Özdağ, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, gelişmiş ülkelerin standartlarını engelli vatandaşlarını önceleyerek belirlediğini söyledi.
Söz konusu ülkelerde merkezi ve yerel yönetimlerin, altyapıdan üstyapıya her aşamada engellilerin sosyal hayata katılımını kolaylaştıran standartları tavizsiz uyguladığına işaret eden Özdağ, "Hükümetler bu konuda öncü bir rolle, yasal düzenlemelerle standartları uygularken toplum da vicdan ve dimağlarında oluşan engelli algısını değiştirmelidir." ifadesini kullandı.
Selçuk Özdağ, toplu iş sözleşmelerindeki engellilerin maaş artış oranlarının, gelirlerine göre değil de giderleri göz önüne alınarak yapılması gerektiğine dikkati çekti. Engellilerin bütçeden aldığı payın yüzde 2'nin altında olduğunu söyleyen Özdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu bütçe arttırılmalı ve eğitim, sağlık, sosyal hizmetler alanında insan onuruna yakışır yaşam koşulları ile engelli ödenekleri ödenmelidir. Şu anda yapılan ödemeler yoksulluk sınırının 10'da biri düzeyine inmiştir. Kamuda kotaların hala boş olduğu engelli kadrolarına atama yapılmazken on binlerce engelli vatandaşımız atama beklemektedir."
- "Kafamızın içindeki gerçek engelleri söküp atalım"
Özdağ, engelli sorunlarının çözümüne, engel ortaya çıkmadan başlanması gerektiğini dile getirerek, "Engelli bireylerin oluşmasına sebep olan bireysel, toplumsal kaza ve afetler, bilinçsiz ve eğitimsiz toplum yapısı, akraba ve sağlık sorunları olan bireylerin evlendirilmesi gibi belli başlı konular, alınacak her türlü tedbir ile asgari seviyeye indirilmelidir." diye konuştu.
Engelli bireylerin, her şeyden önce içinde bulundukları topluma emanet olduğuna dikkati çeken Özdağ, "İçimizdeki sevgisizlik ve kafamızın içindeki gerçek engelleri söküp atalım, onlara acımayı ve küçümsemeyi terk edelim." dedi.