Sağlık Bakanlığı'nca hazırlanan ve kamu hastanelerinin "işletme" mantığıyla çalıştırılmasını gündeme getiren "Kamu Hastane Birlikleri Pilot Uygulaması Hakkında Kanun Tasarısı" 1 Kasım 2007 Perşembe günü Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu'nda görüşülecek. Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi, Kamu Hastane Birlikleri tasarısı, GSS ve tam gün uygulamalarını içeren bir acil eylem planı oluşturmak amacıyla tabip odaları başkanlarını Ankara'ya çağırdı.
Kamu Hastane Birlikleri Pilot Uygulaması Hakkında Kanun Tasarısı, Sağlık Bakanlığı'nın sağlık hizmeti sunumundan çekilmesini ve hastanelerin şimdiki yönetim yapısından farklı olarak "finansal yeterliliği de göz önünde bulundurulan" kişiler tarafından yönetilen, özerk bütçeli, "otelcilik hizmeti" veren işletmeler haline getirilmesini öngörüyor. Tasarı hastane yönetimini değişik kurumların belirleyeceği temsilcilere bırakıyor. Bunlar arasında ticaret odası temsilcisinin bulunması dikkat çekiyor.
Tasarıda yer alan düzenlemelere göre, Sağlık Bakanlığı'na bağlı ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumları, yapılacak değerlendirme sonuçlarına göre Bakanlığın teklifi ve Bakanlar Kurulu kararı ile kamu tüzel kişiliğine haiz, özel bütçeli, Bakanlığın ilgili kuruluşu statüsünde işletmeye dönüştürülecek. Sunulan hizmet büyüklüğüne göre, aynı ilde birden fazla işletme kurulabilecek. Yine Bakanlığın belirleyeceği birden fazla işletme bir araya gelerek "işletmeler birliği" oluşturabilecekler. İşletmeler birliğinin başkan ve başkan yardımcısı da yine Bakanlık tarafından görevlendirilecek. İşletme yönetiminde yer alacak pozisyonlar için toplam 6 bin 820 serbest kadro belirlendi. Ayrıca mevcut yöneticilerin pozisyonları düşüyor. Bu durum yeni ve büyük bir kadrolaşmaya zemin hazırlıyor.
"İşletme"lerde istihdam edilecek memur ve sözleşmeli personel sayısı "işletme" yönetim kurulunun görüşleri alınarak her yıl yine Bakanlıkça tespit edilecek. Böyle bir düzenlemeye neden gerek duyulduğuyla ilgili olarak, tasarının genel gerekçesinde, özellikle yataklı tedavi kurumlarının sağlık hizmetlerinin yanında "otelcilik hizmeti" de sunan yapılar olduğu için bunların sevk ve idaresinin de "işletmecilik" esaslarına göre düzenlenmesi gerektiği ileri sürülüyor.
Kamu sağlık hizmeti sunumundan çekiliyor
Tasarının genel gerekçesinde, her türlü yetkinin Sağlık Bakanlığı elinde toplanmasının ve kararların merkezden alınmasının, kararların yürütülmesini ve uygulanmasını geciktirdiği, bunun da hizmeti aksattığı savunuluyor. Sağlık alanında son dönemde yapılan düzenlemelerle, "hizmet sunumu" ile "finansman"ın birbirinden ayrılmaya çalışıldığının anımsatıldığı genel gerekçede, tasarının bu sürecin tamamlayıcısı olduğu ifade ediliyor. Bu bağlamda Sağlık Bakanlığı'nın hizmet sunumundan çekileceği, "asli görevlerine" döneceği ve yeniden yapılanmasının gündeme geleceği belirtiliyor. Özetle, bu tasarıyla kamu yani devlet sağlık hizmeti sunumundan tümüyle çekiliyor.
İnsan kanı hastane gelirleri arasında
Tasarının dikkat çekici yanlarından birini "birliğin gelirleri" bölümü oluşturuyor. "İnsan kanı" satışı birliğin gelirleri arasında sayılıyor. "Gerektiğinde" devlet bütçesinden katkı yapılabileceği belirtiliyor ancak bu "gereklilik hali"nin ne olduğu tanımlanmıyor. Tasarı birliklerin sağlık hizmetini satın alabilmesine de olanak tanıyor. Bu durum Türk Tabipleri Birliği'nin en temel itirazları arasında yer alıyor. Bugüne kadar sağlık hizmetinin dışarıdan satın alınmasına ilişkin düzenlemeler zaman zaman yaşama geçirilmeye çalışılmış ancak Danıştay tarafından iptal edilmişti.
Vatandaşa sağlık hizmetine ulaşma zorluğu
Tasarı, "kar-zarar" anlayışına göre çalışacak işletmelerden vatandaşların yararlanabilmelerini güçleştirecek. Sağlık çalışanları ise sağlık hizmetinin gereklerine göre değil, işletmenin çıkarlarına göre çalışmak zorunda kalacaklar. Bu durum sağlık hizmetinin niteliğini olumsuz etkileyecek.
TTB'den acil eylem planı hazırlığı
Türk Tabipleri Birliği, sağlık alanını bütünüyle piyasaya ve özel sektöre açan Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın bir parçası olan tasarının yasalaşmasına karşı çıkıyor. Genel Sağlık Sigortası ve tam gün uygulamalarının da gündemde olduğu bugünlerde, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi acil bir eylem planı oluşturmak üzere oda başkanlarını Ankara'ya çağırdı. Bu kapsamda, siyasi parti temsilcileri ve hekim milletvekilleriyle görüşülecek.