Meliha Akbulut, fenalaşmasının ardından kızı Gülten Eroğlu tarafından kentteki bir özel hastanenin acil servisine getirildi.
Kalp yetmezliği tanısıyla yoğun bakımda tedaviye alınan kadının tetkiklerinde, literatürde az rastlanır bir iç kanaması olduğu belirlendi.
Kanamanın ancak bölgesini tespit edebilen doktorlar, cerrahi müdahale yapılamayacak kadar küçük olan bu alana anjiyo yöntemiyle yaklaşık 4 saatte ulaştı.
Anjiyo ile embolizasyon yöntemi kullanılarak, damar özel bir maddeyle tıkanıp operasyon tamamlandı.
Sağlık durumu iyiye giden Akbulut'un birkaç gün sonra taburcu edileceği bildirildi.
Kardiyoloji Uzmanı Dr. Mehmet Kocaağa, yaptığı açıklamada, tomografi çekiminde karnın arka tarafında yerini bilmedikleri bir damarda kanama gördüklerini söyledi.
Açık cerrahi ile tedavisinin mümkün olamayacağı için anjiyo yöntemini kullandıklarını belirten Kocaağa, "Kanamayı durdurmak işin kolay kısmı ancak tespit etmek zordu. Çünkü saç kadar ince bir damardan kanama oluyordu. Bütün damarları tek tek yakınlaştırıp mikro kateterle görüntüsünü aldık. Bunu tespit etmek yaklaşık 3,5 saatimizi aldı." dedi.
Asistanlık yaptığı dönemde de benzer bir vakaya rastladığını dile getiren Kocaağa, o hastanın hayatını kaybettiğini aktardı.
Uzman Dr. Fatih Rıfat Ulusoy ise anjiyo işlemini bu hastada damarı açmak için değil tıkamak amacıyla yaptıklarını kaydetti.
Müdahalenin ardından hastanın iyileşme sürecine girdiğini, bütün değerlerinin normale döndüğünü vurgulayan Ulusoy, "Bu hastamız için cerrahi şansımız yoktu. İlaçla da durduramadık. Tansiyonu düşmeye başlamıştı, şoka giriyordu. Tek çaremiz buydu ve hızlı şekilde görüntülemeyi yaparak kanamayı durdurduk. Hastamızın genel durumu gayet iyi. Sağ kalça kaslarını besleyen bir damar bu. Onun bu şekilde kanaması çok çok düşük bir ihtimal." diye konuştu.
Gülten Eroğlu ise doktorlara ve hastane personeline teşekkür etti.
