'Menopoz aslında kadının altın çağı'

Kadın hastalıkları ve menopoz konusunda bilgi düzeyini artırmak için harekete geçen Ankara Etlik Zübeyde Hanım Doğumevi Başhekimi Doç. Dr. Ümit Göktolga, Milli Eğitim müdürlükleri ve ilçe müftülükleriyle işbirliği yaparak vatandaşların bilgilendirilmesini sağladıklarını söyledi. Konuyla ilgili olarak bugün bir panel de düzenleyeceklerini anlatan Doç. Göktolga, öğrencilerin annelerine vermeleri için “menopoz ve kadın hastalıkları”yla ilgili bir mektup hazırladıklarını ifade etti.

34 BİN BAŞVURU

Kentte yaşayan kadınların ortalama 50 yaşında, kırsalda yaşayanların ise 47 yaşında menopoza girdiğini belirten Doç. Göktolga, birçok kadının menopozdaki sıkıntıları kader olarak algıladığını anlattı.

Kendi hastanelerine yılda 34 bin hastanın menopozla ilgili müracaat ettiğini dile getiren Göktolga şöyle konuştu: “Artık yaşam süresi uzadı. Bu nedenle kadınlar hayatlarının daha uzun bir bölümünü menopozda geçiriyor. Birçok kadın menopoz döneminde yaşanan sıkıntıları kader olarak görüyor. Menopoz normal bir süreç, ancak bazı yaşamsal riskleri de var. En önemlisi kemik erimesi. Cinsel hayatlarıyla ilgili değişiklikler oluyor. Kadınlar bu dönemi daha konforlu geçirmeleri için yardım almalılar. Bu dönem kadınların altın çağı. Çünkü bu zamana kadar kadınlar anne oluyor, çalışıyorsa kariyerini tamamlayıp emekli olmuş oluyor, ekonomik ve sosyal açıdan en iyi oldukları dönemde menopozu da en rahat şekilde geçirmeliler. Diyetisyenlerimiz, psikologlarımız, kadın doğum uzmanlarımız işbirliği halinde bu süreçte destek oluyoruz.”

En yaygın belirtileri

Menopoz döneminde kadınlarda karşılaşılaşan bazı belirtiler şöyle:


Ateş basması.

Yorgunluk, sinirlilik, aşırı duygusallık.

Baş ağrıları

Uykusuzluk, keyifsizlik, gerginlik.

Kas ve eklem ağrıları, kas güçsüzlüğü, gezici ağrılar.

Sersemlik hissi.

Çarpıntı, fenalık ve nefes darlığı hissi.

Uzmana gidin, yaşam kalitenizi düşürmeyin

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Başkanı Prof. Dr. İsmail Mete İtil, menopoza bağlı sorunların kadınların yaşam kalitesini düşürdüğünü belirtti. Prof. İtil, özellikle bu dönemde ortaya çıkan “idrar kaçırma sorunu”nun kadınları depresyona sürüklediğine dikkati çekerek bu sorunun çözümü için 20 dakikalık bir operasyonun yeterli olduğuna işaret etti. Prof. İtil, “Bu tür sorunları olan kadınlar durumlarını çekinmeden doktoruyla paylaşmalı ve gerekli tetkikleri yaptırarak bir an önce tedavilerine başlamalıdır” önerisinde bulundu.

Deniz Biliroğlu- Gazete Habertürk