• BIST 9430.61
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • Ankara 14 °C
  • İstanbul 11 °C
  • Bursa 11 °C
  • Antalya 15 °C
  • İzmir 18 °C

Sezaryen çocuğun sağlığını çalıyor

Sezaryen çocuğun sağlığını çalıyor
Normal doğum sırasında anneden bebeğe geçen faydalı bakteriler, çocuğu tüm hayatı boyunca bağışıklık sistemi ile ilgili hastalıklara karşı koruyor.

ZİYNETİ KOCABIYIK

Sağlık Bakanlığı'nın da girişimleriyle sayısı azaltılmaya çalışılan sezaryen doğumun, çocuğun bağışıklık sisteminin gelişmesine darbe vurduğu bildirildi. Sezaryen doğum yöntemiyle dünyaya gelen bebeklerin, başta alerjik hastalıklar olmak üzere birçok hastalığa daha fazla yakalandığını söyleyen Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hastalıkları Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Raşit Vural Yağcı, "Normal doğum sırasında anneden bebeğe geçen dost bakteriler, bütün hayatı boyunca çocuğu korur. Oysa sezaryen doğumla dünyaya gelen çocuklar, bağışıklık sistemini güçlendiren bu bakterilerden mahrum kalıyorlar. Bu durum, çocukların bulaşıcı hastalıklara ve ileriki yaşamlarında kanser, tip 2 diyabet, Alzheimer, multipl skleroz, romatoid artrit, karaciğer sirozları gibi bağışıklık sistemi ile ilgili hastalıklara yakalanmasını kolaylaştırıyor. Çocuklara probiyotik takviyesi yapmak bağışıklıklarını güçlendiriyor" dedi.

İkinci beyin olarak adlandırılan bağırsakların sağlık sisteminde son derece önemli bir rolü olduğunu söyleyen Prof. Dr. Yağcı, "Bağırsakta yaşayan ve sayıları vücut hücrelerimizin 10 katı olan bakteriler, vücudun dengesini sağlar. Normal ağırlıktaki bir kişinin bağırsaklarında 1.5 kilo faydalı bakteri bulunur. Bu bakterilerin azalması, hastalıkları da beraberinde getirir" dedi.

BAKTERİLER ÖLÜYOR DENGE BOZULUYOR

Sezaryen oranlarının artması, daha az anne sütü almak, çocukluk çağından başlayarak aşırı antibiyotik kullanımı, stres ve kötü beslenme sebebiyle vücuttaki faydalı bakteri sayısının giderek azaldığına dikkat çeken Prof. Dr. Raşit Vural Yağcı, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi ve hastalıklara karşı direnç kazanmak için bağırsak sisteminin güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. Doğru beslenmenin bağırsak sistemine ve dolaylı olarak tüm sağlığa olumlu etkisi olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Yağcı, "Özellikle probiyotik bileşenler sindirim sistemini düzenlemeye ve bağışıklık sistemini desteklemeye yardımcı ürünlerdir. Probiyotikler doğumumuzdan itibaren vücudun doğal dengesi içinde bağışıklığa destek veren faydalı mikroorganizmalardır. En önemli kaynakları ise fermente ve mayalı yiyeceklerdir. Yoğurt, ayran, ev yapımı turşular en iyi probiyotik kaynaklarıdır" dedi.

BEBEĞİN BAĞIŞIKLIĞINI PROBİYOTİKLE KORUYUN

Amerika'da ve Avrupa'da sezaryenle doğan bebeklere henüz doğum odasında iken damlalıkla probiyotik takviyesi yapıldığını belirten Prof. Dr. Raşit Vural Yağcı, "Çocuğun riskleri varsa kolay hasta oluyorsa, ailede allerji varsa, yeni bir bebek geliyor ve onun korunmasını istiyorsak probiyotiklerden yardım istememiz lazım. Bir bebeğin bağırsak mikrobiyatası ilk bir iki ay içinde şekillenir. Bağırsak mikrobiyatası, bağırsaktaki bağışıklık hücrelerinin sayısını ve yoğunluğunu düzenleyerek bağışıklık sistemini destekler. Bağışıklık sistemimizin %70'i bağırsaklarımızda yer alır" dedi.

Probiyotik takviyesinin her yaşta bağışıklık sisteminin desteklenmesinde etkili olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Yağcı, "Özellikle 60 yaş üzerinde de probiyotik takviyesi bağışıklığı güçlendirmeye yardımcıdır. Çok seyahat eden kişiler, 'yaz ishali' denilen durumu engellemek ve bağırsak florasını korumak için en az günde iki kez düzenli olarak probiyotik ürünler kullanmalıdır" diye konuştu.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 3891 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Ağrısız Doğum Nedir?05 Kasım 2020 Perşembe 17:55
  • Kıbrıs Tüp Bebek Merkezi05 Kasım 2020 Perşembe 17:49
  • Çin Takvimiyle Bebeğin Cinsiyeti Anlaşılır mı?19 Eylül 2020 Cumartesi 13:55
  • Kıbrıs Tüp Bebek Çalışmaları Neden Popüler?10 Eylül 2020 Perşembe 14:32
  • Kürtaj Hakkında En Çok Merak Edilen Konular14 Mayıs 2020 Perşembe 10:44
  • Mikro TESE ameliyatı13 Mayıs 2020 Çarşamba 12:55
  • Kıbrıs Tüp Bebek Tedavisinde Başarı Oranları30 Mart 2020 Pazartesi 13:25
  • Gebelikte Korona Virüsü (COVID19)29 Mart 2020 Pazar 22:03
  • Ertesi Gün Hapı Nedir?22 Şubat 2020 Cumartesi 08:53
  • Gebelik diyabetinin anne karnındaki bebeğe 4 olumsuz etkisi31 Ocak 2020 Cuma 09:26
  • EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim