Kurs yöneticisi ve Türk Ebeler Derneği Başkanı Yrd. Doç. Dr. Nazan KARAHAN, “Doğum, kadın yaşamındaki en etkileyici deneyimlerden biridir ve doğumu yaşamak, kadın için bir bilgelik yolculuğudur. Ülkemizde kadınların büyük bir çoğunluğu korku nedeniyle, bu bilgelik yolculuğundan vazgeçmekte ve sezaryene yönelmektedir. Halbuki kadın doğuma gerektiği gibi hazırlanırsa, bu mucizeyi rahatlıkla yaşayabilir. Gebelik boyunca pilates yapmak doğumu kolaylaştırıyor ve doğumda nefes tekniklerini uygulamak ağrıyla baş etmeye yardımcı oluyor.” dedi.
Ayrıca , kadınlara nitelikli ebelik bakımı sağlanan ülkelerde gebelerin, daha çok normal doğum yaptığını ve anne ve bebek ölümlerinin azaldığını kaydeden Karahan, “ ülkemin kadınları doğumu bir mucize gibi yaşamayı ve doğumda bebeğini güvenle kucağına almayı hak ediyor” dedi.
İkincisi düzenlenen Doğuma Hazırlık Eğitimci Eğitimi kursunda bu güne kadar Türkiye’nin birçok ilinden 80 ebe ve 3 aile hekimine eğitim verdiklerini belirten Karahan, kursta dünyada sık kullanılan Lamaze ile doğum tekniğinin ve gebelikte pilatesin öğretildiği kaydetti.
“Sağlık Bakanlığı’nın normal doğumla ilgili çalışmaları olumlu fakat eksikler var”
Sorularımızı yanıtlayan Karahan, Sağlık Bakanlığının anne adaylarını normal doğuma yönlendirilmesi konusundaki yaklaşımını da değerlendirdi.
“Bu çok yerinde ve olumlu bir yönlendirme fakat eksik bırakılan bazı noktalar var. Sezaryen doğum oranları düşük olan gelişmiş ülkelerde, gebelik ve doğumun yönetimi eğer herhangi bir risk yoksa ebe tarafından yapılmaktadır. Maalesef ülkemizde gebelik ve doğumda ebeler etkisizleştiriliyor ve yasal düzenlemeler yetersiz. Ayrıca tüm ülkede, ebeler tarafından açılması gereken doğuma hazırlık kurslarının yaygınlaşması ve bu kurslarda gebelik ve doğuma yönelik bilgilerin yanı sıra, ağrıyla ilaçsız baş etme yöntemlerinin öğretilmesi gerekiyor”
“Doğumhanelerde kadının doğum mucizesini yaşamasına imkan verilmiyor”
Normal doğumun, hastanelerde tedavi edilecek bir durum gibi algılanmaya başladığını belirten Yrd. Doç. Dr. Nazan KARAHAN, “Doğum yapmak için gelen gebelerin çoğuna ağrı serumları takıyor, kadını yatağa bağımlı hale getiriyor, çeşitli ilaç ve uygulamalarla sürece müdahale ediyoruz. Halbuki gelişmiş ülkelerde benimsenen “anne dostu uygulamalar”, gebelik ve doğumda nitelikli bir ebelik bakımının önemi, doğumda ağrı serumları, ilaçlar,rutin elektronik izlem, epizyotomi gibi gereksiz müdahaleden kaçınılması , kadına hareket ve pozisyon özgürlüğü tanınması, ağrıyla baş etmede ilaçsız yöntemlerden faydalanılması konularının önemine dikkat çekiyor. Bu konular dikkate alınarak doğumhaneler yeniden düzenlenmeli ve hizmet içi eğitimlerle bilgiler güncellenmelidir. ” dedi.
Sağlık Bakanlığının normal doğumu özendirme yaklaşımının, tamamen hekim odaklı olduğunu belirten Karahan, ebelerin bu konudaki gücünün görmezden gelindiğinden şikayet etti. Oysa ebelik mesleği, gebelik, doğum ve doğum sonu dönemdeki kadına ulaşma da kilit rol oynuyor. Çağdaş ve gelişmiş ülkelerde kadına verilen değerle doğru orantılı olarak ebelik mesleğinin de sosyal ve ekonomik statüsünün yükseldiğini kaydeden dernek başkanı, Hollanda, Almanya gibi ülkelerde, bir kadınının gebe kaldığı andan itibaren kendine bir ebe bulmak zorunda olduğunu ve bu gebenin tüm takip ve muayeneleri ile doğumunun eğer hiçbir risk yoksa aynı ebe tarafından yapıldığını, gebelerin ebelerin açtığı doğuma hazırlık kurslarında sağlıklı bir gebelik ve doğum için desteklendiğini ve doğum sonu dönemde anne ve bebeğin 6 aya kadar düzenli şekilde evinde ebe tarafından izlendiğini belirtti.
“Aile Hekimliği sisteminde, ebeler mesleki kimlerini koruyarak yer almalıdır”
Pek çok gelişmiş ülkede, ebelerin mesleki kimlik ve özerkliklerini koruyarak aile hekimleri ile birlikte çalıştığını , ekonomik ve sosyal konumlarının son derece iyi olduğunu kaydeden Karahan, ülkemizde de bu sistemin uygulanabileceğini, ancak Ebelik Yasası yürürlüğe konup, normal gebelik ve doğumlarda ebeye yetki verilmesi gerektiğini belirtti.
Ayrıca Karahan, söz konusu düzenlemeler yapılmadan, sezaryen doğumu azaltma çabasının, belli bir noktadan öteye gidemeyeceğini ve hatta anne ölüm oranlarını artırabilme riski taşıdığını” sözlerine ekledi.
Ülkemizde doktora eğitimini alanında tamamlayan ilk ebe olma ünvanı taşıyan Nazan KARAHAN, 2006 yılından bu yana Türk Ebeler Derneği başkanlığını sürdürmekte ve Karabük Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Ebelik bölümünde Yrd Doç.Dr. olarak çalışmaktadır.
