Muş'tan depremin etkilediği illere gönderilen tam donanımlı tırda İridoloji Bilimi de kullanılarak yapılan taramada, çocukların dijital ekran ile çok uzun süre vakit geçirdiği ve iriste strese bağlı halkalar oluştuğu gözlemlendi. Proje koordinatörü Aykut Çağlı: "Profesyonel ofis ekibimizle sahada elde ettiğimiz verileri, performans analizlerini çıkarıyoruz. Kalıcı çözümler sunmak istiyoruz. Raporlarımızı kısa süre sonra akademik yayın akışı haline getirip deprem bölgesindeki sorunlara çözüm bulmayı hedefliyoruz"
Muş Valiliği, Muş Belediyesi, Muş Alparslan Üniversitesi ve Üsküdar Üniversitesi ile Türk Kızılay tarafından, 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illerdeki çocukların göz taramasının yapılması amacıyla "Sağlık ve Sevgi Tırı" oluşturuldu.
Muş'a yerleştirilen depremzede çocukların kontrollerinin ardından 15 Temmuz'da "İhtiyaçlar paylaştıkça azalır" sloganıyla yola çıkan tırda, Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya ve Diyarbakır'daki konteyner kentlerde kalan 7-13 yaş grubundaki çocuklara ulaşıldı.
Uzman doktor ve optisyenler tarafından kontrolleri yapılan 5 bin 220 çocuktan 780'inin gözünde kusur tespit edilerek ilgili sağlık kuruluşlarına yönlendirildi.
İridoloji Bilimi (gözün iris tabakasını inceleyerek sağlık durumu hakkında bilgi veren yöntem) kullanılarak yapılan taramada, çocukların dijital ekran ile çok uzun süre vakit geçirdiği ve bununla ilgili iriste strese bağlı halkalar oluştuğu gözlemlendi.
Muş Alparslan Üniversitesi Varto Meslek Yüksekokulu Optisyenlik Bölümü Öğretim Görevlisi ve proje koordinatörü Aykut Çağlı, AA muhabirine, 2021'de çocukların göz taramasını yapmak amacıyla "Önlenebilir Körlük ile Aydınlık Bir Yaşam Projesi"ni başlattıklarını söyledi.
Muş'ta dezavantajlı bölgelerdeki çocukların göz hastalıklarını tespit edip ilgili sağlık kuruluşlarına yönlendirdiklerini ve takibini yaptıklarını anlatan Çağlı, şöyle konuştu:
"6 Şubat'tan sonra rotamızı deprem bölgesine çevirdik. Deprem bölgesindeki çocuklarımızın göz sağlığıyla ilgili 'Sevgi ve Sağlık Tırı'nı oluşturduk. 11 günde 5 bin 220 çocuğun göz taramasını gerçekleştirdik. Şüpheli bulduğumuz göz hastalığı ve refraksiyon kusuru olanları ilgili sağlık kuruluşlarına yönlendirdik. Göz taraması yaptığımız çocuklara tırımızda psikososyal destek de sunduk. Alanında uzman doktorlar, optisyenlerimiz, Genç Kızılay teşkilatlarıyla saha faaliyetlerini sürdürdük."
- "3 ay sonra tekrar bölgeye gideceğiz"
Deprem bölgesindeki 20 konteyner kentte göz taraması yaptıklarını belirten Çağlı, çocukların gözlerindeki ışığa umut olmak adına zorlu bir mücadele verdiklerini ve yaklaşık 3 bin 200 kilometre yol katettiklerini vurguladı.
Güçlü bir ekiple çalıştıkları için sahada önemli sonuçlara ulaştıklarını kaydeden Çağlı, "Profesyonel ofis ekibimizle sahada elde ettiğimiz verileri, performans analizlerini çıkarıyoruz. Kalıcı çözümler sunmak istiyoruz. Raporlarımızı kısa süre sonra akademik yayın akışı haline getirip deprem bölgesindeki sorunlara çözüm bulmayı hedefliyoruz. Tarama yaptığımız çocuklardan 780'ini ilgili sağlık kuruluşlarına yönlendirdik ve takibini gerçekleştireceğiz. 3 ay sonra tekrar deprem bölgesine giderek çocuklarımızın sağlığını yeniden kontrol edeceğiz. Bu tarama programında Türkiye'de ilk defa İridoloji Bilimi kullanıldı. Bu bilimsel yöntem ile çocuklarda bazı değişikler tespit ettik. Bugüne kadar neredeyse muayene ettiğimiz her çocuğun dijital ekran ile çok uzun süre vakit geçirdiğini, buna bağlı iriste strese bağlı halkalar oluştuğunu gözlemledik. Bu stres halkaları, hangi sistem üzerindeyse o dokunun stres altında olduğunu ve fonksiyon azalmasına gittiğini işaret eder." değerlendirmesinde bulundu.
- "Güzel ve anlamlı bir çalışmaya imza atıldı"
Muş Belediye Başkanı Feyat Asya da ülkede 6 Şubat'ta 11 kenti etkileyen büyük bir afetin yaşandığını anımsattı.
Deprem anından itibaren devletin tüm kurumları gibi Muş Belediyesi olarak deprem bölgelerinde aktif görev üstlendiklerini bildiren Asya, "Depremden etkilenen vatandaşlarımızın yaralarını sarmak üzere tüm ekiplerimizi seferber ettik. Muş Belediyesi olarak paydaşı olduğumuz 'Sevgi ve Sağlık Tırı' ile depremden etkilenen illerdeki çocuklarımıza göz taraması yapıldı. 15 Temmuz'da Muş'tan uğurladığımız sağlık tırımızda Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya ve Diyarbakır'daki 20 konteyner kentteki 5 bin 220 çocuğun göz taraması yapıldı. Kısa sürede güzel ve anlamlı bir çalışmaya imza atıldı. Projenin tüm paydaşlarına ve gönüllülerimize emeklerinden dolayı teşekkür ederim." diye konuştu.
Aile Hekimi Dr. Zehra Polat ise "Belirlenen yaş aralığındaki çocukların refraksiyon kusurları, şaşılık testleri, göz tembelliği ve kayma gibi hastalıklarını tespit edip ilgili sağlık kuruluşlarına yönlendirdik. Deprem travmasını yaşayan çocukların gönüllerine dokunduğum için mutluyum. Deprem bölgesinde 11 gün kaldık. Elimizdeki verileri raporlaştıracağız." dedi.