• BIST 9724.5
  • Altın 2968.283
  • Dolar 35.1895
  • Euro 36.7272
  • Ankara 5 °C
  • İstanbul 6 °C
  • Bursa 7 °C
  • Antalya 15 °C
  • İzmir 12 °C

Sigara kullanımı menopoz yaşını 2 yıl öne çekiyor

Sigara kullanımı menopoz yaşını 2 yıl öne çekiyor
Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır Söğütözü Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Esra Oben Tutar: 

"Doğal menopoz yaşı, genetik, etnik köken, sigara içme ve üreme öyküsü gibi bir dizi faktörden etkileniyor. Özellikle sigara içen kadınlarda menopoz yaşı yaklaşık iki yıl azalıyor"

Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır Söğütözü Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Esra Oben Tutar, doğal menopoz yaşının, genetik, etnik köken, sigara içme ve üreme öyküsü gibi bir dizi faktörden etkilendiğini, özellikle sigara içen kadınlarda menopoz yaşının yaklaşık iki yıl azaldığını bildirdi.

Bayındır Sağlık Grubu'ndan yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Tutar, menopoz dönemi ile ilgili detayları paylaştı.

Kadınların 12 ay boyunca hiç adet görmemesiyle başlayan döneme menopoz denildiğini belirten Tutar, 40'lı veya 50'li yaşlarda belirgin bir patolojik neden olmaksızın başlayan menopozun, doğal biyolojik bir süreç olarak bilindiğini anlattı.

Doğal menopozun, ergenlikle başlayan üreme yıllarının sona erdiğini ifade eden bir yaşam süreci olarak tanımlandığına işaret eden Dr. Esra Oben Tutar, menopozun aniden olmadığını vurguladı.

Tutar, menopozdan önceki geçiş aşamasına ve sonraki değişken sürece perimenopoz adı verildiğini, bu sürecin her hasta için farklı olmakla birlikte 4 yıl kadar sürebildiğini kaydetti.

Tutar, "Doğal menopoz yaşı, genetik, etnik köken, sigara içme ve üreme öyküsü gibi bir dizi faktörden etkileniyor. Özellikle sigara içen kadınlarda menopoz yaşı yaklaşık iki yıl azalıyor." ifadelerini kullandı.

Menopozun her kadını farklı şekilde etkilediğini belirten Tutar, "Menopoz ve perimenopoz döneminde birkaç belirti birden olabildiği gibi hiç belirti görülmediği de oluyor. Belirtiler genellikle adetten kesilmeden aylar veya yıllar önce başlıyor. Kimi kişilerde ise adet kesildikten sonra başlıyor. Bu dönemde en sık belirti sıcak basması olarak görülüyor. Fazla kilolu veya obez olan kadınlar daha sık ve şiddetli sıcak basması yaşayabiliyor. Bu nedenle sağlıklı bir kilonun korunması önem taşıyor." bilgisini verdi.

Tutar, menopoz sırasında vücudun östrojen seviyesindeki doğal düşüş nedeniyle sorunlar yaşanabileceğini ifade ederek, bunların görülmesi halinde doktora başvurulmasını önerdi.

- "Menopozun hormon içermeyen tedavisi bulunuyor"

Menopozun her zaman tedavi edilmesi gerekmediğini dile getiren Tutar, şu değerlendirmede bulundu:

"Menopoz döneminde dengeli beslenme, egzersiz, uyku rutinleri genel sağlık durumunuzu iyileştiriyor. Hasta olmasanız bile sorunları erken tespit etmeye yardımcı olacak yıllık kadın hastalıkları ve doğum kontrolünüzde smear, pelvik muayene, mamografi ve kemik taraması gibi sağlık tarama testlerinizi önerilen aralıklarda yapılması gerekiyor. Ancak menopoz öncesi ve sonrasında meydana gelen değişiklikler hayat kalitesini bozuyorsa ve yaşam tarzı değişikliklerine rağmen bu süreçle ilgili rahatsızlıklar devam ediyorsa güvenli ve etkili tedavi seçenekleri de bulunuyor. Bu tedaviler menopoz belirtilerinin şiddeti ve hastanın beklentileri doğrultusunda bireyselleştirilebilen hormon destekli tedaviler veya hormon içermeyen tedaviler olarak ayrılıyor. Belirtilerinizi yönetmek için doktor kontrolünüzü ihmal etmemek gerekiyor."

Tutar, menopoz ve perimenopoz döneminde kadınların ruh hallerinde değişim yaşanabildiğini belirterek, "Menopoza giriş ile birlikte depresif ruh hali, kaygılı veya sinirli hissetme yaygındır. Bu durumla baş edebilmek için bol bol dinlenilmeli, düzenli egzersiz yapılmalı ve kişinin kendisini rahatlatacak aktivitelerde bulunması gerekir. Aile, arkadaşlar veya meslektaşlar gibi aynı durumu yaşayan diğer insanlarla konuşarak sosyal destek alınması bu durumu atlatmak için önemlidir. Bunlara rağmen ruh hali değişimlerinizle başa çıkamazsanız pek çok tedavi seçeneği mevcuttur. Bunların arasında bir konuşma terapisi olan ve psikiyatristlerce uygulanan bilişsel davranışçı terapi de vardır." görüşünü aktardı.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 1060 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim