Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 88 sağlık tesisinin yapımının devam ettiğini, ihale süreçleri tamamlanan yaklaşık 24 bin yatak kapasiteli şehir hastanelerinin bunun dışında olduğunu söyledi.
TBMM Genel Kurulu'nda temel kanun olarak ele alınan ve kamuoyunda "tam gün" tasarısı olarak bilinen sağlıkta torba tasarısının 30 ile 56. maddelerini kapsayan 2. bölümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.
Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Müezzinoğlu, 2005'ten bu yana 163 sağlık tesisinin, başka sağlık tesisiyle birleştirildiğini, kapanan hastane olmadığını belirtti. Müezzinoğlu, 188 sağlık tesisinin yapımının sürdüğünü, ihale süreçleri tamamlanan yaklaşık 24 bin yatak kapasiteli şehir hastanelerinin bunun dışında olduğunu kaydetti.
Sağlıkta özel sektöre alan açıldığı söylemini yadırgadığını vurgulayan Müezzinoğlu, ihale sürecinde 86 hastanenin bulunduğunu ifade etti.
Müezzinoğlu, tasarıda hemşire, yardımcı hemşire ve ebelikle ilgili getirilen düzenlemelere yönelik eleştirilere de yanıt verdi. Müezzinoğlu, hemşirelerin dörtte birinin sağlık meslek lisesi mezunu, dörtte birinin iki yıllık yüksek öğrenim gördüğünü vurgulayarak "Diğer yarısı ancak dört yıllık eğitim gören hemşireler. Düzenlemeyle bundan sonra 4 yıllık lisans eğitimi görmemiş hiçbir arkadaşımızın hemşire veya ebe statüsü almamalarını öngörüyoruz" diye konuştu.
MHP Tokat Milletvekili Reşat Doğru, sağlık sektöründe çalışanların, özveriyle çalıştığını söyledi. Sağlık çalışanlarının en önemli sorunlarının yok edilen saygınlıkları olduğunu ifade eden Doğru, sağlıktaki olumsuzlukların tek nedeninin hekimler olduğu izleniminin yıkılması gerektiğini belirtti. Doğru, sağlık çalışanlarının moral değerlerinin yükseltilmesi gerektiğini dile getirdi.
Hekimlerin özlük hakları ve maaşlarının yeniden düzenlenmesini isteyen Doğru, nöbet ücretlerinin komik rakamlar olduğunu savundu.
CHP İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt, hükümetin ağız ve diş sağlığı merkezi açarak, performans sistemi dayatmasıyla 30 ile 60 hasta yükleyerek, sorunu görünürde çözmeye çalıştığını ileri sürdü.
Öğüt, tedavi edici değil koruyucu, önleyici sağlık hizmeti geliştirilmesi gerektiğine vurgu yaptı.