İstanbul polisinin yaptığı sahte ilaç operasyonunun detayları ortaya çıkmaya başladı. Çetenin sahte kanser ilaçlarını Azeri doktordan aldığı belirlendi. Yurtdışından getirtilen ilaçların çeteyle irtibatlı eczane ve ecza depolarına dağıtıldığı, onkoloji doktorlarının yönlendirmesiyle hastalara satıldığı tespit edildi. Çetenin aynı zamanda Suriyeli simsarları kullanarak kanser hastanelerinin önlerini mesken tuttuğu, burada hastalara yakınlık kurarak ilaçları sattıkları belirlendi.
İsmail Sağıroğlu'nun Radikal'de yer alan haberine göre, İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü’nün 10 ilde yaptığı sahte ilaç operasyonunda uluslararası çetenin ilaçları Azeri doktor N. Rahimov aracılığıyla aldığı belirlendi. Çetenin aynı zamanda Irak, Suriye, Libya gibi devlet otoritesinin zayıfladığı yerlerden malzeme getirerek sahte ilaç karışımları yaptığı ortaya çıktı.
Soruşturmaya göre ilaç sahteciliği için matbaa kuran çete, bastıkları ilaç kutularına koydukları sahte kanser ilaçlarını irtibatlı oldukları eczane ve eczane depoları aracılığıyla satti. Aynı zamanda özellikle Suriye uyruklu simsarlar kullanılarak kanser hastanelerinin önünde hastalara ilaçların pazarlandığı tespit edildi.
Teknik takiplerde onkoloji servisinde çalışan 4 doktorun hastaları çete üyelerine yönlendirdiği belirlendi. Aramalarda çete üyelerinde bazı onkoloji profesörlerinin mührü bulunduğu, soruşturmada bu kişilerin de ifadesinin alınacağı belirtildi.
Eczacılar kilit rolde
Teknik takibe takılan çete lideriyle Üsküdar’da bir eczane sahibi arasındaki konuşma tüyler ürpertti.
Eczacı E,: Şöyle bir sıkıntı var, ürünlerden sadece 2 tane sağlam, geri kalanların hepsinin kutuları sıkıntılı bana çok acil bir şekilde kutu ayarla boş kutu…
Çete üyesi M.: Onları sen bana ver ben uğraşamam ya…
Eczacı E.: Uğraşmayacaksın ki en kolay iş bu.
Çete üyesi M.: Ben 40 tane kutu nerden bulayım onların hepsi sağlamdı ben kendim teker teker çıkarttım.
Eczacı E: Sana göre sağlam etiketi çekmiş altını yırtmış, ben onu yırtmadan gayet çok rahat çıkartıyorum, sen onları telefonla arayacaksın bana ellenmemiş karekoduna karışmayın ben onları sökecem ben salak mıyım ben kendimi tehlikeye sokar mıyım onlar çok mu zeki de elleriyle yırtıp yırtıp sana veriyorlar, kutu çıkartsın bana hastalara kullandığı kutuları ayırsın kutuları bozmasın kutuları altından açsın ayırsın zamanında herceptin de yaptın dünya kadar kutu getirdin bana…..
Eczacı E.: Bana bir tane örnek karekodlu ürün getir ben sana göstereyim nasıl söküldüğünü..
Çete üyesi M.: Isıtıyorsun söküyorsun belli oluyor yine.
Eczacı E: Çakmağa bile gerek yok saç kurutma makineleri yok mu ona tutuyorsun sonra çekiyorsun lokum gibi geliyor onlar yapıyor mundar ediyorlar malı, bu adam daha önce mal satmadık bu adam malı böyle istiyor biz elimizdeki malı çıkartacaz kimse almıyor bildiğin çöp biz adama malı değerlendiriyoruz sen diyorsun ki uğraşamam abi uğraşmadan para kazanılıyor mu ben keyfimden mi istiyorum sence ben salak mıyım da alacam onları kutularından çıkaracam da öteki kutuya koyacam da kapatacam da götürecem de ben keyfimden mi istiyorum bunu?
Çete üyesi M.: Ben söyleyeyim eğer kabul ediyorlarsa...
Eczacı E.: Tamam eğer kutu çıkartamıyorlar geri geri veririz..
Tarihleri yanlış basmışsın!
Ecza deposu sahibi A. ile çete lideri İsmail Ç. arasında geçen konuşma:
Ecza deposu sahibi A.: Son gönderdiklerin kaç tane basmışsın biliyor musun 14 basmışsın 17 basacağına..
Çete lideri İsmail Ç.: Tarihini mi?..
Ecza deposu sahibi A.: Evet 2014 basmışsın değiştirmemiz lazım o yüzden malzeme kaldı.
Çete lideri İsmail Ç.: Sabah hallederiz onu..
Hemşirenin dikkati çete çökertti
Wall Street Journal 2 yıl önce Türkiye ’nin sahte ilaç üretim üssü olduğu, ilaçların ABD’ye de girdiğini yazdı. Haber üzerine Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri soruşturma başlattı. Soruşturma sürerken, Şişli Etfal’de görevli bir hemşire ve Çapa’da çalışan bir onkoloji doktoru kanser hastasına verilen ilacın yoğunluğunun normalden farklı olmasından şüphelendi. Çetenin benzerliği nedeniyle anestezi ilacının şişesine sahte ilacı yaptığı, 3 liralık anestezi ilacı şişesine insan sağlığını olumsuz etkileyecek maddeler doldurarak ‘kanser ilacı’ adı altında piyasada 1000-1500 lira arasında sattıkları anlaşıldı.
Mağdurlar arasında ünlü isimler de var
Bazı ünlü işadamı ve sanatçıların da kanser tedavisi gördüğü sırada çeteden sahte ilaç aldığı yapılan teknik ve fiziki takiplere takıldı. Bu isimlerin emniyete çağrılarak ifadesinin alınacağı öğrenildi.
İddia: Bayat ilaç Suriye ve Irak’a pazarlanıyordu
10 ilde yapılan operasyon hastalar arasında “Kullandığım ilaç sahte mi?” paranoyası başlatırken, Antalya Eczacılar Odası, Türkiye’deki ilaç takip sistemi ile eczanelerde sahte ilaç satmanın mümkün olmadığını savundu. Oda Başkanı Kerem Zabun “Operasyonlarda yakalanan ilaçların sahte değil, son kullanma tarihi geçmiş ilaçlar olduğunu öğrendik. Ama ambalajları sahte. Bunu son kullanma tarihini yenilemek için yapıyorlar. Reçeteyle eczaneye gelen bir hastaya kayıtsız ilaç satamazsınız. Barkod izin vermez. Demek bu ilaçlar el altından sosyal güvencesi olmayan kişi ya da ilaç sıkıntısı çeken ülkelere satılıyor” dedi. Bayat ilaçların Suriye ve Irak’a gönderilme olasılığının yüksek olduğunu savunan Zabun “Çünkü bu ülkelerde ilaç takip sistemi yok” dedi.
Uyarı: Sahte ilaç istemiyorsan eczaneden al
Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, sahte ilaca karşı vatandaşların ilaçları mutlaka eczaneden alması gerektiğini ifade etti. Saydan, “Yanlış fiyatlandırma politikası yüzünden birçok ilaç piyasadan çekilmeye başladı. Durum böyle olunca bunu fırsata çevirenler, bulunmayan ilaçları merdiven altında üreterek çeşitli şekillerde eczane dışında satmaya başladılar. Çaresiz kalan hastalar da, sağlıklarını doğrudan tehdit eden bu yöntemle ilaçlarına ulaşmaya çalışıyorlar” diye konuştu.
