolar 34.5123
  • Euro 36.1711
  • Ankara 0 °C
  • İstanbul 9 °C
  • Bursa 8 °C
  • Antalya 11 °C
  • İzmir 10 °C

Türk erkeğinin iki büyük sorunu!

Türk erkeğinin iki büyük sorunu!
Partneriyle cinsel ilişkiye giremeyen, başarısız olmaktan ve hayal kırıklığı yaratmaktan korkan erkekler ve doktora giderek sorunlarına çare bulmaktan korkan çiftler...

Cinsel sorunlar konusundaki karnemizi ve bu konudaki bilimsel gerçekleri, bu defa erkek cinselliğine ayırıyoruz. İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Androloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, erkeklerin cinsel sağlık sorunları arasında erken boşalma ve sertleşme konularının ilk sıralarda yer aldığını ve Türk erkeklerinde sertleşme sorununun Amerika ortalamasına göre yüzde 20 daha fazla görüldüğünü söylüyor.

Ağır sertleşme sorununa Türkiye ve Amerika’da yüzde 10 oranında rastlanırken, hafif ve orta düzeydeki sertleşme bozukluğunun Türkiye’de daha çok görüldüğü dikkat çekiyor. “Türk erkekleri en küçük sertleşme problemini bile çok büyük bir sorun olarak algılıyor” diyen Prof. Dr. Kadıoğlu, bunun cinsellik konusunda yeterli bilince sahip olunmamasından kaynaklandığını belirtiyor.

SORUNLAR 40’LI YAŞLARDA

Cinsellikle ilgili sorunlar, 40’lı yaşlardan itibaren ortaya çıkıyor. Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, sertleşme sorunlarının 40’lı yaşlarda yüzde 40, 50’li yaşlarda yüzde 50, 60’lı yaşlarda ise yüzde 60 oranında görüldüğünü dile getiriyor. Sertleşme sorununu giderdiği düşünülen ilaçların yüzde 90’ına yakın bölümünün eczanelerde reçetesiz satılması ise sağlık açısından bir tehdit olarak görülüyor. Bunun nedeninin, hangi ilacın ne amaçla kullanılacağı, yan etkileri ve kullanılan diğer ilaçlarla etkileşimleri konusunda yeterli bilgi ve bilince sahip olunmaması olduğu belirtiliyor. Bu nedenle bu tip ilaçların üroloji doktoru kontrolünde ve reçeteyle alınması gerekiyor.

HASTALAR DOKTORA GİTMİYOR

Cinsel problemleri olan erkeklerin yüzde 90’ı tedavi için doktora başvurmuyor. Türkiye’de bu konuda ciddi bir sorun olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Kadıoğlu, 7 milyon erkeğin sertleşme problemi yaşamasına rağmen doktora başvuranların sayısının 700 bini geçmediğini söylüyor. Bir diğer sorun ise cinsel sorun yaşayan kişinin kime başvuracağını bilmemesinden kaynaklanıyor. Doktora başvuran hastaların sorunlarını söylemekten ve rahatsızlıklarının ayrıntılarını anlatmaktan çekinmeleri ise konunun zorluk içeren bir başka boyutunu oluşturuyor. Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, “10 yıl önce prostat nedeniyle doktora başvuran hastalar, prostat muayenesi olduktan sonra doktorla göz göze gelmemek için çaba gösterip, şikâyetlerini fısıltıyla anlatmaya çalışırken, şimdi eskiye oranla daha rahatlar” diyor. Hastaların sertleşme sorunlarının diğer organlarındaki bir hastalıktan farkı olmadığının kabul edilmesi konusunda eskiye oranla gelişme olsa da daha alınacak çok yol olduğu görülüyor.

‘PENİSİM HASTA!’ DİYEMİYORUZ

Dikkat çeken bir başka gerçek ise hastaların sağlık sorunlarını, “Gözüm görmüyor veya midem ağrıyor” cümleleriyle ifade ederken “Penisim hasta” cümlesini aynı rahatlıkla söyleyemediklerini gösteriyor. Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, bunun yanlışlığını ve sertleşme sorununun da bir organ hastalığı olarak algılanması gerektiğini belirtiyor. Yurtdışında cinsel sorun yaşayan kadın ve erkekler, tedaviye çift olarak giderken, Türk erkeklerinin büyük bölümü, sorunun çözümü noktasında eşlerine haber vermeyip doktora yalnız gidiyor. Buna karşın kalp hastalığı, prostat ya da kanser gibi hastalıklar söz konusu olduğunda erkeklerin yanında eşleri oluyor. Bunun en önemli nedeninin, cinsellikte yaşanan sorunların çiftler arasında konuşulamaması olduğu belirtiliyor.

KAYGILI ERKEK DAHA SORUNLU

Geçmişte erkeklerin cinsellikle ilgili sorunlarının çok büyük bölümünün psikolojik olduğu anlayışı günümüzde kabul görmüyor. Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, “Sorunlar genelde organik nedenlerle ve küçük belirtilerle başlıyor, tedavi edilmemesi halinde ise performans düşüklüğüne yol açıyor ve üzerine psikolojik nedenler ekleniyor” diyor. Cinsel sorunların yüzde 90’ının organik, yüzde 10’unun ise psikolojik nedenlere bağlı olduğu belirtiliyor. Hayata kaygıyla bakan erkeklerde, sertleşme sorununda rol oynayan psikolojik faktörler daha şiddetli oluyor.

CİNSEL PROBLEMLERİN TEDAVİSİ VAR

PROF. Dr. Ateş Kadıoğlu, ağızdan alınan ilaçların cinsel sorunların tedavisinde yüzde 75 olumlu sonuç verdiğini söylüyor. Tedaviye sonuç alınamayan yüzde 15’lik grupta ise, doktor hastaya enjeksiyon uygulaması öğretiyor. Bu tedavinin sonucunda hasta cinselliğini yeniden yaşamaya başlıyor. Her iki tedavinin de sonuç vermediği yüzde 10’luk gruba ise halk arasında “mutluluk çubuğu’’denilen ve tıpta “balon” diye adlandırılıp şişirilebilen protezler takılıyor. Mutluluk çubuğu konusunda Türk halkının önyargıları bulunsa da bu yöntem yüzde 99’luk yüksek bir başarı sağlıyor.

ERKEN BOŞALMA

ERKEN boşalma da çok sık görülen bir patoloji olarak değerlendiriliyor ve en az 1 dakikanın altındaki boşalma erken olarak kabul ediliyor. Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, bu konuda Türkiye’de henüz piyasada olmamasına karşın, Avrupa’da 20’den fazla ülkede satılan ve “dopoksetin” içeren bir ilacın ilişkiden bir saat önce alındığı takdirde boşalma süresini 3 katına çıkarabildiğini söylüyor. Boşalma sorununun tedavisi konusunda bazı sıkıntılar söz konusu olabiliyor ve bu ilaç, 1 dakikada boşalan bir erkek tarafından kullanıldığında boşalma süresini 3 dakikaya çıkarsa bile bu erkek için tatmin edici bir sonuç olmayabiliyor.

SERTLEŞME SORUNU DİYABET İŞARETİ

GENÇ yaşta sertleşme sorunu görülen hastalarda diyabet oranının yüksekliği dikkat çekiyor. Dikkat çekici bir başka gerçek ise, bu hastaların yüzde 16’sı diyabeti olduğunu bilmiyor ve hastalığını “sertleşme sorunu” için başvurduğu doktorun şüphesi üzerine öğreniyor. Kalpdamar hastalığı olan erkeklerin bir bölümünün bu hastalığa yakalanmalarından 3 yıl önce sertleşme sorunu yaşadıklarının gözlenmesi ise sertleşme sorununun aynı zamanda yaşamı tehdit eden hastalıkların habercisi olduğunu gösteriyor.

BÖLGELERE GÖRE SERTLEŞME SORUNU

YAPILAN araştırmalar Türkiye’de; Marmara, Karadeniz, Ege ve Akdeniz bölgelerinde yaşayan erkeklerde sertleşme sorununun diğer bölgelere göre daha az görüldüğünü gösteriyor. Bu durum Akdeniz usulü beslenmeden ve bu bölgelerde yaşayan erkeklerin risk faktörlerinin daha az olmasından kaynaklanıyor.

Ceyda Erenoğlu- GAZETE HABERTURK



Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 2935 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim