Hatalı beslenmeden dolayı ilaç, diyet ve tıbbi tedavilere yöneliyor. Bu durumda hem kişinin hem devletin bütçesi zarar görüyor
Son 20 yıl içerisinde şişmanlık hem çocuklarda hem de erişkinlerde eşzamanlı olarak tüm dünyada arttığını görüyoruz. Şişmanlığın ciddi, geniş kitleleri kapsayan, küresel, topluma dayalı halk sağlığı yaklaşımlarını gerektiren önemli bir sorun olduğunu unutmamalıyız. Dünya Sağlık Örgütü eğer toplumlarda şişmanlığın önlenmesi açısından önlem alınmaz ise 2010’da nüfusun yüzde 20’sinin yaklaşık 150 milyon kişi, çocuk ve ergenlik dönemindeki gençlerde ise yüzde 10’u yani yaklaşık 15 milyonunun şişman olduğu belirtiliyor. Şişmanlığın ekonomik boyutunu 2 şekilde düşünmek gerek. Biri bireyin yiyeceği ayırdığı bütçe diğeri şişmanlığın tedavisi için harcanan tedavi, ilaç, diyet ürün kullanımının yıllık maliyettir.
TEDAVİ BÜTÇENİN YÜZDE 6’SINI ALIYOR
Çünkü şişmanlığın oluşmasında temel ölçütlerden biri enerji yoğunluğu yüksek, yağlı ve şekerlendirilmiş yiyecek ve içeceklerin yenilmesi ile günde bireyin harcaması gereken kaloriden daha fazla kalori alarak neden olmasıdır. Besin sektörü sağlığı korumak yerine insanların zaafları olan tuzlu, kalorili, yağlı ve sağlıksız yiyecek ve içecek tüketmeye devam ediyor. Bazı önemli istatistikler yiyecek ve içecek sektöründe yapılan besinleri tüketirken nasıl bir kilo artışına neden olduğunu açıkça göstermektedir. Araştırmaya göre günde 500 ml. kadar şekerli herhangi içecek tüketen birinin 2 ayda ortalama sadece bu içecek tüketimine bağlı olarak 1.1 kg alıyor. AB, raporlarına göre yıllık harcamaların yüzde 6’sı şişmanlığın tedavisine harcanıyor.
YÜRÜYÜŞ YAPMAK BEDAVA
Ülkemizde 2004’te besin veya diyet takviyesi adı altında başlanan bu sektör yaklaşık 15 milyon dolar iken 2006’da 100 milyon doları aştı.Oysa şişmanlıktan korunmanın sıfır maliyetli, bol kazançlı metotları da var. Mesela sadece yürüyüş yapmak sağlık harcamalarında 500 dolarlık yıllık azalmaya neden olmaktadır.
ZAYIFLAMAK İÇİN EKONOMİK İPUÇLARI
• Her gün en az 45 dakika orta tempolu yürüyüş yapın veya haftada 3 kere 30 dakika yüzün.
• Düşünerek yemek yemeğe özen gösterin. Yemeğe oturmadan önce gün içerisinde neler yediğinizi düşünün ve besinlerinizi çeşitlendirin. Az yemeğe gayret edin.
• Market alışverişlerinizde ihtiyacınız olan besinlerin listesini tutarak haftalık alın.
• Evinizde yemek hazırlarken yenecek kadar günlük yemek pişirin.
• Stresi kontrol altına almak için bir hobi edinin ve stresinizi yemek ile gidermeyin.
• Günde 3 ana öğün ve en az 1 ara öğün olacak şekilde toplam 4 öğünde yemek yemeği planlayın.
• Alkol almamaya özen gösterin.
• Normal kilo aralığında olmaya özen gösterin.
• Gereksiz yere diyet ürün, vitamin-mineral ve diyet destekleyicisi almayın.
• Her ay bel ve basen çevresi ölçün.
Selahattin Dönmez
Star Gazete