AK Parti'nin seçim beyannamesindeki taahhütler arasında asgari ücretin Ocak'tan itibaren geçerli olacak şekilde 1,300 TL'ye çıkarılması da vardı.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar, asgari ücretin net 1,300 liraya yükseltilmesinin işverene kişi başı aylık 437 lira, özel sektöre ise toplam 16 milyar lira ilave maliyet oluşturacağını belirterek; işverenin bu yükü kaldırabilmesi için ödediği SGK priminde belirli bir süre için üç puan indirime gidilmesi gerektiğini söyledi.
Reuters'in haberine göre asgari ücretin 1,300 liraya çıkarılmasını desteklediklerini, ancak oluşacak ilave maliyete karşı işverenin desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Çağlar, "Asgari ücretin artması hem çalışana hem iç piyasaya can verir. Öte yandan borcunu düzenli ödeyen mükellefe asgari ücret üzerindeki SGK primi işveren payında üç puanlık indirim sağlanarak yüzde 12.5 oranı uygulanması işverene nefes aldırır" dedi.
Asgari ücretin net 1,300 liraya yükseltilmesinin işverene kişi başı aylık 437 lira ilave maliyeti olacağına işaret eden Çağlar; "Asgari ücretteki bu artışın özel sektöre toplam 16 milyar lira yıllık ek maliyeti olacağını tahmin ediyoruz. Tabi asgari ücret artınca, şirket içinde diğer çalışanlar da ücretlerine artış isteyecek. Yani gerçekte bu maliyetlerin daha üstüne çıkılacak. Zincirleme artışların getireceği yük çok fazla. Asgari ücrette elbette artış yapılsın. Ancak bu paranın harcama şeklinde piyasaya dönmesi bir süre alacaktır. Her KOBİ'ye de eşit derecede elbette dönmeyecek. Ayrıca dünyada rekabet üstünlüğümüzü de etkiler" dedi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçtiğimiz günlerde konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, asgari ücretin artışından kaynaklanan yüklerin bir kısmının geçici olarak devlet tarafından paylaşılabileceğini, ancak genel anlamda yükün özel sektörde olacağını söylemişti.
İş dünyası olarak hükümetten destek beklentileri olduğunu belirten Çağlar; "Borcunu düzenli ödeyen mükellef için SGK primi işveren payı şu anda yüzde 15.5. Bu oran üzerinde 3 puanlık indirim sağlanması büyük katkı olur. Bu katkıyı da sürekli değil, belirli bir süre için istiyoruz. Ticaretin çarkları dönmeye başlayınca işveren prim payı yüzde 15.5'e tekrar çıkarılabilir. İşverenin bütçesi akamete uğramasın ki, ülkemizin de büyüme hedefleri devam edebilsin" dedi.