Yeni yıldan herkesin dileği aynı: Mutluluk, başarı, huzur ve sağlık. Bunları diliyoruz. Ancak bunları gerçekleştirmek için attığımız bir adım var mı? Özellikle kalp damar hastalıklarının ölüm oranlarında birinci sıradaki yerine başka hiçbir hastalığa bırakmadığı bir ülkede yaşıyoruz. Ama kalp sağlığımız için ne yapıyoruz? Uzman Kardiyolog Doç. Dr. Yılmaz Güneş’le kalp sağlımızı ve yeni yılda korumak için yapmamız gerekenleri konuştuk.
Ülkemizde kalp damar hastalıklarının sıklığının giderek arttığının ve genellikle 40-50 yaş grubunda görülen kalp krizi yaşının giderek düştüğünün altını çizen Doç. Dr. Güneş; ‘Toplumumuzda kalp damar hastalıkları görülme sıklığı giderek artan bir tehdit unsuru olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla kalp damar hastalıklarını oluşturacak risk faktörlerini uzun soluklu olarak önlememiz gerekiyor. Ne yazık ki çok oturan bir toplumuz. Dolayısıyla az yiyip çok yürümemiz, yaygın ama bir o kadar da kötü bir alışkanlık olan sigarayı bırakmamız gerekiyor. Çünkü pek çok hastamız, tansiyon kolesterol gibi risk faktörleri normal olmasına rağmen, sigara içtiği için kalp kriziyle karşımıza gelebiliyor. Sigara içilmesinin mutlak şekilde önlenmesi lazım.
KİMLER RİSK ALTINDA?
40 yaşının üzerindeki herkesin mutlaka bir kardiyak check-up’tan geçmesinde fayda görüyoruz. Ancak ailesinde risk faktörü olanların (kalp krizi geçiren, damar hastalığı olan, by-pass olmuş, damarlarına stent konulmuş olanlar ve tüm bu risk faktörlerini, anne tarafından 55 baba tarafından 55 yaşının altında yaşamış olanlar) 20’li 30’lu yaşlarda mutlaka kolesterol düzeylerine baktırmalarını tavsiye ediyorum. Bu şekilde uzun vadede önlenebilecek risk faktörleri var mı değerlendirebiliyoruz. Saydığımız tüm bu risk grubunda olanlar yaşam tarzlarına daha fazla dikkat etmeliler.
KALP SAĞLIĞINIZI KORUMAK İÇİN
* Her şeyden az miktarda tüketin.
* Yediğinizi yaktığınızdan eminseniz yiyebilirsiniz (Daha az yemek daha çok aktivite).
* Sigarayı bırakın.
* Düzenli bir şekilde en az her gün yarım saat yürüyüş yapın (Daha fazlasının da sakıncası yok).
* Akşam geç saatlerde yemek yemeği bırakın.
* Daha çok meyve ve sebze ağırlıklı beslenin
* Hayvani gıdalardan mümkün olduğunca uzak durun.
* Katı yağları tercih etmeyin.
* Belli bir yaşın üzerindeyseniz sağlık kontrollerinizi kesinlikle ihmal etmeyin.
* İlaçlarınızı düzenli olarak kullanın.
* Risk grubundaysanız sağlık kontrolleriniz için 30 yaşını beklemeyin, daha erken davranın
* 30 yaşında en azından bir defa lipit panel, kolesterol, şeker ve kan yağınıza baktırın.
* Sağlıklıysanız bile en az 5 yılda bir kontrollerinizi tekrarlayın.
KALP KRİZLERİNİN HEPSİ DAMAR TIKANIKLIĞINDAN OLMAZ!
Özellikle erken yaşlarda görülen ve kalp krizi olarak adlandırılan ölümlerin hepsinin nedeni aslında damar tıkanmasına bağlı kalp krizi değildir. Özellikle 30 yaşından önce atletik sporcularda daha fazla görülen ani ölüm sebebi kalp kasındaki kalınlaşmayla seyreden ‘hipertrofik kardiyomiyopati’ adını verdiğimiz hastalıktır. Bunun dışında ani ritim bozukluklarına yol açan ve doğuştan olan çeşitli kalp hastalıkları da mevcuttur. Bunların çoğunda ani ölüm ventriküler fibrillasyon adını verdiğimiz bir ritim bozukluğuna bağlıdır. Bu ritim bozukluğu olduğu zaman; dakikalar içinde hastaya müdahale edemezseniz beyin ölümü gerçekleşir. Buna rağmen genç yaşlarda da damar tıkanmasına bağlı kalp krizleriyle çok nadir olmakla beraber karşılaşıyoruz. Benim karşılaştığım aterosklerotik damar tıkanmasına bağlı en genç yaş 19’dur.
GECE GEÇ YEMEK AFETTİR!
Kalp yetmezliği, hipertansiyonu olan hastaların özellikle tuzlu yemekten kaçınmaları gerekiyor. Birbirine eşlik eden hastalıklarda daha dikkatli davranılması gerekiyor. Kalp hastasıysanız aşırı yemek yediğinizde, üstüne bir de aşırı miktarda alkol alırsanız tansiyonun çok düşmesi ya da çok yükselmesiyle karşı karşıya kalırsınız. Örneğin, tansiyon hastasıysanız, yılbaşı gecesi kabak çekirdeği ile başlangıç yaptınız ve ana yemeğe geçtiğinizde bir de üzerine turşu yediniz. Tansiyonunuz 20’nin üzerine çıkar. Cips, kuruyemişler bunlar tuzdan çok zengin olan besinlerdir. Bu besinlerin çok dikkatli tüketilmesi gerekiyor. Gece geç yemek afettir diye bir ifade kullanmak herhalde doğru olur. Gece tok bir mideyle yatmak, özellikle altta yatan kalp damar hastalığı, kalp yetmezliği olanlarda gece yarısı vücut su miktarının artmasına, kalp yetmezliğinin alevlenmesine veya kalbin iş yükünün artmasına neden olur. Damar hastalıklarına bağlı kalp krizi ve kalp krizi öncesi durumların aşikar hale gelmesine yol açabilir. O yüzden aşırı miktarda yemekten uzak durulmalıdır.
BUNLARI EKSİK ETMEYİN!
Kalp sağlığı açısından sebze meyve ağırlıklı bir diyet tavsiye ediyoruz. Akdeniz diyeti tabir edilen yeşillerden zengin; hayvani gıdalardan ve katı yağlardan fakir bir diyeti uzun yıllarca devam ettiren kişilerde kalp damar hastalıklarının daha az gözlendiği biliniyor. Ülkemizde de Marmara ve Ege bölgesinde diğer bölgelerimize göre damar sağlığının daha iyi seyrettiğini görüyoruz. Bu konuda en şanssız bölgeler ise et tüketim oranın çok yüksek olduğu Karadeniz ve Doğu Anadolu Bölgesi’dir.
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
* Toplumumuzda 35 yaşın üzerinde her 3-4 kadından 1’i; 4-5 erkekten 1’i hipertansiyon hastası fakat farkında değil. Çünkü hiç tansiyonunu ölçtürmemiş.
* Toplumumuzun 3’te 1’i de tansiyon hastası olduğunun farkında ama hastalığının öneminin farkına varmış değil.
* Farkında olanların da 3’te 1’i ilaç alıyor ama yeterli tedavi oranı çok düşük.
* Hipertansiyon hastalarının ancak %10’u etkin olarak tedavi oluyor.