Tip 2 diyabet, dünyada görülme sıklığı en hızlı artan hastalıklardan biri. Dünya Diyabet Federasyonunun verilerine göre; dünyada 425 milyon diyabetli hasta var ve bu rakamın 2045'te 630 milyona çıkması bekleniyor. Türkiye, 7 milyon diyabet hastası ile Avrupa'da Rusya ve Almanya'dan sonra üçüncü sırada yer alıyor. Diyabetle ilgili doğru bilinen bazı yanlışlar hem hastalığın ciddiye alınmasını engelliyor hem de tedavisini olumsuz etkiliyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Rüştü Serter; körlük, bacak kesilmesi, kalp krizi ve böbrek kaybının en önemli sebebi olan diyabetle ilgili doğru bilinen yanlışları aktardı.
Yanlış: Açlık şekeri normalse diyabet yoktur
Doğru: Diyabet teşhisi, açlık şekerinin 125 mg/dl üzerinde olması veya tokluk şekerinin 200 mg/dl üzerinde olmasıyla konuyor. Toplumdaki yaygın inanışın aksine testlerde açlık şekeri normal ya da normalin altında çıkan birçok kişi diyabet hastası olabiliyor.
Yanlış: Şeker yükleme testi zararlıdır
Doğru: Şeker yükleme testi tokluk şekerleri yüksek olan ve henüz teşhis konmamış diyabetli kişilerin tespitini sağlar. Hiçbir zararı yoktur.
Yanlış: Diyabet şişmanlatır
Doğru: Kan şekeri yüksek olan diyabetik hastalar yaygın inanışın tersine zayıflamaya başlar. Şişmanlık ise Tip 2 diyabete yol açan en önemli sebeplerden birini oluşturur.
Yanlış: Tip 2 diyabet yaşlılık hastalığıdır
Doğru: Tip 2 diyabet günümüzde yaygınlaşmasının yanı sıra giderek daha genç hastalarda görülmeye başlamış, orta yaş hastalığı haline gelmiştir. Bundan 40 yıl önce 'Çocuklarda görülmez' denen Tip 2 diyabete artık şişman çocuklarda bile rastlanabiliyor.
Yanlış: Çok şeker yemek diyabete yol açıyor
Doğru: Şeker vücudun enerji kaynağıdır ve ekmek, pilav, makarna, patates gibi karbonhidratlarda bulunur. Çok şeker tüketilmesi aşırı kalori alımına, dolayısıyla obeziteye yol açar. Obezite ise Tip 2 diyabetin en önemli sebebidir. Kişi sağlıklı yaşıyor, egzersiz yapıyor ve ideal kilosunu koruyorsa çok şeker yemekle diyabet olmak neredeyse imkansızdır.
Yanlış: Diyabet engellenemez
Doğru: Sağlıklı beslenme ve günlük egzersizle vücut yağının normal, metabolizmanın ise aktif tutulması halinde diyabet gelişiminin geciktirilebileceğini, hatta diyabetin engellenebileceği biliniyor.
Yanlış: Diyabet hastası egzersiz yapmamalı
Doğru: Sanılanın aksine düzenli egzersiz insülin direncini azaltıyor, kan şekerini, kan basıncını, kolesterolü ve vücut yağını düşürüyor. Bu sayede diyabetin kontrolüne katkıda bulunuyor. Ancak egzersizle kan şekerinde düşme olabileceği için hastaların doktorlarına başvurarak egzersiz öncesinde birşey yiyip yememeleri konusunda bilgi almaları gerekiyor.
Yanlış: Diyabet diyeti şeker yememekten ibarettir
Doğru: Beslenme ile alınan her kalori doğrudan veya dolaylı yoldan kan şekerini yükseltebiliyor. Kan şekerini doğrudan yükselten sofra şekerinden uzak durmak gerekiyor. Ayrıca diğer besinlerden alınan aşırı kaloriler de vücutta şekerin yükselmesine yol açabiliyor.
Yanlış: Diyabet hastaları meyve yememeli
Doğru: Meyveler karbonhidrat, dolayısıyla meyve şekeri içerir. Tatlı ve ekşi meyvelerde şeker düzeyi ile ilgili fark yoktur. Aşırı meyve tüketmek kan şekerini yükseltebilir. Bu sebeple diyabetik diyette günlük meyve yer alır ama miktarı kısıtlıdır.
Yanlış: Tarçın, kuşburnu ve limon, kan şekerini düşürüyor
Doğru: Bunlar ve benzeri bitkisel ürünlerin kan şekerini anlamlı düzeylerde düşürebildiğine dair hiçbir ilmi delil yoktur.
Yanlış: Bal, diyabetli hastalara dokunmaz
Doğru: Her türlü bal şeker içerir ve kan şekerini yükseltir.
Yanlış: Diyabette şekeri düşürmek için aç kalmak faydalıdır
Doğru: Diyabette tedavi hastanın günlük ihtiyacını karşılayacak ve ideal kilosunda kalmasını sağlayacak miktarda sağlıklı kaloriyi alması ve bununla beraber kan şekerinin ilaçlarla kontrol altında tutulmasından oluşur. Aşırı kalori alımı ile kan şekeri nasıl yükseliyorsa aç kalınca da kan şekeri tehlikeli bir şekilde düşebilir.
Yanlış: Şeker normal değerlere düşünce ilaç kesilir
Doğru: Diyabet tedavisinde ilaçlar ve insülin, kullanıldıkları sürece etkilidir. İlaçlar kesilince kan şekeri tekrar yükselir veya dalgalanır.
Yanlış: İnsülin tedavisi bağımlılık yapar
Doğru: Yapmaz. Tam tersine bilinçli ve düzenli olarak öğünlerle uyumlu kullanılması durumunda hastanın kilo vermesi, aşırı stres faktörünün ve enfeksiyonun ortadan kalkması veya benzeri durumlarda kan şekeri düşerse doktor insülini kesebilir.
Ziyneti Kocabıyık