• BIST 9639.77
  • Altın 2938.015
  • Dolar 34.6322
  • Euro 36.5915
  • Ankara -2 °C
  • İstanbul 9 °C
  • Bursa 6 °C
  • Antalya 10 °C
  • İzmir 9 °C

Tam Gün Yasasının Hedefinde Askerler Mi Vardı ?

Tam Gün Yasasının Hedefinde Askerler Mi Vardı ?
Hukuk kuralları, yargının yorumuna ihtiyaç göstermeyecek ve uygulayıcılar tarafından anlaşılabilecek şekilde açık ve belirgin olmak, uygulayıcılara güvence vermek zorundadır.

Hukuk kuralları, yargının yorumuna ihtiyaç göstermeyecek ve uygulayıcılar tarafından anlaşılabilecek şekilde açık ve belirgin olmak, uygulayıcılara güvence vermek zorundadır. Bu temel ilke, mahkeme kararları için de geçerlidir. Hukuk kurallarını yorumlayarak kararlarını veren yargıçlar, sorunlu alanlara el attıklarından; kararlarını dolanmadan, açık ve net verirler. Anlaşılması ve yeni tartışmaları yaratmaması için de kararlar gerekçeleriyle birlikte açıklanır ya da yayımlanır.

Özellikle, tüm toplumu ilgilendiren Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarının, gerekçeleri yazılmadan açıklanması, hatta zaman zaman, kısa karar diye nitelendirilen hüküm bölümleri ile bu konuda yapılan açıklamalar arasında farklılıklar olabilmesi, anayasa yargısının özünü yakalayamayanlar ya da yakalamak istemeyenler yönünden tartışmalara hatta spekülasyonlara neden olmaktadır. Bu durumdan, kendilerince en elverişli yararı ise Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarından memnun olmayanlar ya da uymak istemeyenler sağlamaktadır. Kısa adıyla “Tam Gün Yasası”nın kimi maddelerinin iptalinin açıklanmasından sonra, Sağlık Bakanı ve Bakanlığı’nın tavrı buna en iyi (toplumsal olarak en kötü demek gerekir) örnektir. Bir iptal kararı ve dolayısıyla hukuk ancak bu kadar katledilebilir ve başta Türk Tabipler Birliği’nin (TTB) yerinde tespit ve uyarıları olmak üzere Sağlık Bakanlığı’nın açıklamalarına karşı çıkışlar da ancak bu kadar saptırılabilir.

      SAĞLIK PİYASAYA TESLİM

Tam Gün Yasası, öğretim görevlisi olsun olmasın, bir kamu kurum ve kuruluşunda çalışan, asker sivil tüm doktorların tek bir yerde çalışmasını getirirken, “tam gün” adı altında sağlık sistemini ve hizmetini alt üst etmiş, görünüşte sosyal gerekçelerle, aslında sağlığı “piyasa”ya tamı tamına teslim yolunu açmıştır. Bu konu ayrıca, bıkmadan ve usanmadan açıklanarak kamuoyu aydınlatılmalı, gerçekler açıklanmalıdır. Burada şu kadarı ile yetinelim: Sağlık hizmeti, her an her yerde verilir, “muayenehane” “piyasa” değildir. Tam Gün Yasası sağlığın özelleştirilmesi operasyonun bir parçasıdır, operasyon birçok yasa ve düzenleyici işlemle devam etmektedir. Bu geniş çaplı operasyonun amacı “sağlık hizmetini” sadece özelleştirmek değil, büyük sermayeye teslim etmektir.

      Anayasa Mahkemesi’nin Tam Gün Yasası’nda verdiği iptal kararı, sıfatsal ve kurumsal hiçbir ayırım yapmadan kamuda çalışan tüm doktorların, tek bir yerde sağlık hizmeti vermelerine ilişkin hükümleri iptal etmiş ve bu karar Resmi Gazete’de gerekçeli olarak yayımlanana kadar yürürlüklerini durdurmuştur. Ancak, çıkar amaçlı saptırma politikaları, bu iptali kimi doktorlar için kabul, kimi doktorlar için reddetme yolunu yeğlemiştir. Sayıştay Uzman Denetçiliği, Anayasa Mahkemesi Raportörlüğü ve Genel Sekreterliği, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcılığı ve YÖK Üyeliği görevleri yanında, “personel hukuku” alanında uzman olan, Odatv yazarı, sevgili Bülent Serim’in, Odatv’de yayımlanan 19.7.2010 günlü yazısı, Anayasa Mahkemesi’nin Tam Gün Yasası’na ilişkin kararını hiçbir duraksamaya yer vermeden açıklamıştır. Bu yazıdan ve TTB açıklamalarından da görülmektedir ki, AYM kararının ardından, özellikle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamındaki doktorlar yönünden tartışmaların sürmesi tamamıyla politiktir. Yasanın yürürlüğüne ilişkin 30 Temmuz 2010 tarihi de bir duvar gibi doktorların önüne çıkarılmaktadır.

      GATA DOKTORLARI DA MAĞDUR

Kamuoyuna yansımasa da, tartışmalar içinde, yine yerinde olmayan değerlendirmelerle “mağdur” konumuna sokulan bir grup da Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) doktorlarıdır. Özel Yasaları olan bu doktorlar, 2955 sayılı GATA Yasası’nın, GATA öğretim elemanlarının mesai saatleri dışında mesleklerini serbestçe yürütebilmelerine izin veren 32. maddesinin birinci fıkrasının son tümcesi gereğince, mesai saatleri dışında mesleklerini serbestçe yürütürken, Tam Gün Yasası ile bu son tümce yürürlükten kaldırılmıştır. 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun kapsamındaki doktorlar için Tam Gün Yasasıyla getirilen yasaktan sonra, özel hüküm taşıyan GATA Yasası’ndaki bu hükmün kaldırılması da Tam Gün Yasası’nı hazırlayanların amacına uygundur.

      Şimdi, AYM kararıyla, 2547 ve 1219 sayılı Yasalarda Tam Gün Yasası ile yapılan değişikliklerin kısmi de olsa iptalinden ve yürürlüğünün durdurulmasından sonra, bu yasalar kapsamına giren ve kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan tüm doktorların mesai saatleri dışında doktorluk mesleğini serbestçe yürütmelerinin kapatılan yolu, haklı olarak, açılmıştır. Bir kez daha anlaşılmıştır ki, “sağlık hizmetinde mesai sınırı olamaz”.  Bu Yasalar GATA öğretim elemanlarını da kapsamaktadır. GATA Yasası’ndaki özel hükmün yürürlükten kaldırılmasıyla birlikte GATA öğretim elemanları artık bu yönden genel hükümlere (2547 ve 1219 sayılı Yasalar) tabi hale gelmişlerdir. Nitekim AYM, GATA Yasası’nın 32. maddesinin birinci fıkrasının son tümcesinin yürürlükten kaldırılmasına ilişkin hükmün yürürlüğünü gösteren kuralı iptal etmeyerek (iptal etse altı aylık süre yerine genel yürürlük kuralı devreye girecekti), bu yürürlükten kaldırma işleminin getiriliş amacıyla iptal ettiği diğer kurallar arasındaki bağlantıyı da koparmıştır. GATA öğretim elemanlarını Anayasa’nın 130., 131. ve 132. maddeleri kapsamında ve anayasal güvence altında gören AYM’nin, öğretim elemanı olsun olmasın kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan tüm doktorlar için getirilen yasağı iptal ederken, aynı yasak kapsamına alınan GATA öğretim elemanlarını bu iptal dışında tutması düşünülemez. Tam Gün Yasası’ndan sonra, artık, GATA Yasası’nda öğretim elemanlarının mesleğini serbestçe yürütmesine ilişkin (olumlu) hüküm yoktur; ama buna ilişkin özel bir yasak hükmü (olumsuz hüküm) de yoktur. Hukukun genel ilkelerine göre, özel hüküm ve yasak yoksa genel hükümler uygulanır. Bu konudaki genel hükümler ise 2547 ve 1219 sayılı Yasalardır. Bir başka anlatımla, nasıl 2547 ve 1219 sayılı yasalar kapsamındaki doktorların mesai saatleri dışında mesleklerini serbestçe yürütmeleri yönünde yeni bir düzenlemeye gereksinim yoksa, GATA kapsamındaki doktorlar için de yeni bir düzenlemeye gereksinim yoktur. Nitekim, aksi düşünülseydi, AYM bu konuda boşluk olacağı düşüncesiyle, yeni bir düzenleme yapmak için yasama organına süre verirdi. 

      MAHKEMENİN İPTAL KARARI

AYM, 2547 ve 1219 sayılı yasalarda Tam Gün Yasası’yla yapılan değişiklikler sonucu, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan doktorların, mesleklerini mesai saati dışında da yürütebilmelerini yasaklayan hükümleri iptal etmiştir. Artık, yasalardaki yasak kalkmıştır. GATA Yasasında ise zaten yasak bulunmamaktadır. Konu, öğretim elemanı olsun olmasın, asker olsun olmasın, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan tüm doktorlar için kapanmıştır.

       Ancak, bu tartışmaların çözümü ve sağlık gibi yaşamsal bir konunun, piyasa kurallarına ve tartışmalarına bırakılmamasının yolu, AYM’nin (kararları üzerindeki spekülasyonlar konusunda açıklama yapma görevi de olmadığına göre) gerekçeli kararının bir an önce ve tüm bu tartışmaları çözecek ayrıntıyla yayımlanmasıdır.

      Hukuku, dolanarak ve “iyiniyet” kuralları dışına çıkarak yorumlama, kamu yararı yerine zarar getirir, olsa olsa belirli çıkar gruplarına hizmet eder. İnsanın maddi ve manevi yaşamının kilit taşı sağlığın “piyasa aracı” haline getirilmesine izin verilmemelidir.  

 

Ali Rıza Aydın
Odatv.com

Bu haber toplam 3579 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim