Hayvansever Kuddusi Yılmaz, pazar günleri hariç haftanın her günü Sarayburnu ile Ayasofya arasındaki belli noktalara mama bırakarak sokak kedilerini besliyor. Kuddusi Yılmaz: - "Bu gönülsüz olacak bir iş değil. Yani bir gün yaparsınız, iki gün yaparsınız, üçüncü gün sıkılırsınız. Ben inanılmaz keyif alıyorum, benim için bir terapi ya da ne bileyim farklı bir olay bu. Beslemeye çıkamadığım zaman inanılmaz bir eksiklik duyuyorum kendimde. Elimizden geldiğince de devam etmeyi düşünüyorum"
Eminönü'nde bir turizm acentesinde çalışan 47 yaşındaki Kuddusi Yılmaz, pazar günleri hariç haftanın her günü Sarayburnu ile Ayasofya arasındaki belli noktalarda sokak kedileri için mama bırakıyor.
Yılmaz, kedileri beslerken haftanın birkaç günü anlaştığı gönüllü kasaplardan aldığı kırmızı et ve tavuk artıklarını, bazı günler ise kuru mama kullanıyor.
Günde 3-4 saatini sokak kedilerini beslemeye ayıran Yılmaz, burada gördüğü kedilerin sakatlık, kısırlaştırma gibi tedavilerini de Fatih Belediyesi ve hayvanseverlerin işbirliğiyle yürütüyor.
Yılmaz, kedilere mama vermek için tarihi yarımadada çizdiği rotada yaklaşık 3,5 kilometre yol yürüyor.
- "Beslemeye çıkamadığım zaman inanılmaz bir eksiklik duyuyorum"
Hayvansever Kuddusi Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk önce evinin önündeki daha sonra da mahallesindeki kedilerle ilgilendiğini, uzun bir süredir de tarihi yarımada içerisinde yaklaşık 200 kediyi beslediğini anlattı.
Sokaktaki kedilerle ilgilenmekten çok keyif aldığını dile getiren Yılmaz, "Zaten bu gönülsüz olacak bir iş değil. Yani bir gün yaparsınız, iki gün yaparsınız, üçüncü gün sıkılırsınız. Ben inanılmaz keyif alıyorum, benim için bir terapi ya da ne bileyim farklı bir olay bu. Hani açıklasam kelimelere sığar mı bilmiyorum. Beslemeye çıkamadığım zaman inanılmaz bir eksiklik duyuyorum kendimde. Elimizden geldiğince de devam etmeyi düşünüyorum. Yaşım kaç olursa olsun, bir şekilde Mevla'mın yarattığı canlara en azından faydamız olsun temennisindeyim." diye konuştu.
Yılmaz, her gün yaklaşık 50 kilogram kuru mama ya da artık etleri kedilere dağıttığını, bu uğurda da günde ortalama 35 bin adım attığını söyledi.
Turizm sektöründe çalıştığını kaydeden Yılmaz, "Kedilerin, köpeklerin sokaklarda olması özellikle yabancıların çok sevdikleri bir şey. Avrupa kültüründe belki biraz daha uzak, son 10-15 yıldır Avrupa'da pek göremiyorsunuz ama İstanbul'da bunun çok güzel örnekleri oluyor. Sultanahmet Camisi'nde olsun, Ayasofya'nın önünde olsun yani bunlar güzel şeyler." ifadelerini kullandı.
- "Bana milyon dolarlar verseniz o sevgiyi ben değişmem"
İşten çıktıktan sonra genellikle belirlediği sokak kedilerinin varsa sağlık işlemleriyle ilgilendiğini belirten Yılmaz, geçen sene yaklaşık 300 kediyi kısırlaştırdıklarını, işlerini aksatmadan gününün 3-4 saatini buna ayırdığını aktardı.
Yılmaz, bazı noktalar arasında skuter kullansa da mama bırakma rotasının Kadırga, Çemberlitaş, At Meydanı, Ayasofya Meydanı, Sultanahmet, Topkapı, Gülhane, Sirkeci, Sarayburnu ve Yenikapı civarları olduğunu kaydederek, şöyle konuştu:
"Bana milyon dolarlar verseniz o sevgiyi ben değişmem. Bana dünyaları getirseniz, deseniz ki 'Bırakın bugün o 3-4 saati çalışmayın, gidin başka işle uğraşın ya da size şunu verelim.' Bu şey benim için bambaşka bir boyut, terapi. İnanılmaz mutlu oluyorum. Bir gün bile beslemediğimiz zaman huzursuzluk hissediyorsunuz. Bu gönülden olan bir şey, parayla pulla olacak bir şey değil. Onun için Rabb'ime şükürler olsun en azından bu içimize işlenmiş artık. 9 sene oldu, elimden geldiğince de ömrüm boyunca Allah güç verdiği sürece de bir şekilde devam, durmak yok."
