"Kanser, bir çok türü bulunan, kontrolsüz çoğalan hücrelerin normal hücreleri öldürmesi sonucu ortaya çıkan, vücuttaki tüm doku ve organlarda gelişim gösterebilen ve ülkemizde her yıl yaklaşık 150 bin kişinin yakalandığı tahmin edilen, sebebi bilinen ölümler arasında kardiyovasküler hastalıklardan sonra 2. sırada yer alan önemli bir halk sağlığı sorunudur" diyen Diyetisyen Gülsüm Uyanık, gerek iş gücünde yol açtığı ağır kayıplar, gerekse yüksek tedavi maliyetleri nedeniyle kanser hastalığının her geçen gün hepimizin hayatına daha fazla karıştığını belirtti.
Kanser hastalığının kalıtımsal faktörler, alkol, sigara, çevre kirliliği, radyoaktif bileşenler gibi birçok farklı faktörden etkilendiğini belirten Uyanık, ancak teşhis konulan kanser vakaları gözlemlendiğinde kanserin nedeni olarak sayılabilecek yüzlerce faktör arasında en önemlisinin sağlıksız beslenme ve hayat tarzı olduğunu vurguladı.
"Besinler kanser önleyici bileşen içerebilmelerinin yanı sıra kanser yapıcı özellikte bazı maddeleri de barındırabilirler. Özellikle pişirme ve saklama koşulları, kansere yol açabilecek zararlı madde oluşumuna neden olması bakımından son derece dikkat edilmesi gereken hususlardır." Diyen Dyt. Uyanık, kanserden korunmak için alınabilecek beslenme önlemleri şöyle sıraladı:
"Öncelikle besin çeşitliliğinin sağlanması vitamin ve minerallerin yeteri kadar alınmasını sağlayacağından kansere karşı korunmada alınabilecek ilk önlem farklı renkte besinler tüketmektir."
- Yemeklerde kızartma ve kavurma işlemlerinden uzak durulmalı, yanmış yağlar tüketilmemeli, sebzeler kavurma işlemine tabi tutulmadan çiğ olarak pişirilmelidir. Et yemeklerine ya da etli pişirilen sebze yemeklerine ayrıca yağ kullanılmamalıdır.
- Yemeklerde sıvı yağlar tercih edilmeli, yağlar ışık almayan, serin ve kuru bir ortamda ağzı kapalı bir şekilde muhafaza edilmelidir. Katı yağlardan uzak durulmalıdır.
- Kızartma yapılacaksa yağ 2 kereden fazla kullanılmamalı, kızartma işleminden sonra süzülerek cam bir kavanozda ağzı kapalı vaziyette buzdolabında saklanmalıdır.
- Kömürde ya da mangalda pişirilen etler ateşe çok yakın bir mesafede tutulmamalı, ekmek kızartırken renkte kararma olmamasına özen gösterilmelidir.
- Bütün meyve ve sebzeler mevsiminde tüketilmeli, uygun koşullarda ve uygun kaplarda saklanmalıdır. Kabuğu soyulan meyve ve sebzeler uzun süre bekletilmemelidir.
- Beyaz et tüketimine ağırlık verilmeli, özellikle omega-3 kaynağı olarak bilinen balık en az haftada 2 kez tercih edilmelidir.
- Kuru baklagiller ve kepekli tahılların tüketimine özen gösterilmelidir.
- Plastik yoğurt kapları, et ya da tavuk gibi besinlerin satışa sunulduğu sırada kullanılan köpük kaplar başka yiyeceklerin muhafazası için kullanılmamalı, ayrıca et ürünleri için kullanılan doğrama tezgahları meyve-sebzeler için kullanılmamalıdır.
- Tuz tüketimi azaltılmalı, salam, sosis, sucuk vb. gibi yüksek miktarlarda tuz içeren işlenmiş ürünlerin tüketiminden kaçınılmalıdır.
- İçeriği bilinmeyen yiyecekler kesinlikle tüketilmemelidir.
- Fiziksel aktivite artırılmalı, her gün mutlaka yürüyüş veya egzersiz yapılmalıdır.
- Sigara ve alkol kesinlikle tüketilmemelidir.