Oysa bir yıl boyunca korunmadan düzenli ilişkiye giren ve çocuk sahibi olamayan çiftlerin, kısırlık nedenlerinin % 35’inin kadından, % 30’unun erkekten, % 15’nin ise bilinmeyen sebeplerden kaynaklandığı belirtiliyor.
Çocuk sahibi olamayan kadın ve erkeklerin yüzdelik oranlarının birbirine yakın olmasına rağmen, toplumsal baskının özellikle kadınlara yapıldığını belirten Avrupa Tüp Bebek ve Kadın Sağlığı Merkezi Doktorlarından Op. Dr. Serhat Partalcı, kadının çok değerli olduğunu ve döllenme sürecinde kadının büyük sorumluluk taşıdığını belirtiyor. Gebelikte kadının, yumurtayı üreten, yumurtayı transfer eden, yumurtayı tutan daha çok sistemleri olduğunun altını çiziyor. Kısırlığı ve nedenlerini karşılaştırmalı olarak açıklıyor.
Op. Dr. Serhat Partalcı, erkeğin spermlerinin döllenme işlemini yapabilmesi için en az 20 milyon civarında olması gerektiğine değiniyor. Bu sayıda üretilen spermlerin bozuk olmasının (hareketsiz veya şeklinin değişik olması) yumurtaya ulaşmayı engellediğini ve gebelik oluşturmaya yeterli olmadığını belirtiyor. Dr. Partalcı; erkek kısırlığı nedenlerinin sperm sayısı ve kalitesinin kötü, kanallarının tıkalı olması nedeniyle oluştuğunu söylüyor. Kısırlık oluşturan faktörlerin ise; herhangi bir yaşta geçirilen iltihabi ve ateşli hastalık, hormonal bozukluklar, çevresel faktörler, kanser tedavisi için kullanılan ışın ve ilaçlar olduğunun altını çiziyor.
Op. Dr. Serhat Partalcı; kadın kısırlığının, erkeğe göre daha fazla sebebinin bilindiğini söylüyor. En sık görülen kısırlık nedeninin yumurtlama bozukluklarından kaynaklandığını belirtiyor. Tüplerin tıkalı olması yumurta ve spermin buluşmasını engelliyor. Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar ve tüplerin fonksiyonel bozuklukları kısırlığa neden oluyor. Rahim içini döşeyen dokunun (Endometriyum) rahim dışında gelişmesi ve yumurtalıklara yerleşerek kist oluşturması gebeliği önlüyor. Rahim ağzının yetersizliği, doğumsal bozukluklar, yapışık olması ve tümörler hamileliğin önündeki en önemli etkenleri oluşturuyor.
Op. Dr. Serhat Partalcı; bütün bunların yanı sıra kadın ve erkek için her şey yolunda görünse bile günümüzde tıbbın olanakları ile henüz nedeni belirlenemeyen kısırlık olduğunu söylüyor. Nedeni açıklanamamış kısırlık olgularında rol oynayan etkenlerin psikolojik olabileceğini özellikle stresin kadın üreme sistemi ve hormon dengesi üzerinde olumsuz etkiler yapabileceğinin altını çiziyor. Evlenen çiftler bir yıl boyunca düzenli ilişkiye girmelerine rağmen doğal yolla çocuk sahibi olamıyorsa, mutlaka bir uzmana başvurmaları gerektiğini tavsiye ediyor.