Sri Lanka'nın, kökleri eskiye dayanan ve Kovid-19 salgınının tetiklediği ekonomik kriz nedeniyle döviz rezervleri erirken, ülkede petrol dahil ithal ürünlerde kıtlık yaşanıyor. 13 saate varan geniş çaplı elektrik kesintileriyle eğitim ve sağlık gibi temel hizmetlerdeki aksama, krizi körüklüyor.
Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA), Sri Lanka'da önü alınamayan ekonomik kriz nedeniyle insanların gıda, sağlık ve eğitime erişimde güçlükler yaşayarak olayın insani krize dönüşebileceği uyarısında bulundu.
OCHA sözcüsü Jens Laerke, basına yaptığı açıklamada, "(Sri Lanka'daki durum) Bunun tam bir insani acil duruma dönüşebileceğinden endişe duyuyoruz ve bu endişeyi gidermek için harekete geçiyoruz." dedi.
Laerke, Sri Lanka'daki krize karşı en savunmasız olduğu değerlendirilen 1,7 milyon kişi ve krizden en çok etkilenenlerin acil ihtiyaçlarını karşılamak için 47 milyon dolara ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
Ülkede çok sayıda kişinin yeterli miktarda gıdaya erişimde zorlandığını vurgulayan Laerke, sağlık ve eğitiminin de tehdit altında olduğunu belirtti.
Laerke, uluslararası topluma Sri Lanka halkı ile dayanışma çağrısında bulunarak ülke ekonomisinin çökme noktasında olduğunu dile getirdi.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Sri Lanka temsilcisi Christian Skoog ise kriz öncesinde bile 5 yaş altı çocukların yüzde 17'sinin yetersiz beslendiğini kaydetti.
Skoog, özellikle ölüm tehlikesiyle karşı karşıya olan 56 bin çocuğa yardım etmeye çalıştıklarını aktardı.
- Sri Lanka, tarihinin en ağır ekonomik kriziyle karşı karşıya
Sri Lanka'da kökleri eskiye dayanan ve Kovid-19 salgınının da tetiklediği ekonomik kriz nedeniyle döviz rezervleri erirken, bu da petrol başta olmak üzere bazı ithal ürünlerde kıtlığa yol açtı.
Yaklaşık 13 saate varan geniş çaplı elektrik kesintileriyle eğitim ve sağlık gibi temel hizmetlerdeki aksama krizi körüklerken kontrol altına alınamayan enflasyon ise Devlet Başkanı Gotabaya Rajapaksa'yı hedef haline getirdi.
Hükümetin ekonomik krizi yönetemediği Sri Lanka'da halk, Rajapaksa'nın istifası talebiyle kitlesel protesto gösterileri başlattı.
Ekonomik krizin önlenemediği ülkede kabine üyelerinin de istifasıyla siyasi kriz de baş gösterirken Rajapaksa'nın geçici hükümet kurulması çağrılarını reddetmesiyle gösteriler, halkın polisle saatlerce çatıştığı şiddet olaylarına evirildi.
Hükümet karşıtı protestoların önüne geçmek için önce başkent Kolombo'da, daha sonra Batı eyaletinde sokağa çıkma yasağı uygulandı.
Gösterileri "terör eylemi" olarak nitelendiren ve yaşananlardan "aşırılıkçı güçleri" sorumlu tutan Rajapaksa, 1 Nisan'da olağanüstü hal (OHAL) ilan etti.
OHAL tedbirleri, 5 Nisan'da kaldırılırken ülke genelinde gösteriler devam etti.
- Sri Lanka'da ekonomik krizinin sebepleri
30 yıllık iç savaşın 2009'da son bulduğu Sri Lanka, bu dönemden itibaren üretim ve ihracat yerine ithalat ve iç piyasa odaklı bir ekonomi modeli takip etti.
Ekonomistler Sri Lanka'nın karşı karşıya olduğu ekonomik krizde önceki yönetimlerinde parmağı olduğunu vurgulamasına karşın en büyük mesuliyetin Rajapaksa yönetimine ait olduğuna işaret ediyor.
Sri Lanka ekonomisi sürekli açık verirken 2019 sonunda yaklaşık 7,5 milyar dolar olan döviz rezervi Mayıs 2020'de yaklaşık 50 milyon dolara kadar eridi.
Asya Kalkınma Bankası'nın 2019'daki raporunda Sri Lanka'nın gelir gider tablosu analiz edilirken ülkenin bütçe açığı verdiği ve gelirlerinin giderlerini karşılamadığına dikkat çekildi. Raporda, ayrıca, mal ve hizmet üretiminin de yetersiz olduğu vurgulandı.
Rajapaksa yönetiminin, 2019 seçim kampanyası sırasında vaat ettiği ve akabinde uygulamaya koyduğu vergi indirimleri de ekonomik kötü gidişte rol oynadı.
Bütçe açıkları ve önceki yönetimlerden devralınan borçların yanı sıra Kovid-19 salgını nedeniyle ülkenin en önemli gelir kaynaklarından biri olan turizmin de sekteye uğramasıyla da Sri Lanka ekonomisi çıkmaza sürüklendi.
Rajapaksa yönetiminin 2021'de tüm kimyasal gübreleri yasaklama kararı, daha sonra düzeltilmesine karşın tarım sektörünü de vururken pirinç gibi önemli tarım ürünlerinin üretimini sekteye uğrattı.
Ekonomik göstergelerin olumsuz sinyaller verdiği ülke uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının da Sri Lanka'nın kredi notunu düşürmesiyle uluslararası sermaye piyasalarının da güvenini yitirdi.
- Sri Lanka mali kaynak arayışında
Dış borçlar ülke ekonomisinin belini bükerken Sri Lanka 2022'de yaklaşık 4 milyar dolarlık borç ödemesi ile karşı karşıya bulunuyor.
Muhalefet partilerinin ekonomik darboğazın çözüm adresi olarak Uluslararası Para Fonu'nu (IMF) göstermesine bir süre kayıtsız kalan Rajapaksa yönetimi Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle artan petrol fiyatlarının da etkisiyle geçen ay IMF ile görüşmeleri başlattı.
IMF, Sri Lanka kamu borcunun “sürdürülemez seviyelere” yükseldiğini ve döviz rezervlerinin kısa vadeli borç ödemeleri için yetersiz olduğunu açıkladı. IMF, ayrıca, olası bir kredi programı konusunda Sri Lanka makamlarıyla görüşmelere başlayacağını kaydetti.
Rajapaksa, IMF'in yanı sıra ekonomik krize çözüm bulmak ve kredi temin edebilmek için girişimlerini sürdürürken öncelikle adresleri Çin ve Hindistan oldu.
Sri Lanka, Hindistan'dan petrol alımı için 500 milyon dolar, gıda ve ilaç da dahil olmak üzere temel ihtiyaçların ithalatı için ise 1 milyar dolarlık bir kredi anlaşması imzalarken, Rajapaksa hükümeti Yeni Delhi'den en az 1 milyar dolar kredi talebinde daha bulundu.
Rajapaksa'nın kaynak arayışlarının diğer adresi olan Çin ile 1,5 milyar dolarlık swap anlaşması yaparken Çin bu ülkeye 1,3 milyar dolar da sendikasyon kredisi sağladı. Çin'in ayrıca, ülkeye yaklaşık 2,5 milyar dolar daha kredi sağlayabileceği kaydediliyor.
Öte yandan, Sri Lanka, temel ithalat ihtiyaçlarının karşılanmasına destek olmak amacıyla Dünya Bankasının 600 milyon dolar yardım yapacağını bildirdi.
- Sri Lanka'da Rajapaksa ailesinin etkisi
Yaklaşık 20 yıldır ülke siyasetinde hüküm süren Rajapaksa ailesi, 2020'de Mahinda Rajapaksa liderliğindeki Sri Lanka Halk Cephesi Partisi'nin parlamentodaki 225 sandalyeden 145'ini elde etmesiyle ülke iradesindeki etkisini artırdı.
Kabinenin kilit pozisyonlarını Rajapaksa ailesi üyeleri doldururken Devlet Başkanı Rajapaksa'nın ağabeyi Başbakan Mahinda Rajapaksa 2005-2015 döneminde Devlet Başkanı olarak görev yapmıştı.
2019'da Devlet Başkanı seçilen Gotabaya Rajapaksa ise aynı dönemde Savunma ve Kentsel Gelişim Bakanlığı görevlerini yürütmüştü.
Ülkede baş gösteren ekonomik sorunlar ve kitlesel gösterilerin ardından aile mensuplarından Maliye Bakanı Basil Rajapaksa ve Tarım Bakanı Chamal Rajapaksa'nın yanı sıra başbakanın oğlu olan Spor Bakanı Namal Rajapaksa da istifa eden aile üyeleri arasında yer aldı.