• BIST 9724.5
  • Altın 2968.283
  • Dolar 35.1895
  • Euro 36.7272
  • Ankara 7 °C
  • İstanbul 6 °C
  • Bursa 7 °C
  • Antalya 16 °C
  • İzmir 12 °C

Stres diş eti çekilmelerine sebep oluyor

Stres diş eti çekilmelerine sebep oluyor
Uzman Diş Hekimi ve Protez Uzmanı Dt. Sevgen Eralp, stresin diş eti çekilmelerine neden olduğunu belirtti.

Dişler arasında bir dantel titizliğinde varlık gösteren diş etlerinin oldukça hassas yapıya sahip olduğunu kaydeden Clinic Plus Uzman Diş Hekimi ve Protez Uzmanı Dt. Sevgen Eralp, "Yeterli ve doğru bir şekilde ağız hijyeni sağlanırsa açık pembe sıkı bir diş eti uzun dönem devamlılık gösterecektir. Fakat öyle durumlar vardır ki, ağız hijyenine ne kadar dikkat edersek edelim yine de diş eti çekilmelerinin önüne geçemiyoruz. Örneğin çapraşık dişler, konumları itibariyle kök yüzeyindeki kemik desteğini kaybettikleri için diş eti çekilmeleri görülebiliyor. Çapraşık dişlerin aralarında oluşan uzun veya geniş kontak yüzeylerine gıda birikimi de çok kolay olur ve bu bölgeler standart bir diş fırçalama ile temizlenemeyebilir. Bu durumda bir diş hekiminden tavsiye almak ve bu tavsiyeler doğrultusunda çapraşık bölgelerin temizliğinin yapılması gerekir" dedi.

Diş eti çekilmelerinin dişlerin çapraşık pozisyonları sebebiyle olabildiği gibi yanlış diş fırçalama veya aşırı iltihabi durumlar sebebiyle de olabildiğini ifade eden Clinic Plus Uzman Diş Hekimi ve Protez Uzmanı Dt. Sevgen Eralp, şöyle konuştu:

"Aşırı iltihabi durumların oluşma sebepleri arasında yanlış konumlandırılmış kuron/köprüler veya aşırı madde kaybı olan dişlerde çürüğün diş eti altına indiği durumlar olabilir. Bu gibi durumlarda da temizlenmesi zor bölgelerin varlığı, diş etinde irritasyona ve çekilmelere sebep olur. Doğrusu eski kuron/köprülerin dişlerin tedavi edilmesini takiben yenilenmesidir. Çürük dokunun diş etinin altına kadar uzandığı durumlarda ise, standart bir dolgu yapmak yerine diş hekiminiz sizi alternatif ama daha uzun ömürlü ve sağlıklı bir tedavi yöntemine yönlendirebilir. Diş eti çekilmelerinin bir diğer sebebi ise, yapısal olarak dudağa ve yanaklara uzanan kas yapılarının diş eti sınırına kadar ulaştığı durumlardır. Diş etleri ile bağlantıda olan ve yanak ve dudaklara bağlanan kassal uzantılar, konuşma ve çiğneme sırasında aktif olarak görev yaparlar. Eğer bu kassal uzantılar diş eti sınırına çok yakın olurlarsa aktif oldukları her zaman diliminde diş kenarından diş etinin çekilmesine sebep olurlar. Bu tarz yapısal problemler, küçük bir cerrahi operasyonla kas bağlantılarının olması gereken yere getirilmesi ile çözülebilirler. Buraya kadar saydığımız sebeplerden hiçbiri gerçekleşmediği takdirde sadece strese bağlı olarak da diş eti çekilmeleri görülebilir. Aşırı stres karşısında değişen hormonal denge ve gardını iyice düşüren immun sistemle birlikte kontrol edilemeyen bir diş eti çekilmesi ve yine diş etlerinde yüksek şiddette ağrı gelişebilir. Böyle bir durumda öncelikli olarak stresle baş etme yöntemlerine ve eş zamanlı olarak diş etlerine gelebilecek zararı minimuma düşürmek amacıyla acil olarak diş doktorunuza başvurmalısınız. Bu gibi durumlarda ortaya çıkan diş eti çekilmelerinin telafisi olmayabilir. Tedavi prensibi olarak ilk hedefimiz diş etindeki hasarın ilerlemesini durdurmaktır. Durum stabil hale geldikten sonra mümkünse ilave tedaviler ile diş eti eski konumuna getirilebilir. Diş eti çekilmelerinin sebebine bağlı olarak tedavisi mümkün olabilir. Yanlış konumlandırılmış kuron köprüler, taşkın yapılmış ve diş etine baskı yapan dolgular yenilendiği takdirde diş eti sağlıklı konumuna geri dönecektir. Aşırı iltihabi durumlarda, eğer altta kalan kemik dokuda kayıplar varsa diş etini geri getirmek bu kadar basit olmayabilir. Bu gibi durumlarda ileri periodontal cerrahi tekniklerden faydalanmak gerekebilir. Çapraşık dişler sebebiyle oluşan bir diş eti çekilmesi, ortodontik tedavi sonrası dişlerin olması gereken yerlere dizilmeleriyle birlikte tedavi edilmiş olacaktır. Diş eti çekilmelerinin tedavisi ile ilgili en doğrusu diş doktorunuza muayene olarak, altta yatan sebebin tespitinden sonra doğru tedavinin uygulanmasıdır."

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 7921 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim