Meşude ERŞAN
Trakya Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği Bölümü öğrencisi Dilek Özçelik, 15 Nisan 2013 günü dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın Trakya gezisi kapsamında gittiği Edirne’de, kullandığı kanser ilaçlarının temini için kendisinden yardım istemişti. Bakan Bayraktar’ın cebine bir miktar para koyması üzerine de “Ben dilenci değilim. İnsanlık konusunda bir kez daha hayal kırıklığına uğradım. Görüyorum ki çaresizliği hiç tatmamışsınız hayatınızda” diyerek parayı iade etmiş ve ağlayarak uzaklaşmıştı.
YÜREKLERİ DAĞLAMIŞTI
Dilek Özçelik’in bu sözleri o dönem büyük yankı uyandırmıştı. Çıkan haberlerin ardından Dilek’in bulamadığı ilaçlar temin edilmiş ve hastanede tedavi altına alınmıştı.
Hastalığı nedeniyle eğitimine devam edemeyen Dilek Özçelik, Tekirdağ’ın Saray ilçesinde ailesiyle birlikte yaşıyordu. Durumu ağırlaşınca hastaneye kaldırıldı. Ancak Dilek, yapılan tüm müdahaleye rağmen yaşam mücadelesini kaybetti ve Saray’da toprağa verildi.
ÜÇ GÜNDE KAYBETTİK
“Tedavisi hem Edirne’deki Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi hem de Ankara’daki onkoloji hastanesinde devam ediyordu. Son zamanları Ankara’daki hastanede geçti. Aniden ateşlendi. Doktor müdahalesine ve tüm desteklere rağmen 3 günde kaybettik maalesef. Kanser hücreleri bütün vücuda yayılmış. O olaydan sonra (Bakandan ilaç istemesi) tedavi konusunda sıkıntı çekmedik. Sağlık Bakanlığı’ndan biz yardım talebinde bulunmuştuk onlar da yardımcı oldu. Maddi ve manevi desteği eksik etmediler.”
Eski bakan Erdoğan Bayraktar’ın, Dilek Özçelik’in eline para sıkıştırması büyük tepki almıştı.
Trakya Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği Bölümü’nde okurken hastalığı nedeniyle okulunu donduran Özçelik’in en büyük hayalinin öğretmenlik olduğunu belirten amca, “Çocukları çok seviyordu. Bütün arzusu öğretmen olmaktı. Böylece çocuklarla iç içe olabilecekti. Daha ileride de de anne ve babasını hacca göndermeyi istiyordu” dedi.
İKİ KEZ NAKİL YAPILDI
Amca İzzet Özçelik de Dilek’e önce kendisinden sonra ablası Zühre’den kök hücre nakilleri yapıldığını anlatarak “Geçen yıl iyiydi. Hatta 2-3 ay okula da gelebildi. Rahatsızlanınca Ankara’ya gittiler” dedi. Babası Nevzat Özçelik’in odun keserken elini yaralaması üzerine Dilek’in kendisini görmek için hastaneden izin alarak Tekirdağ’daki evlerine geldiğini söyleyen Özçelik, “Babasının kazasına çok üzülmüştü. Görüp yine Ankara’ya, hastaneye döndü” dedi.
‘ŞİMDİ ARAYAN SORAN ÇOK...’
DİLEK Özçelik’in babası Nevzat Özçelik, kızının birçok kanser hastasının ilaç almasına vesile olduğunu ifade ederek onunla gurur duyduğunu söyledi. Baba şöyle konuştu: “Benim kızım kendini çok iyi yetiştirdi. Hastalığı sırasında bile eğitimini sürdürmeye çalıştı. Sağlığı elverseydi staj yapıp İngilizce öğretmeni olacaktı. Kanser hastalığından direnci düştü. Akciğerlerindeki rahatsızlıktan sonra solunum yetmezliğinden kaybettik. Kızımla gurur duyuyorum. Şimdi arayan soran çok oluyor ama ben evladımı kaybettim. Şimdiye kadar neredeydiler?”
