Filistinli Fayez Alzaza ve kızı Rania Alzaza'ya ziyarette bulunan Müezzinoğlu, hastalar hakkında bilgi aldı. Ziyaret esnasında Fayez Alzaza, memnuniyetini dile getirerek, "Türkiye, bizim ikinci vatanımız. Türkler çok misafirperver. Bakanlık yetkilileri gereken her şeyi yaptı" dedi. Bakan Müezzinoğlu ise "Sizler kardeşimizsiniz. Elimizden geleni yapacağız. İnşallah en kısa zamanda şifa bulursunuz" diye karşılık verdi.
Daha sonra gazetecilere Filistinli hastaları ziyaretini değerlendiren Müezzinoğlu, "Tedavi gören 12 Filistinli hastamızı ziyaret ettik. Onların tedavilerinin takibini arkadaşlarımız yapıyor. Hastalarımızın tamamı tedavi hizmetlerinden de onlara gösterilen toplumsal duyarlılıktan da sağlık ekibimizin verdiği tedavilerden de memnun olduklarını söylediler. Bu bizim sağlık sunumu ve sağlık diplomasisi açısından önemli bir hizmet alanımız. Önümüzdeki hafta da 50 Filistinli hasta ve refakatçisinin işlemleri tamamlanınca salı veya çarşamba günü İzmir'de tedaviye alacağız. Şu anda Ankara, Afyon ve İstanbul'da 52 Filistinli hastanın tedavisini yapıyoruz."
Dünya Sepsis Günü
Müezzinoğlu, ziyaret sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada Dünya Sepsis Günü'nde bu konu hakkında duyarlılık oluşturmayı amaçladıklarını belirterek, Marmara Üniversitesi ev sahipliğinde sempozyum düzenlendiği söyledi. Ölüm oranlarının çok hızlı arttığına vurgu yapan Müezzinoğlu, "Ağır bedeller ödemekle muhatap olduğumuz bir alan. Kalp krizi gibi, beyin kanaması gibi gelen bir tablo" diye konuştu. Antibiyotik kullanımına da değinen Müezzinoğlu, bu konuda çok duyarlı olunması gerektiğini kaydetti.
Müezzinoğlu, şöyle devam etti:
"Leblebi yutar gibi antibiyotik tüketen bir toplum olmamalıyız. Özellikle toplumsal duyarlılıkta 'antibiyotik şart mı, gerekli mi?' sorusunu bütün vatandaşlarımız sormalı. Antibiyotiğin onun tedavisine fayda değil zarar getirdiğini bilmeli. Mutlaka hekim kontrolünde ve hekim reçetesinde antibiyotiği almalı. Diğer taraftan da hijyen çok önemli ve bu konuda da el temizliğine dikkat edilmeli."
Sepsis Sempozyumu açılışı
Bakan Müezzinoğlu, açıklamalarının ardından Dünya Sepsis Günü kapsamında düzenlenen sempozyumun açılışında davetlilere hitap etti.
Tıptaki gelişmelere karşın sorunların da aynı oranda arttığını aktaran Müezzinoğlu, Sepsis'in tıp camiasının temel sorunlarından biri olduğunu dile getirdi. Müezzinoğlu, hekim camiası olarak Sepsis'in dikkatle takip edilmesi gerektiğini kaydederek, çözümün bir parçası olmaktan mutluluk duyacaklarını anlattı.
Müezzinoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu anlamda işin tıbbi boyutuna çok girmek istemiyorum. Neticede bu alanın uzmanı doktorlar bunu konuşacak. İki konuyu burada özellikle vurgulamak istiyorum. Birincisi; antibiyotik ve kullanımı konusunda ülkemizin olduğu nokta. Bunun bilinçsiz kullanımı konusunda toplumsal algıyı hızla değiştirmemiz lazım. Özellikle çocukluk aşamasında, yenidoğan gelişim aşamasında antibiyotik tüketiminde annelere şunu mutlaka öğretmemiz lazım veya o soruyu sordurmamız lazım. 'Doktor hanım veya doktor bey, antibiyotik şart mı?' Mecbur kalmadıkça kullanmayalım veya yazmayalım. 'Çocuğa bir antibiyotik bile yazmadılar' kültürünü mutlaka değiştirmemiz lazım. O da büyük oranda bizim görevimiz. Toplumun sağlık okur yazarlığını ve sağlık bilincini bu alanda agresif bir şekilde geniş kampanyalara dönüştürebilmeliyiz."
Geçen haftanın "Halk Sağlığı Haftası" olduğunu anımsatan Müezzinoğlu, "Sağlıklı beslenmenin ana kriterleri çok karmaşık değil. Merkezdeki doğru bilgileri toplumumuza yerleştirmek lazım. Hareket alanını çok daha iyi bir noktaya getirmemiz lazım. Sağlıklı toplumların oluşabilmesi, toplumun sağlığa verdiği değer ve sağlık konusundaki bilinciyle de paraleldir. 77 milyona sağlık bilincini ve sağlıklı yaşam kültürünü yerleştirebilirsek sonradan karşımıza çıkacak sorunlarla baş edebilmemiz daha da kolay olacak. Önce problemi büyütmek, sonra da problemle boğuşmak herhalde en sıkıntılı durum" şeklinde konuştu.
Müezzinoğlu'nun konuşmasının ardından bazı hekimler Sepsis konusunda sunum gerçekleştirdi.
