• BIST 9724.5
  • Altın 2968.283
  • Dolar 35.1895
  • Euro 36.7272
  • Ankara 1 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Bursa 4 °C
  • Antalya 11 °C
  • İzmir 9 °C

'T-hücre tedavisi' kanseri alt edecek mi?

'T-hücre tedavisi' kanseri alt edecek mi?
ABD'de bilim insanları, genetiği değiştirilmiş bağışıklık hücrelerini kullanmaya dayalı olan bir yöntemle kanser tedavisinde devrim oluşturabilecek bir gelişmeye imza attıklarını açıkladılar.

Yayılan tümörleri yok etmek için vücüdun kendi bağışıklık hücrelerini kullanan tedavi, etkisi uzun süren bir aşı gibi kanserin tekrarlanmasını önlüyor. Washington'da Amerikan Bilimin İlerlemesi Derneği toplantısında sunulan araştırmaların sonuçlarına göre 5 aydan fazla yaşaması beklenmeyen 35 ölümcül kan kanseri hastasına uygulanan tedavi, hastaların yüzde 90'ından fazlasının tamamen iyileşmesini sağladı. 18 ay boyunca süren kontrollerde de hastalığın tekrarlanmadığı görüldü.

Bunun için laboratuvarda hastaların kendi vücutlarından alınan T hücrelerinin genetiği değiştirilerek, tümörleri tanımaları ve yok etmeleri sağlandı. Hodgkin dışı lenfoma veya kronik lenfositik lösemi (KLL) hastası olan 40 kişi üzerinde yapılan iki ayrı klinik denemede de hastaların yüzde 80'inden fazlası tedaviye cevap verdi. Ancak uzmanlar, her hastanın tedaviye cevap vermediğini de belirtiyor ve T hücresi tedavisi için önlerinde kat edilmesi gereken uzun bir mesafe olduğunu söylüyor.

t-hucre-tedavisi.jpg

'DEFALARCA İSPATLANMALI'

Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Genel Başkanı Tezer Kutluk:

T hücrelerinin tıpta kullanılması yeni bir şey değil. T hücresi vücudun savunma hücrelerinin en önemlisi. Bu tedavide insandan alınan T hücresi laboratuvar ortamında önce ayrılıyor sonra kansere karşı en güçlü etkiyi gösterecek şekilde yönlendiriliyor. Daha sonra da hastaya enjekte ediliyor. Imnune (bağışıklık) tedavileri onkolojide ciddi kullanılma potansiyeli olan tedavilerdir. Ancak bu çalışmanın defalarca doğrulanması, ispatlanması ve kullanılması gerek. Devrim niteliğinde buluş diyebilirim ancak Türkiye'de kanser hastaları, 'Neden bizde yok?' sorusunu sorup paniğe kapılabilirler. Obakımdan ihtiyatla bakmak gerek.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 4269 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim