• BIST 9367.77
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • Ankara 11 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Bursa 8 °C
  • Antalya 14 °C
  • İzmir 17 °C

"Kırık Kalpler Sendromu" en çok kadınları vuruyor

"Kırık Kalpler Sendromu" en çok kadınları vuruyor
Stres, abartılı sevinç ve üzüntü sonucu, göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı gibi kalp krizi tablosuna benzer şikayetlerle ortaya çıkan geçici kalp hastalığı "Kırık Kalpler Sendromu" en çok kadınları etkiliyor.

HATİCE ŞENSES - Stres, abartılı sevinç ve üzüntü sonucu, göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı gibi kalp krizi tablosuna benzer şikayetlerle ortaya çıkan geçici kalp hastalığı "Kırık Kalpler Sendromu" en çok kadınları etkiliyor.

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dr. Siyami Ersek Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Kardiyoloji Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Ahmet Taha Alper, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sendromun ilk kez 1990 yılında Japonya'da tanımlanmış bir kalp hastalığı olduğunu söyledi.

Hastalığın nedeninin tam olarak bilinmediğini ancak üzüntü halleriyle ilişkilendirilerek "Kırık Kalpler Sendromu" olarak adlandırıldığını vurgulayan Alper, sendromun sadece üzüntü durumunda değil, abartılı sevinçlerde de ortaya çıkabildiğini söyledi.

Prof. Dr. Alper, "Sendrom, genellikle ağır stresli durumlarda, abartılı sevinçlerde gelişebilen geçici kalp rahatsızlığıdır. Ciddi fiziksel hastalıklar veya cerrahi operasyonlar sonrasında da gelişebilmektedir." diyerek, şöyle devam etti:

"Hastalar genellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı gibi kalp krizi tablosuna benzer şikayetlerle hastaneye başvurmaktadır. Bu nedenle ilk etapta kalp kriziyle karıştırılmaktadır. Kan tahlilleri ve EKG bulguları hastalığın tipik bir kalp krizinden ayırımında yeterli olmamaktadır. Tanı konulurken, kalbin hastalık sırasında ortaya çıkan tipik görüntüsünün tespiti önem teşkil ediyor. Bu görüntüyü anjiyografi sırasında karıncıklara (ventrikül) opak madde vererek ya da ekokardiyografi ile tespit etmek mümkündür."

- "Hastaların çoğunluğunu menopoz dönemindeki kadınlar oluşturuyor"

Kalp krizi ön tanısıyla başvuran hastaların yüzde 1-2'sinde bu hastalığın tespit edildiğine dikkati çeken Alper, hastaların çok büyük çoğunluğunu menopoz dönemindeki kadınların oluşturduğunu ancak genç yaşlarda da sendromunu görülebileceğini ifade etti.

Prof. Dr. Alper, semptom ortaya çıktığında kalp kasının önemli bir kısmının aniden görevini yapamaz hale geldiğini ve hastada kalp yetersizliği durumunun gelişebildiğini ifade ederek, şunları kaydetti.

"Bu nedenle öncelikle kalp yetersizliğinin tedavisi önemli. Hastalığın kendisine özel, kesin belirlenmiş bir tedavi şekli bulunmamakla birlikte, B-bloker olarak adlandırılan kalpte stres hormonunun bağlanmasını engelleyen ajanlar ve pıhtı oluşumunu önlemek amacıyla kan incelticiler sıklıkla tedavisinde kullanılmaktadır. Kalp krizleriyle kıyaslandığında hastalığın seyri çok daha sorunsuzdur. Birçok hastanın kalp fonksiyonları zaman içinde kendiliğinden düzelir. Ancak hastaların yaklaşık yüzde 10'unda hastalığın tekrarlaması söz konusu olabilir. Bu nedenle, düzenli kontroller önem arz ediyor." 

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 2708 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim