Bazı hastalıkların tanısı ve tedavisi için kullanılan cihazlar, içerdikleri aşırı oranda radyasyon nedeniyle kansere davetiye çıkarıyor. Ayrıca günlük hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelen cep telefonları da uzun süre kullanıldıklarında radyasyon yüklemesi yapıyor
Günlük hayatımızın hemen her alanında; gerek doğal yollardan, gerekse teknolojik gelişmelerin getirdiği kolaylıkların belki de bir bedeli olarak, sürekli radyasyona maruz kalıyoruz. Hiç farkında olmadığımız bir şekilde organlarımız ve dokularımız radyasyonla etkileşime giriyor. Bu etkileşim, bazı durumlarda gözle görülür sonuçlar doğururken, bazen de hiç haberimiz olmadan radyasyondan etkileniyoruz. Radyasyonun tüm formları; özelikle iyonize radyasyon, yaşamımız boyunca kansere yatkınlığımızı artırır. Yüksek dozu ise çok daha fazla risk taşır. Evrene güneş ışınları ve uzak yıldızlardan yayılan; taş, toprak, su ve hatta gıdalarımızda bulunan küçük dozda iyonize radyasyondan ne yaparsak yapalım kaçınamayız!
HER AN KARŞI KARŞIYAYIZ
Yüksek rakımda yaşayan veya çok fazla uçakla seyahat eden insanlar, diğerlerinden çok daha fazla radyosyana maruz kalır ama hepimiz her an bu doğal radyoaktiviteyle karşı karşıyayızdır. Kaçabileceğimiz bir doğal iyonize radyasyon kaynağı olan radon gazı ise, doğal olarak bulunan bir kanserojendir ve bazı tip kayalardan suya karışarak, evlerimize düşük seviyelerde gaz olarak ulaşabilmektedir. Amerika'daki 50 eyalette, yüksek miktarda radon gazı saptandığı için, Amerikan hükümeti evlerde yıllık radon gazı ölçümleri önermektedir.