• BIST 9724.5
  • Altın 2968.283
  • Dolar 35.1895
  • Euro 36.7272
  • Ankara 2 °C
  • İstanbul 6 °C
  • Bursa 5 °C
  • Antalya 11 °C
  • İzmir 9 °C

'Takıntı'yla gelen ızdırap

'Takıntı'yla gelen ızdırap
Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Erhan Kurt, Obsesif Kompulsif Bozukluk, yani takıntı hastalığının kişiye ızdıraplı bir hayat yaşattığını söyledi.

Doç. Dr. Erhan Kurt, Türkçe’ye “Saplantı Zorlantı Bozukluğu” diye tercüme edilen hastalığın halk arasında “takıntı hastalığı”, “titizlik hastalığı” veya “evham hastalığı” terimleri ile adlandırıldığını belirtti.

Az tanınan ve tedavi başvurusu düşük bir hastalıktan söz ettiklerini belirten Kurt, şunları söyledi: “Çünkü hafif derecede belirtileri olan hastaların çoğu doktora başvurmamakta ve bir kısmı da hastalığını gizlemektedir. Ayrıca toplumumuzda bu davranışlar, ‘ne kadar titiz kadın’, ‘evini bal dök yala’, ‘ne kadar düzenli ve tertipli çocuk’, ‘ne kadar dikkatli adam’ diye desteklenmekte ve onaylanmaktadır. Halbuki evine bal döküp yalamaya niyetlendiği kadının hemen her gün bütün gününü evini temizlemekle geçirdiğini, daha insanlar kapıdan girmeden alarma geçtiğini, çocuklarını her gün baştan ayağa temizlediğini, ellerini saatlerce sabunla yıkadığını bilmemekte; ızdıraplı hayatından haberdar olmamaktadır."

Doç. Dr. Kurt, her yaşta ve cinsiyette görülen hastalığın klinik özelliklerini ise obsesyonlar, yani takıntılı düşünceler; kompulsiyonlar yani obsesyonları ortadan kaldırmak için yapılan eylemler ve kaçma/kaçınmalar olarak açıkladı.

ÜÇLÜ TEDAVİ ÖNE ÇIKIYOR
Hastalığın tedavisinde ilaç ve bilişsel davranışçı terapi seçeneklerinin hastanın durumuna ve tercihe göre uygulanabildiğini söyleyen Kurt, “Terapide üç unsur üzerinde durulmaktadır. Bilişsel terapi ile düşünce sistematiği ve bilgi işleme sürecine müdahale edilmekte (obsesyonlar), davranışçı terapi ile hastanın aşırı biçimde yaptığı davranışlar (kompulsiyonlar) azaltılmakta ve kaçma/kaçınma davranışı önlenerek hastanın kısıtladığı fonksiyonlar artırılmaya çalışılmaktadır. Unutulmaması gereken; bu işlemlerin hastanın aktif katılımı ile yapıldığıdır. Yani terapi hastaya uygulanan değil hastayla birlikte uygulanan bir işlemdir” dedi.



Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Bu haber toplam 4508 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim