Yapılan araştırmalara göre her yüz binde 6-7 kişide anevrizma görülüyor. Bu rakamlarda Türkiye'de her yıl bu cins kanamaya maruz kalan 6-7 bin kişinin olduğuna da işaret ediyor. Hastaların pek çoğunun hastaneye ulaştırılamadan kaybedildiğini anlatan Florence Nightingale Hastaneleri Nöroşirürji Bölüm Koordinatörü Prof.Dr. Cengiz Kuday, bu hastaların çok küçük bir bölümünün tedavi edilebildiğini kaydetti.
ÇOK CİDDİ BAŞ AĞRISI
Anevrizmanın belirtilerinin önemli olduğunu kaydeden Prof. Kuday, "Şiddetli baş ağrısını önemseyin" uyarısında bulundu. Prof. Kuday, şöyle devam etti: "Bu süreci, geçiren hastalar 'Hayatımda böyle şiddetli bir baş ağrısı görmedim' diyerek yaşadıklarını anlatırlar" ifadesini kullandı.
SİNÜZÜTLE KARIŞTIRILIYOR
Anevrizmanın sinüzitle karıştırıldığına dikkat çeken Prof. Kuday, "Örneğin hastanın biri şiddetli baş ağrısıyla başvuruyor hastaneye. Önce herhangi bir şeyinin olmadığını söylüyorlar. İlaç verip gönderiyorlar. Hasta, ağrısı daha şiddetli olunca bu defa başka bir hastaneye başvuruyor. Bu sefer hastaneye sinüzitün olduğu söylenebiliyor. Hastaneye üçüncü gidişinde ise MR, BT çekiliyor. Hastaya sizde kanama var deniliyor ve hastaneye alınıyor" diye konuştu. Hastanın hastaneye yattığı sırada şuurunun açık olduğunu kaydeden Prof. Kuday, hafta sonu tatili nedeni ile tedavisi yapılamadığı için bu hastanın şu an komada olduğunu kaydetti. Kuday, "Hafta sonu tatiline denk geldiği için kurtulabilecek durumda olan hasta ikinci kanamayı geçirdi ve şuanda vantilatöre bağlı yani komada. Hasta sahibi beni arıyor ne yapabiliriz diye? Maalesef yapılabilecek bir şey yok. Yani hasta kaybedilmeye mahkum" ifadesini kullandı.
DOKTORLARA UYARI
Bu tip hastalara kısa sürede müdahale edilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Kuday, zamanında doğru teşhis konulamamasının bu hastanın hayatına mal olduğunu vurguladı. Prof. Kuday, meslektaşlarını uyararak; "Bu tip hastalarda, bu tip şiddetli baş ağrısında ilk akla gelecek şeylerden biri anevrizmal beyin kanamasıdır. Geçtiğimiz hafta bunun gibi 7 hasta ile karşı karşıya geldim. Bunlardan 4'ü hastanemize yetişebildi. 3'ü kurtuldu. Bir tanesini kaybettik"
"Bu tip hastaların en yakın hastaneye değil, uygun bulunulan her türlü imkanları, MR'ı olan anjiyo yapılabilen merkezlere gelmeleri lazım. Zamanında gelirlerse kurtulma şansları var" diyen Prof. Kuday, sözlerini şöyle sürdürdü: " Vermek istediğim mesaj zamandır. Yani uygun olmayan hastanelerde bekletmek bir şey kazandırmaz. Bir de en büyük yanlışımız aman yerinden oynatmayalım. Böyle bir şey yok. Hasta yerinde oynatılınca hiçbir şey olmaz" ifadesini kullandı.
Münevver ÇAKIRTAŞ
