Herhangi bir hastalığı olan veya hastalık nedeniyle tedavi alan kişilerin oruç tutmalarının sağlık açısından risk oluşturabileceğini belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, "Belirli aralıklarla beslenmesi ve düzenli ilaç kullanması gerekenlerin oruç nedeniyle sağlıkları bozulabilir, hastalıklarının kontrolü kaybolabilir. Bu nedenle oruca başlamadan önce hekimlerine başvurmalarını ve oruç tutmalarının, hastalık ve tedavileri bakımından sorun oluşturup oluşturmayacağını öğrenmelerini tavsiye ederim" dedi.
Medical Park Karadeniz Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, Ramazan ayında beslenme ve oruç tutarken dikkat edilmesi gerekenler hakkında açıklamalarda bulundu.
"Sofrada yavaş yenilmeli"
Oruç tutacak bireylerin iftar ve sahurda yanlış beslenme risklerine karşı dikkatli olmaları gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Özlü, "Sofrada yavaş yenilmeli, lokmalar küçük alınmalı, uzun süre çiğnenmelidir. Yemekte sohbet edilmeli, acele karın doyurulmamalıdır. Yemek öncesinde su içilmeli, meyve veya salata gibi bir hafif porsiyonu takiben ana yemek alınmalıdır. Yemeklerin fazla yağlı pişirilmemesine özen gösterilmelidir. Kızartmalardan uzak durulmalıdır" diye konuştu.
"Şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar tercih edilebilir"
İftarla sahur arasında bol sıvı (su, ayran, çorba, vb.) içilmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Özlü, "Fazla yememeli, gerekiyorsa iftardan birkaç saat sonra bir ara öğünde meyve, süt veya sütlü tatlılar alınmalıdır. Kek, pasta, hamur işleri ve işlenmiş etten mamul gıdalar tüketilmemelidir. Şerbetli tatlılar yerine, hurma, incir, üzüm, kayısı, ceviz ve fındık gibi kuru meyveler veya hafif sütlü tatlılar alınırsa sağlık için çok yerinde bir tercih olur. Bol süt, yoğurt, mevsim sebze ve meyveleri tüketilmelidir. Meyve suyu yerine meyvenin kendisi yenmelidir. Yemekten sonra 2-3 saat bir şeyler yiyip içmeden geçirilip, mide boşalmadan yatılmamalıdır" dedi.
"Oruç için riskli bireyler"
Kimlerin oruç tutabileceğine değinen Prof. Dr. Özlü, "Sağlıklı, herhangi bir hastalığı ve hastalık nedeniyle tedavi görmekte olmayan kişilerin eğer iş ve yaşam şartları uygunsa ve dilerlerse oruç tutmalarında tıbben bir sakınca yoktur. Yaşlı ve çocuklarda, aşırı sıvı kaybı olabilecek işlerde/çevrede çalışan/yaşayanlarda oruçlu saatlerde su alınamaması sağlıklı kişiler için bile risk oluşturabilir. Bunun yanında herhangi bir hastalığı olan veya hastalık nedeniyle tedavi almakta olan kişilerin oruç tutmaları da sağlıkları bakımından risk oluşturabilir. Belirli aralıklarla beslenmesi gerekenlerin ve düzenli ilaç kullanması gerekenlerin oruç nedeniyle sağlıkları bozulabilir, hastalıklarının kontrolü kaybolabilir. Bu yüzden oruca başlamadan önce hekimlerine başvurmalarını ve oruç tutmalarının hastalık ve tedavileri bakımından sorun oluşturup oluşturmayacağını öğrenmelerini tavsiye ederim. Bazı hastaların oruç tutmalarına tıbben bir engel olmasa olsa bile; tedavilerinde/ilaçlarında ramazan ayına özel bir düzenleme yapılması gerekebilir" ifadelerini kullandı.