İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros: - "Bu yıl uzun bir eyyam-ı bahur dönemi yaşıyoruz. Geçmiş verilere bakıldığında eyyam-ı bahur döneminde sıcaklıklar 34-35 dereceleri, hissedilen sıcaklık ise 40 dereceleri buluyor"
İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Güven Özdemir: - "Metropollerde, orman az, sık binalar, şehrin çarpık kentleşmesi, bunun yanı sıra nüfusun yoğun olması, klimaların yüksek derecede çalışması gibi sebepler hissedilen sıcaklığı artıracaktır. Ağustosta temmuzdan daha sıcak bir hava yaşanacak"
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, AA muhabirine, tarih boyunca temmuz sonu ile ağustos ayı başlarının takvimlere sıcak olarak işlendiğinden bu tarihlerin eyyam-ı bahur olarak bilindiğini belirtti.
Bazı takvimlerde bu tarihlerin "31 Temmuz-7 Ağustos", bazılarında ise "1-8 Ağustos" olarak kayda geçtiğini ifade eden Toros, "eyyam-ı bahur"un en sıcak günler demek olduğunu söyledi.
Bu tarihlerin artık değişmeye başladığını dile getiren Toros, "Bu sene 21 Temmuz'da küresel bir sıcaklık rekoru kırdık. Rekorlar kırılan bir dönemdeyiz. Haziran ayında Türkiye sıcaklıkları uzun yıllar ortalamasına göre 3-6 derece daha sıcak geçti. Biz geçmişte temmuz sonu, ağustos başı yaşadığımız o en sıcak günleri, bugünlerde hep yaşıyoruz. Bu sene çok uzun sürdü. Afrika'nın kavurucu sıcaklıkları, Afrika üzerinde oluşmuş olan yüksek basınç alanlarının etkisiyle kuzeye doğru, Türkiye'yi de kapsayacak şekilde yukarıya doğru hareket etmiş durumda." ifadesini kullandı.
- "Her son 10 yıl önceki yıllardan daha sıcak"
Afrika sıcaklarının hazirandan itibaren Türkiye'yi etkisi altına aldığına dikkati çeken Toros, "Bu sıcaklığın, ağustos ayında da devam etmesini bekliyoruz. Her ne kadar zaman zaman soğuk dalgalar gelse de o kadar büyük bir sıcak hava etkisi var ki, bir nevi durmuş vaziyette. Tüm güney Avrupa'yı, Türkiye'yi, Güney Rusya'yı, Ukrayna'yı kapsamış durumda. Tüm bölge normalin üzerinde sıcaklığa sahip." şeklinde konuştu.
Temmuz ayında İstanbul'un günlük ortalama sıcaklığının 24-25 derece olduğunu hatırlatan Toros, şunları kaydetti:
"Temmuz ayında her gün yüksek sıcaklıklar 30 dereceyi aşmış durumda. Bu anlamda, eyyam-ı bahuru yaşıyoruz. Önümüzdeki günlerde buna benzer şekilde tahminler, sıcak havanın devam edeceğini gösteriyor. Özetle, bu yıl uzun bir eyyam-ı bahur dönemi yaşıyoruz. Geçmiş verilere bakıldığında eyyam-ı bahur döneminde sıcaklıklar 34-35 dereceleri, hissedilen sıcaklık ise 40 dereceleri buluyor. Yine bu yıl da 34-35 dereceleri tahmin ediyoruz."
Sıcaklık artışlarının küresel ısınmayla da etkili olduğunu ifade eden Toros, küresel ölçekte de son yıllarda sıcaklıklarda rekorlar kırıldığını hatırlattı.
Toros, "Her son 10 yıl, önceki yıllardan daha sıcak hale gelmiş durumda. 2023 yılı da bunun bir göstergesiydi. Bu sıcaklıklar beraberinde birçok felaketi getiriyor. Orman yangınları, sağlık etkisi... Güney Avrupa'da binlerce insan sıcak hava dalgası etkisiyle ölmeye başladı. Olumsuz etkileniyoruz." diye konuştu.
Bu havalarda dışarı çıkacaklara uyarılarda bulunan Toros, şöyle devam etti:
"Olumsuz yönde etkilenmemek için mümkün mertebe sıcaklığın fazla olduğu, öğle saatlerinde yorucu işlerden kaçınmak gerekiyor. Köylerimiz, çiftçilerimiz bu şartlara alışık ve vücutlarını tamamen korurlar. Eğer vücudumuzu güneş ışığından koruyabiliyorsak ve vücudumuz alışkınsa çalışmaya devam edelim ama alışkın değilse yorucu işleri mümkün mertebe güneş ışınlarının yoğun olduğu saatlerin dışına taşıyalım. Gölgelik alanlarda bulunalım ki bunaltıcı havadan etkilenmeyelim. Özellikle dezavantajlı gruplar, yaşlılar, çocuklar bu havadan daha çok etkileniyor."
- Salı günü Marmara ve Karadeniz'de yağış bekleniyor
İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi ve meteoroloji uzmanı Dr. Güven Özdemir, eyyam-ı bahurun nemli sıcak hava dalgası olduğunu hatırlattı.
Bu ismin afet boyutunda bir sıcaklık olarak adlandırılmaması gerektiğini belirten Özdemir, sıcaklıkların temmuz sonu itibarıyla 2-3 derece arttığını ifade etti.
Marmara ve Batı Karadeniz'de salı günü yağış beklendiğini belirten Özdemir, "Yerel yağışlar görülecek. Kuvvetli poyraz alıyoruz, almaya da devam edeceğiz. Salı günü yağış geçişi olduktan sonra hava sıcaklıkları mevsim normallerinin 3-4 derece üzerinde olacak. Metropoller üzerinde hissedilen sıcaklıklar ise daha fazla olacak. Sıcaklıklar 34-35 derecelerde olabilir, nemle birlikte hissedilen sıcaklığın ise geçen günlerde olduğu gibi 40 dereceyi bulma ihtimali var." ifadelerini kullandı.
Trafiğin ve gökdelenlerin yoğun olduğu çukur alanlarda hissedilen sıcaklıkların biraz daha yüksek olduğuna dikkati çeken Özdemir, "Metropollerde, orman az, sık binalar, şehrin çarpık kentleşmesi, bunun yanı sıra nüfusun yoğun olması, klimaların yüksek derecede çalışması gibi sebepler hissedilen sıcaklığı artıracaktır. Ağustosta temmuzdan daha sıcak bir hava yaşanacak. Rüzgarla birlikte 10 gün kadar sıcak havayı yaşayabiliriz." bilgisini paylaştı.
- Orman yangını uyarısı
Afrika üzerinden gelen sıcak hava kitlesinin de etkisi altında kalınacağını kaydeden Özdemir, sıcak hava dalgalarının sera etkisi olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Orman yangınları çok önemli, ormanlar bizim ciğerlerimiz. Nefes alma yerlerimiz ama ormanlar ister istemez sıcak havanın etkisiyle de tutuşabiliyor. Biraz daha kuvvetli bir şekilde esince maalesef yayılma olayı da yaşanıyor. Halkımızın bu konuda çok duyarlı olması gerekli. Kesinlikle ormanlarda ateş yakılmamasını tavsiye ediyoruz."
Denizlerin de sıcak olduğunu belirten Özdemir, "Biraz kuzeyden rüzgar esmeye başladığı zaman bu sefer de nem artmaya başlıyor ve şehri bunaltıyor, insanları bunaltıyor. Şehirlerimizdeki binalar gelişigüzel yapıldığı için, yüksek binalar, bitişik nizam, bu da sıcaklıklar ve nemin yoğun bir şekilde artmasını tetikliyor." diye konuştu.
Özellikle yaşlı, kronik hastalar, hamileler ve çocuklar için uyarılarda bulunan Özdemir, şunları kaydetti:
"Saat 10.00 ila 17.00 arasında dışarı çıkılmaması gerekiyor. Eğer mutlaka çıkılacaksa açık renk şapka ve giysiler olması gerekiyor. Şemsiyeyle birlikte, gölge yerlerde vakit geçirmeleri gerekiyor. Evlerini doğal havalandırmaları gerekiyor. Klima da rahatsız edici oluyor, çünkü içeriye soğuk hapsediyoruz, dışarıda sıcak hava biriktiriyor. Deniz kıyısına gidilecekse gölgede vakit geçirmeleri şart. Güneş çarpmaları yaşanabilir."
Özdemir, yakın zamanda başta İstanbul olmak üzere ülke genelinde serinleme yaşanmayacağını ancak büyük bir sıcak hava atağının da olmadığını sözlerine ekledi.