Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ertuğrul Bolayır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, vertigo hastalığının sadece baş dönmesiyle sınırlı olmadığını; bilişsel, görsel ve işitsel bozuklukların da vertigo olarak düşünülebileceğini belirtti.
Bolayır, vertigonun ileri yaşlarda daha çok görüldüğünü, damar hastalıkları, kireçlenmeler ve travmaların bunda tetikleyici rol oynadığını dile getirdi.
Enfeksiyonlar, radyoaktif dalgalar ve cep telefonu kullanımının da bu hastalığı tetikleyici etkenler arasında olduğuna işaret eden Bolayır, "Gribal enfeksiyonlar, nezle ve orta kulak iltihapları iç kulaktaki denge merkezlerini etkileyerek vertigonun ortaya çıkmasında dolaylı olarak rol oynuyor. Mevsim geçişlerinde enfeksiyonlara paralel olarak vertigo daha sık görülebiliyor. Bu rahatsızlık kadınlarda daha fazla görülüyor. Çünkü stres faktörleri kadınlarda daha etkili" dedi.
"Psikolojik vertigo atakları arttı"
Kadınların son yıllarda iş hayatında daha fazla rol almaya başladığına dikkati çeken Prof. Dr. Bolayır, şöyle devam etti:
"Çalışma yaşamındaki yoğun iş temposunun kadınlar başta olmak üzere kişilerde vertigo ataklarını artırdığını görüyoruz. Özellikle yoğun strese bağlı psikolojik vertigo ataklarında artış yaşanıyor. Yoğun iş stresi, bu hastalığın artmasında tetikleyici unsur oluyor."
Prof. Dr. Ertuğrul Bolayır, vertigo ataklarını damar tıkanıklıkları, beyin tümörleri, kulak burun boğaz hastalıkları ve köşe tümörlerinin de tetikleyebileceğine dikkati çekti. Vertigonun ayırıcı tanısının çok önemli olduğunu ifade eden Bolayır, "Bu nedenle kişiler ataklar sırasında kesinlikle doktora başvurmalı. İnatçı baş dönmeleri, dinlenirken baş dönmeleri, işitme kaybı, kulak çınlaması gibi durumları yaşayan kişiler doktora başvurarak nörolojik bir muayeneden geçmeli" ifadelerini kullandı.