Özel Sani Konukoğlu Hastanesi tarafından düzenlenen halka açık konferanslar kapsamında, Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Ahmet Orhan Gürer, ``Meme Hastalıkları ve Tedavisi`` konusunu anlattı.
Meme kanserinin kadınlarda en sık görülen kanserler arasında birinci sırada yer aldığını hatırlatan Gürer, ``Meme kanseri, kadınlarda görülen kanserlerin yüzde 32`sini, kadınlarda kanser ölümlerinin yüzde 19`unu oluşturur.`` dedi.
20 yaşından itibaren her kadının aylık olarak muayene olmasını öneren Gürer, erken tanının çok önemli olduğunu, bundan dolayı 40 yaşından sonra memenin mamografi ile değerlendirilmesi gerektiğine dikkati çekti.
Meme kanserinin risk faktörlerine de değinen Gürer, ``İleri yaş, şehirde yaşam, yüksek sosyo - ekonomik seviye, ailede meme kanseri öyküsü, hiç doğum yapmamış olmak, uzun süreli emzirmeme, göğüs kafesi ışınlanması, bir memede kanser anamnezi, erken menarj ve geç menapoz risk faktörleridir.`` diye konuştu.
Meme kanserinin en etkili tedavisinin erken tanı olduğunun altını çizen Gürer, şu bilgileri verdi:``Erken tanı sonrası en etkili tedavi cerrahi yöntemdir. Yüksek dereceli tümörlerde ise kombine tedaviler (hormon tedavileri, kemoterapi, cerrahi ve radyoterapi) yapılır. İyi huylu meme hastalıklarında fibroadenom en sık görülen iyi huylu tümörlerdir. Menapozdan sonra görülmezler. Tedavide takip, cerrahi ve kriyoablasyon (dondurma yöntemi) uygulanır. Memenin kistik hastalığı, en sık görülen patolojik oluşumlarıdır. En sık şikâyetler meme ağrısı, memede kitle, nodülarite oluşumu ve meme başı akıntısıdır. Ağrı kesiciler ağrının giderilmesinde etkilidir. Şiddetli vakalarda hormon tedavilerinin yeri vardır. Kafeinli gıdaları (kola ve kahve) kısıtlamak, günlük E Vitamini alımı, margarin gibi doymuş yağlardan fakir diyet ağrının azalmasında etkilidir.``
Gürer, sunumunun ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.