Ali Öztürk/Mehmet Hatipoğlu - Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına sessiz kalanların insanlık suçu işlediğini belirterek, İslam ülkelerinin Gazze'deki katliamlara karşı daha etkili ve samimi tavır almaları gerektiğini söyledi.
Müezzinoğlu, yaptığı açıklamada, İslam dünyasının Gazze'deki katliamlara karşı pasif bir tavır içerisinde bulunduğunu ifade ederek, "'Müslümanlar, müminler kardeştir' mesajının Kuran-ı Kerim'de çok güçlü ve net şekilde verilmesine rağmen bu kardeşliği İslam ülkelerinden Filistin'e karşı samimi bir şekilde göremiyoruz. Müslümanlar, gerçek anlamda 'Müslümanım' derken kardeşliğe sahip çıkabilmeli ve bu katliamlara 'dur' diyebilmeli" dedi.
Gazze'de yaşananların insanlık adına bir an önce durdurulması gerektiğini belirten Müezzinoğlu, İsrail'in saldırılarına seyirci kalanların yaşanan insanlık suçuna ortak olduğunu kaydetti. Müezzinoğlu, "Gazze'de bir insanlık suçu işleniyor, bir katliam yaşanıyor. Bebekler, çocuklar siviller öldürülüyor. İnsan hakları en acımasız şekilde ihlal ediliyor. Son yüzyılda insan hakları ve adalet ile medeni dediğimiz dünyanın bunu seyretmesi, hatta yer yer de seyretmenin ötesinde Almanya ve Amerika gibi ülkeler bu katliamı yapan İsrail'e destek veriyor olmakla adeta bu insanlık suçunun ortağı oluyorlar" dedi.
İslam ülkeleri liderlerinin bu konuda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı örnek almalarının Gazze'deki katliamın durdurulmasına yardımcı olacağını ifade eden Müezzinoğlu şunları kaydetti:
"Sayın Başbakanımızın Davos'ta İsrail'e, dünyaya dediği sözleri İslam dünyası liderlerinin ve Arap dünyasındaki liderlerin de demesi lazım. Bu tavrı sadece Türkiye'nin Başbakanı değil, ortak bir şekilde ortaya koyabilirsek olay kendiliğinden çözülür. Ümit ederim ki bu kutsal Ramazan ayında temennimiz İslam dünyasının liderleri de gerçek anlamda bu tavrı ortaya koyar. Müslümanların yöneticilerinin Müslümanlara yapılan katliamların da karşısında durma sorumluluğu vardır. Bu sorumluluklarını inşallah hissederler."
"Türkiye her yolu deniyor" -
Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, Filistin'de savaş nedeniyle ortaya çıkan ilaç ve tıbbi malzeme ihtiyacıyla ilgili soru üzerine, Türkiye'nin yalnız bu dönemde değil her zaman Gazze'ye gerek tıbbi malzeme ve gerekse ilaç konusunda yardımcı olduğunu hatırlattı.
Olağanüstü durumlarda kanalların daraldığını ve zaman zaman tıkandığını ifade eden Müezzinoğlu, "TİKA aracılığıyla tıbbi malzeme ve ilaç gönderildi ancak olayın büyüklüğü ve vahameti karşısında ulaşım imkanları çok kısıtlı olduğu ortamda tabii ki sıkıntılar yaşanıyor. Kanallar kapalı olunca ve ihtiyaçlar ulaştırabildiğimizden fazla olunca zorluklar yaşanıyor ancak Türkiye her türlü yolu deniyor. Onların bizden kaynaklanan mağduriyetleri asla olmaz" dedi.
Cumhurbaşkanlığı seçimi
Cumhurbaşkanlığı seçimi konusuna da değinen Müezzinoğlu, seçimin Türkiye'nin ve Türk milletinin demokrasi ve milli irade adına elde ettiği en büyük kazanımlarından biri olduğunu söyledi.
Müezzinoğlu, 23 Nisan 1920'de "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" cümlesiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılmasının ve sonraki yıllarda çok partili döneme geçişin, Türk halkının kendi hayallerini ve umutlarını alternatif bir şekilde sandığa götürmesi açısından büyük önem taşıdığını belirtti.
10 Ağustos'ta yapılacak seçimde Türk halkının kendisini en güçlü şekilde temsil edecek liderini seçmek üzere sandık başına gideceğini ifade eden Müezzinoğlu, şunları söyledi:
"Bu seçimlerde 77 milyonluk ülke adına 56 milyon seçmen kalbinin ve vicdanının sesini dinleyecek, aklını kullanacak ve ülke olarak, millet olarak gelecek vizyonunu en güçlü şekilde temsil edecek lideri, yani cumhurbaşkanını seçecek. Dolayısıyla Türkiye önemli tarihi dönemeci geçecek. 10 Ağustos akşamı bu milletin geleceği adına çok önemli bir dönüm noktası olacak. En önemlisi de kendi liderini, kendi başkanını kendisi seçiyor olacak."
