Çalıştığı fabrikanın üretim alanında cep telefonuyla konuştuğu için hakkında tutanak tutulan işçi, işyerinde küçük hacetini yapınca patron tarafından işten atıldı. 7. İş Mahkemesi'ne müracaat eden işçi, işe iadesine ve sendikal tazminata hükm edilmesini talep etti. Mahkemede savunma yapan davalı işveren avukatı ise, davacının yasak olduğunu bildiği halde üretim alanında cep telefonu kullanması sebebiyle tutanaklar tutulup uyarı cezaları verildiğini, çalıştığı üretim alanına küçük tuvaletini yapması sebebiyle tutanak tutulup iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini öne sürdü. Mahkeme, davanın reddine hükmetti.
Davacı işçi, kararı temyiz etti. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, emsal bir karara imza attı. Kararda, "Davacı savunmasında kronik böbrek rahatsızlığı bulunduğunu bu nedenle tedavi gördüğünü yüksek miktarda su içmesinin tavsiye edildiğini kendisinin de elinden geldiğince su içtiğini beyan etmiştir. Çok sıkıştığını ve lavabo uzak olduğu için küçük bir poşete işeyip poşeti attığını, olay sebebiyle özür dilediğini beyan etmiştir. Davalı tarafından sunulan işyeri dosyasındaki sağlık kurulu raporuna göre davacının kronik böbrek yetmezliği hastalığının bulunduğu ve çalışma gücünün yüzde 69'unu kaybettiği anlaşılmaktadır. Davacının rahatsızlığı ve savunmasının aksini gösterir bir delil de bulunmamasına göre, davacının bu davranışının iş sözleşmesinin feshini gerektirir olmadığından feshin geçersizliğine karar verilmesi gerekirken, iş sözleşmesinin feshinin haklı sebebe dayandığının kabulü hatalıdır. Kararın bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir." denildi.