• BIST 9663.42
  • Altın 2968.283
  • Dolar 35.213
  • Euro 36.6812
  • Ankara 8 °C
  • İstanbul 14 °C
  • Bursa 14 °C
  • Antalya 11 °C
  • İzmir 16 °C

Kan şekeri yüksekliğinde Karbonhidratlar aklandı

Kan şekeri yüksekliğinde Karbonhidratlar aklandı
Geçmişte şekerli yiyeceklerin kan şeker düzeyini ani yükseltip sonra düşürdüğüne inanılırdı. Ancak son yıllarda yapılan çalışmalar, kan şeker düzeyini etkileyen çeşitli etmenler ...

Geçmişte şekerli yiyeceklerin kan şeker düzeyini ani yükseltip sonra düşürdüğüne inanılırdı. Ancak son yıllarda yapılan çalışmalar, kan şeker düzeyini etkileyen çeşitli etmenler olduğunu ve durumun obezite, diyabet, kalp hastalıkları, sporcu beslenmesi ve antrenman öncesi yenilen yiyecek tüketiminde önemli olduğunu ortaya koydu.

Mısır yerine kepek ekmeği

Yiyeceklerin kan şeker düzeyine etkisi ‘glisemik indeks’ ile değerlendirilir. Karbonhidratlı yiyecekler tüketildikten sonra kan şeker (glikoz) düzeyi yükseltip sonra azaltır. Bu fenomen ‘glisemik yanıt’ olarak bilinir. Glisemik yanıtı pek çok faktör etkiler. Örneğin yiyeceklerdeki şeker tipi nişasta içermesi, pişirilme yöntemi, protein ve yağ miktarı glisemik yanıtı etkiler. Ayrıca kişisel metabolik farklılıklar, karbonhidrat tüketim zamanı da glisemik yanıtı etkiler.

Kompleks karbonhidratlar yavaş sindirilerek kan şekerini düzenli artırır. Fakat nişastalı yiyeceklerin çoğu hızlı sindirilip emildiği için glisemik indeksi yüksek olarak sınıflandırılır. Diğer yandan orta düzey şekerli yiyecekler düşünülenin aksine kan şekerini dramatik olarak artırır. Sukroz içeren yiyecekler düşük orta glisemik indeks sınıflamasına girer. Glisemik indeks optimal sporcu performansı için de önemlidir. Glisemik indeksi orta ve yüksek yiyecekler müsabakadan hemen sonra tüketildiğinde enerji depolarının yenilenmesi glisemik indeksi düşük yiyeceklerden daha hızlıdır. Glisemik indeksi düşük olan yiyeceklere erişte, makarna, bezelye, elma, elma suyu, armut, portakal, portakal suyu, üzüm, düşük yağlı yoğurt, kepekli ekmek, kuru fasulye, çikolatayı örnek verebiliriz. Muz, meyve suları, tatlı mısır, şekerin glisemik indeksi orta düzeydedir. Glisemik indeksi yüksek olan yiyecekler ise beyaz ekmek, pirinç, fırın patates, mısır gevreği, bal ve haşlanmış patatestir.

Tatlı bağımlılık yapıyor mu?

Şeker bağımlılığı ‘tatlıya düşkünlüğü’ açıklamak için kullanılır. Bağımlılık ne şekere ne de diğer karbonhidratlara karşı gelişir. Alışkanlık (bağımlılık) yapan öğelere vücut daha fazla gereksinim duyar ve bu gereksinimi karşılamak için daha fazla tüketir. Bu öğeler tüketilmediği zaman da istenmeyen yan etkiler oluşabilir. Kişiler tatlı yiyeceklerden hoşlanabilir, tüketmek isteyebilirler. Fakat bu istek gereksinimi karşılamak için daha fazla tüketmek şeklinde değildir. Ayrıca bulunmadığı zaman gerçek fiziksel yetersizliğe bağlı sorunlar yaşanmaz. Çünkü organizmaya şeker; meyve, çay gibi yiyecek ve içeceklerle de alınabilir. Fakat çoğu kişi, şekerli yiyecek tüketmemenin olumsuz etkileri olduğunu düşünür. Yeni doğanlarda acı, ekşi, tuzlu tatlara göre tatlı besinlere daha çabuk cevap verebilir, tatlılar yemek yemenin zevkini artırır.

Selahattin DÖNMEZ
[email protected]



Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 5368 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim