Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılış töreninde yaptığı konuşmada, 37. kuruluş yıl dönümünde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Bu sene tüm insanlığın koronavirüs salgını nedeniyle zorlu günlerden geçtiğini dile getiren Erdoğan, şimdiye kadar 1 milyon 350 bine yakın insanın hayatına mal olan hastalığın dalgalar halinde yayılmaya devam ettiğine, bilhassa son haftalarda başta Avrupa ülkeleri olmak üzere tüm dünyada vaka, hasta ve vefat sayılarında ciddi artışlar yaşandığına dikkati çekti.
“Türkiye’nin, KKTC ile dayanışmasının en önemli nişanesi işte bu acil durum hastanesidir”
Batılı ülkelerde maske savaşları yaşanırken Türkiye’nin, din, dil, ırk, bölge ayrımı gözetmeden dünyanın 156 ülkesine ve 9 uluslararası kuruluşa tıbbi teçhizat ve malzeme gönderdiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Atalarımız ‘iyi dost iyi günde çağırıldığında, kötü günde ise çağırılmadan gelendir’ diyor. Biz de bu anlayışla salgın döneminin en başından itibaren Kuzey Kıbrıs’taki kardeşlerimizin yardımına koştuk. İlaç, tıbbi cihaz, malzeme ve ekipman başta olmak üzere sağlık alanında gereken her türlü desteği sağladık. Bu çerçevede KKTC’ye 149 milyon lira ayni ve nakdi katkı yaptık. Türkiye’nin, KKTC ile dayanışmasının en önemli nişanesi işte bu acil durum hastanesidir.”
Erdoğan, bugün ayrıca hastanede kullanılmak üzere tam donanımlı 5 ambulans hediye ettiklerini belirterek, Acil Durum Hastanesinde 6 ameliyathane ve bunların destek birimleri ile bir MR, 2 röntgen, bir bilgisayarlı tomografi ve 2 ultrason cihazının bulunduğunu belirtti.
Hastanenin 24 yoğun bakım, 64 hasta ve 12 acil müşahede yatağı olmak üzere toplam 100 yatak kapasitesine sahip olduğunu belirten Erdoğan, “KKTC ile gönül birliğimiz olmasa biz bu hastaneyi 45 gün gibi bu kadar kısa bir sürede tamamlayamazdık ama o gönül birliği, o kardeşlik bize... ‘Hadi bakalım’ dedik ve sağ olsun müteahhit firmamızla burayı 45 günde tamamladık” diye konuştu.
“Dayanışma ve karşılıklı yardımlaşmaya en fazla ihtiyaç duyduğumuz günlerdeyiz”
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da, Lefkoşa Acil Durum Hastanesi’nin açılış törenine katılarak bir konuşma yaptı.
KKTC’nin kuruluşunun 37’nci yılını kutlayan Bakan Koca, kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ı rahmetle andı, şehit kanları ile sulanmış toprakların Türk yurdu olarak kalmasında emeği olan, uğraş veren, mücadele eden herkesi saygı ve minnetle yad etti.
Bakan Koca, “Dayanışma ve karşılıklı yardımlaşmaya en fazla ihtiyaç duyduğumuz günlerdeyiz. Güçlü bir sağlık sisteminin toplumlar için ne kadar hayati olduğunu, tüm dünyanın bizzat tecrübe ettiği bir dönemi yaşıyoruz” diye konuştu.
“Bu hastaneler, sadece özel durumlarda kullanılması için tasarlanmadı”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin sağlıkta gıpta edilen bir dizi gelişmeye şahit olduğunu, bu durumun verdiği güçle pandemi mücadelesini kararlılıkla yürüttüklerini aktaran Koca, şöyle devam etti:
“Her alanda olduğu gibi sağlıkta da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanında olmak, Kıbrıs halkıyla dayanışma içinde olmak önceliğimizdir. Bu dönemde, ambulans uçaklarımızı seferber ederek sağlık durumu ağırlaşan Kıbrıslı kardeşlerimizin tedavilerine ana vatanda devam ettik. Pandemi döneminde tüm ülkelerce temininde sıkıntı çekilen maske, tulum gibi koruyucu malzemeler ile ilaçlar ve solunum cihazları ihtiyacını gidermeye çalıştık. Ambulans takviyesi yaptık. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 500 yataklı olarak planlanan Lefkoşa Hastanesinin proje ihalesi 9 Ekim’de yapıldı. Yapım ihalesi kısa sürede tamamlanarak inşaatına başlanacaktır. Bu süre zarfında arazinin imar, mülkiyet ve altyapı sorunları da çözülecektir. Modern mimari anlayışı ile tasarlanmış, her türlü tanı, teşhis ve tedavi birimlerini bünyesinde barındıran, Kıbrıs Türk halkına hak ettiği konforu yaşatarak sağlık hizmetinin sunulacağı bir hastane olacaktır.”
Bakan Fahrettin Koca, kısa sürede tamamlanmış olan Acil Durum Hastanesinin açılışını gerçekleştirdiklerini, İstanbul’un iki yakasında açılan acil durum hastanelerinin üçüncüsünün KKTC’de açıldığını söyledi.
Koca, “Bu hastaneler, sadece özel durumlarda kapısını açıp sonra devre dışı olan mekanlar olarak tasarlanmadı. Salgın, deprem ve afet dışında da hizmet vermeye devam edecek kalıcı hastaneler olarak inşa edildi. Yoğun bakım ve palyatif bakım hastaları için önemli bir imkan sağlıyor. İleri düzey ameliyatlar ve girişimsel kalp müdahaleleri yapılabilecek, inme merkezi olarak faaliyet gösterecektir” dedi.
“Müstesna yapı taşları olacaktır”
Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi'nin hemen yanında, yaklaşık 20 bin metrekare yüzölçümlü arazi üzerine kurulu, 13 bin 288 metrekare kapalı alanlı bu hastanenin, 24 yoğun bakım yatağı, tek kişilik odalarda 64 hasta yatağı ve 12 acil müşahede yatağı olmak üzere toplam 100 yataklı olduğu bilgisini veren Koca, hastanede 6 ameliyathane ile yeterli laboratuvar ve görüntüleme imkanları bulunduğunu, 2 röntgen, 2 ultrason cihazı, 1 tomografi, 1 MR ve 1 anjiyo cihazı planlandığını söyledi.
Bakan Koca, “Bu hastanelerimiz, KKTC’nin sağlık sistemini güçlendiren müstesna yapı taşları olacaktır. Her iki sağlık tesisinin de Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin sağlık ihtiyaçlarını karşılama konusunda önemli bir hizmeti ifa edeceğine inanıyorum” diye konuştu.
Hastane açılışına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve eşi Sibel Tatar, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM Başkanvekili Celal Adan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyeleri İsmail Kahraman, Mehmet Ali Şahin, Bülent Arınç, Köksal Toptan, Cemil Çiçek, AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da katıldı.