Sağlık Bakanı'na 'bizzat' duyurulur!

Görev başındayken bir hastası tarafından bıçaklanan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi çalışanı Dr. Veysi Çeri, hukuki yardım adına Sağlık Bakanlığının şiddete uğrayan sağlıkçılar için açtığı Alo 113 hattını aradı.
Ancak telefondaki görevli sadece devlet hastanelerindeki sağlıkçılara hizmet verdiklerini, üniversite hastanelerine karışmadıklarını söyledi!

Halbuki daha birkaç ay önce Sağlık Bakanı Alo 113 hattını tanıtırken, “İster özel, ister devlet, ister üniversite hastanesi olsun, kim bir sağlık çalışanına saldırıda bulunursa bu ülkenin Sağlık Bakanını, bizzat beni karşısında bulur” demişti.

ÖNCE SAVCI SONRA BAKANLIK

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde asistan hekimlik yapan Dr. Veysi Çeri, 23 Haziran Cumartesi günü nöbette olduğu bir sırada hastası tarafından bacağından bıçaklandı. Bıçak damarlarına denk gelmediği için sakat kalmaktan kurtulan genç hekim Çeri için, önce nöbetçi savcılığa başvuruldu. Savcı “Bu idari bir olay dava açmam” dedi.

Bunun üzerine İstanbul Tabip Odası bir basın açıklaması yaparak savcının bu tutumunu protesto etti. Ancak saldırıya uğrayan hekimi yalnız bırakanın sadece savcılık makamı olmadığı ortaya çıktı. Sağlık Bakanlığının, Gaziantep’te çalışan Dr. Ersin Arslan’ın bir hasta yakını tarafından öldürülmesinin ardından kurduğu Alo 113 hattını arayan Çeri hukuki yardım talep etti.

Bir süre sonra kendisine geri dönen Bakanlık yetkilisi, “Bu hat sadece devlet hastanelerinde çalışan sağlıkçılar için. Siz üniversite hastanesinde çalıştığınız için yardımcı olamayacağız” dedi.

‘BİZİM BAKANIMIZ DEĞİL Mİ?’

Yaşadıklarını aktaran Dr. Veysi Çeri, “Sağlık Bakanlığının şiddete uğrayan sağlıkçılar için açtığı hatta başvurduk. Bana geri döndüler, ben üniversite hastanesinde çalıştığım için, Cerrahpaşa Sağlık Bakanlığına bağlı bir hastane olmadığı için yardımcı olamayacaklarını, avukat tahsis edemeyeceklerini söylediler. Bu hizmetin sadece Sağlık Bakanlığı bünyesinde çalışanlara yönelik olduğunu söylediler” dedi.

Önce savcılık sonra Bakanlık tarafından reddedilen Çeri, “Sağlık Bakanı, devlet hastanelerinin bakanı değildir. Üniversite hastaneleri ilgili politikaları kendileri geliştiriyorlar ancak böyle bir şey de söyleyebiliyorlar. Beni arayan görevli de oldukça üzgündü, benim de elimden bir şey gelmiyor dedi” diye konuştu.

Bakanlıktan destek alamayan Dr. Veysi Çeri, Türkiye Psikiyatri Derneği ve Türk Tabipleri Birliği’nin desteğiyle hukuki mücadelesine devam edeceğini belirtti. “Meslektaşlarım yalnız olmadığımı gösterdi, bu beni çok mutlu etti” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)



HANİ DEVLET YA DA ÜNİVERSİTE FARKETMEZDİ?

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Nisan ayında Kırklareli’nde yaptığı bir konuşmada, “Her kim olursa olsun, bu isterse Van’da maalesef dün karşılaştığımız örnekte olduğu gibi bir milletvekili olsun, bir sağlık çalışanına bir doktora karşı, sözlü ya da fiili herhangi bir saldırıda bulunursa bu ülkenin Sağlık Bakanı’nı, beni bizzat karşısında bulacak” demişti.

Alo 113 hattını da “İlk defa burada açıklıyorum” diyerek, “Bir özel telefon hattı, özel bir internet web hattı oluşturuyoruz. Bu sadece doktorlar ve sağlık çalışanlarına yönelik. Onların herhangi bir şiddetle karşılaşmaları durumunda ulaşabilecekleri bir hat olacak. Bütün sağlık yöneticilerimize, ister özel hastanelerde olsun ister devlet hastaneleri ve üniversite hastaneler olsun karşılaşılan her türlü saldırıyı sözel ya da fiili, psikolojik ya da doğrudan kaba kuvvet şeklinde olsun, her türlü saldırıyı bildirim zorunluğu getireceğiz” demişti.

Elif Görgü / Evrensel.net